NEMRUT DAĞI ve ATATÜRK BARAJI

Konu, 'Güneydoğu Anadolu Bölgesi' kısmında ENGİN02 tarafından paylaşıldı.

  1. ENGİN02
    Offline

    ENGİN02
    Yetkili
    Vip

    Kayıt:
    20 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    5.186
    Beğenilen Mesajlar:
    2
    Şehir:
    BESNİ
    Nemrud’ u özel kılan nedir ?
    ·Platform oluşturmak için dağın tepesinden 200,000 m3’lük kütle, elle yontulmuştur.
    ·Bu platform üzerinde, 150 metre çapında, matematiksel bir koni inşa edilmiştir.
    ·Uzak bir vadiden çıkartılan ve her biri altı ton ağırlığındaki taş bloklar dağın tepesine taşınmış ve her biri on metre yüksekliğinde on anıt yontulmuştur.
    ·Dünyanın en büyük horoskopu buradadır.
    ·Bu horoskop Ay’ın, üç gezegenin ve Leo’nun 19 yıldızının 2100 yıl önceki konumlarının betimlendiği 2 x 2.5 metre büyüklüğünde taş bir plakaya oyulmuş, dünyanın en eski horoskopu olan ‘Aslanlı horoskop’tur.
    ·Kral 1. Antiochos’un mezarının Tutankhamon’un mezarı kadar zengin olduğu sanılmaktadır.
    ·500 metreden daha uzun yazıtlarda bir krallığının öyküsü anlatılmaktadır.
    ·Eşsiz sanat üslubu eski Yunan ve Pers etkilerini yansıtır.
    Varlığı bilinmekle beraber Antiochos’un mezarır henüz keşfedilememiştir. 1989 - 1990 yıllarında yapılan jeofiziksel araştırmalar sonucunda Uluslararası Nemrud Vakfı (UNV) mezarın konumu hakkında detaylı bilgi elde etmiştir. Arkeologlar Kral 1. Antiochos’un mezarının Mısır firavunlarının ki kadar önemli olduğu kanısındadırlar.
     
  2. ENGİN02
    Offline

    ENGİN02
    Yetkili
    Vip

    Kayıt:
    20 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    5.186
    Beğenilen Mesajlar:
    2
    Şehir:
    BESNİ
    Atatürk Barajı, turizme ve ekonomiye olan katkılarıyla İlçemizin dışarıya açılmasını sağlanmaktadır. Atatürk Barajı yöre halkının günlük yaşamını etkilenmekte olup, göl üzerinde su sporları ve tatlı su balıkçılığı yapılmaktadır.

    Ayrıca Baraj gölü sahilindeki 100 - 150 kişi kapasiteli lokanta, restoran ve dinlenme tesislerinde yerli ve yabancı turistlere hizmet verilmektedir
     
  3. ENGİN02
    Offline

    ENGİN02
    Yetkili
    Vip

    Kayıt:
    20 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    5.186
    Beğenilen Mesajlar:
    2
    Şehir:
    BESNİ
    Doğu-Batı Medeniyetinin, 2150 m. yükseklikte muhteşem bir piramitteki kesişme noktası, Dünyanın sekizinci harikası Nemrut. Yüksekliği 10 metreyi bulan büyüleyici heykelleriyle, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır. İki bin yıldır güneşin doğuşunu ve batışını 2150 m. yükseklikte izleyen dev heykellerin sırrının çözülmesi için KOMMAGENE UYGARLIĞI' nın keşfine gitmek gerekir.
    Osmanlı İmparatorluğu' nda asker danışman olarak görev yapan ve tarihi eserlere ilgi duyan Alman subay Helmut Von Moltke, 1838'de bölgedeki araştırmaları sırasında bölgedeki tarihi kalıntılar hakkında bilgi verdiği '' Türkiye'deki Durum ve Olaylar Hakkında Mektuplar'' adlı kitabında nedense Nemrut Dağı'ndaki heykellerden söz etmemiştir. Nemrut Dağı'nın zirvesindeki eserlerden ilk söz eden ve bunların Asurlular'dan kalma olduğunu tahmin eden,1881'de Diyarbakır'da yol yapım işlerinde görevli Alman Mühendis Karl Sester'dir. Sester'in verdiği bilgiler doğrultusunda Kraliyet Akademisi tarafından araştırma yapmak üzere bölgeye gönderilen genç bilim adamı Otto Punchtein başkanlığındaki ekip, Nemrut Dağı'nın tepesindeki tümülüs ve tümülüsün doğu ve batı yanlarında oluşturulmuş teraslar üzerindeki devasa heykelleri ve çeşitli kabartmalardan oluşan eserler üzerinde çalışır.
     
  4. ENGİN02
    Offline

    ENGİN02
    Yetkili
    Vip

    Kayıt:
    20 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    5.186
    Beğenilen Mesajlar:
    2
    Şehir:
    BESNİ
    Yunanca ''Genler Topluluğu'' anlamına gelen Kommagene, ismiyle bağdaşırcasına, Grek ve Pers Uygarlıklarının inanç, kültür ve geleneklerinin bütünleştiği güçlü bir krallıktır. Toros Dağlarındaki çeşitli yolların birleştiği noktada bulunan antik Kommagene Krallığı, Suriye'nin kuzeyi, Hatay, Pınarbaşı Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat Nehri'nin çevrelediği verimli topraklarda yer almıştır. Tarıma ve hayvancılığa elverişli ve ekonomik önemi yüksek sedir ağacı ormanlarını barındıran Kommagene topraklarının, ilk çağlardan beri yerleşim alanı olarak kullanıldığı, civarındaki mağara ve arkeolojik buluntulardan anlaşılmaktadır
    .Ö. 2000 yılının ortalarında Hitit İmparatorluğu' nun egemenliği altına girdiği tahmin edilen Kommagene Kralllığı'nın öncesi kabul edilen Kummuh'nın olduğu ve Kummuh'un İ.Ö. 711'lerde Asurlular, İ.Ö. 605'te de Babilliler tarafından fethedildiği anlaşılmaktadır. İ.Ö. 6. yüzyılın sonlarına doğru Kommagene toprakları Pers İmparatorluğu 'nun eline geçmiştir. İ. Ö. 323 ' te Kommagene Bölgesinin idaresi Grek-Makedon yöneticiler tarafından sağlanmıştır.
    Antik dünyanın küçük ancak güçlü ülkesi Kommagene, baba tarafı Pers Krallarından ''Kralları olarak anılan Darius'a ile anne tarafı Makedonya Hükümdarı Büyük İskender ile akraba olan bir prensin oğlu Mithridates Kallinikos tarafından, İ.Ö. 109 yılında bağımsız bir krallık olarak kurulmuştur.
    Farklı topluluklardan meydana gelen ve ayrı inanç ve kültürlere sahip Kommageneliler arasındaki birliği sağlamak konusunda büyük başarı sağlayan Mithridates Kallinikos, tanrılarla olan bağını kuvvetlendireceği ve böylece ulusun barış içerisinde yaşatacağı inancıyla ülkesinin çeşitli yerlerinde tapınaklar yaptırmıştır.
    Nemrut Dağı ve Arsameia şehrindeki kült yapılarıyla Kommagene Krallarının en ünlüsü olan 1. Antiochus devri (İ. Ö. 69-38), krallığın en refah içinde yaşadığı dönemdir. Kendi mezarını Nemrut Dağı'nın zirvesine, babası Mithridates 1.Kallinikos' un mezarını ise Arsemeia' da Eski Kahta Çayının kenarına yaptıran 1.Antiochus, krallığını ekonomik ve kültürel yönden en üst seviyeye çıkartmıştır. 1. Antiochus'tan sonra Kommagene Krallığının parlak dönemleri, halefler tarafından devam ettirilemez ve İ.S. 29 yılından itibaren Kommegene Kralları Roma tarafından atanır. İ.S. 72'de Romalıların Kommagene'yi istila etmesiyle 200 yıllık krallığın bağımsızlığı tamamen sona erer ve bu tarihten sonra Kommagene toprakları Suriye'nin parçası olarak tarihteki yerini alır.
     
  5. ENGİN02
    Offline

    ENGİN02
    Yetkili
    Vip

    Kayıt:
    20 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    5.186
    Beğenilen Mesajlar:
    2
    Şehir:
    BESNİ
    Kahta çayının bir kolu olan CENDERE ÇAYI (Chabinas) üzerinde en dar noktasında ve görkemli kanyon ağzında ayakları ana kaya üzerine kurulmuş tek kemerli ve bir savaklı olan köprü kemer yanaklarından 92 dev kesme taştan yapılmıştır. İlçe merkezine 20 km. uzaklıkta ve Karakuş tümülüsünün kuzeydoğusundadır.
    Bu köprü M.S. 193-211 Septimus Severus (Roma İmparatoru) zamanında doğu lejyonunun seferi için yapılmış. Köprü girişlerinde ; Septimus Severus, karısı Julia Donna ve oğulları Carakalla ile Geta onuruna sütunlar dikilmiş ancak Geta adına dikilen sütun kardeş kavgası sonucunda kaldırılmıştır. Köprü üzerinde korkuluklarda dört adet kitabe mevcuttur.
    Köprü 1997 yılında restore edilmiştir. Bu güne kadar taşıt trafiğine geçiş veren köprünün doğu tarafında T.C.K. tarafından yeni karayolu köprüsü yapılarak geçişler yeni yoldan verilmeye başlanmıştır.
    Köprü, depreme karşı korunacak şekilde, sütunlara köprüye esneklik payı verilerek inşa edilmiştir. Köprünün hemen alt tarafında bulunan Kommagenelilerin Antiochus Theos döneminde inşa ettiği 5 kemerli diğer bir köprü Romalılar tarafından yıkılmıştır
     
  6. ENGİN02
    Offline

    ENGİN02
    Yetkili
    Vip

    Kayıt:
    20 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    5.186
    Beğenilen Mesajlar:
    2
    Şehir:
    BESNİ
    Milli Parkın güneybatısında Nemrut dağı yolu üzerinde bulunan, Kommagene Kralı 11. Mithridates tarafından annesi İsas adına yaptırılan anıt mezar, sütun üzerindeki kartaldan dolayı Karakuş Tümülüsü olarak anılmaktadır. Doğu, batı ve güney yönlerde dörder sütun varken günümüze doğuda iki batıda ve güneyde birer sütun kalmıştır. Doğudaki sütun üstünde aslan ve kartal heykel kalıntıları, batıdaki sütunun üstünde tokalaşma stili, yerde aslan heykeli parçası vardır. Nemrut Dağı giriş noktası olarak belirlenen Karakuş Tümülüsü Milli Park Koruma alanı içerisindedir.
     

Sayfayı Paylaş