Galatasaray, UEFA Kupası maçının ardından ara vermeden Turkcell Süper Lig`de Kocaelispor ile yapacağı karşılaşmanın hazırlıklarına başladı. İsviçre`nin Bellinzona takımı ile dün gece oynadığı karşılaşma sonrasında bugün öğle saatlerinde İstanbul`a dönen sarı-kırmızılılar, dinlenmeden Kocaelispor maçı hazırlıklarına başladı. Florya Metin Oktay Tesisleri`nde, teknik direktör Michael Skibbe yönetimindeki antrenman, basına ve taraftara kapalı gerçekleştirildi. Dünkü maçta ilk 11`de forma giyen futbolcular aerobik koşuyla antrenmanı tamamlarken, öteki oyuncular serbest vuruş, şut ve teknik çalışma yaptı. Bu arada, şut çalışması sonrasında sağ dizinde ağrı hisseden Hasan Şaş`ın tedavisine hemen başlanırken, dün sabah antrenmanında kas tutulması sorunu yaşayan Aydın Yılmaz`ın tedavisine de bugün devam edildi. Sakatlığı bulunan futbolculardan Linderoth, Mehmet Topal ve Uğur Uçar salonda, Sabri Sarıoğlu, Hakan Balta ve Emre Güngör de sahada, sağlık ekibi eşliğinde, takımdan ayrı çalıştı. Arda Turan ve Ümit Karan`ın tedavileri sürerken, Serkan Çalık ve Barış Özbek`in ameliyat sonrası rehabilitasyon çalışmaları devam ediyor. Galatasaray, yarın öğleden sonra Kocaelispor maçı için İzmit`e gidecek, akşam da son antrenmanını burada yapacak.
Galatasaray'ın Avustralyalı yıldızı Harry Kewell, bugün 30. yaş gününü kutluyor!.. Sarı kırmızılı kulübün resmi internet sitesinde, bugün doğu günü olan Kewell için bir kutlama mesajı yayınlandı!.. Mesajda, "Profesyonel Futbol Takımı oyuncularımızdan Harry Kewell'ı 30. yaşgününde kutlar, kendisine sağlık ve mutluluk dileriz" denildi.
Emre UTKUCAN Galatasaray 3 gün içinde oynadığı 2 deplasman maçından da 4’er gol atarak galip ayrıldı. Sarı-Kırmızılıların dün gece İzmit İsmet Paşa Stadı’nda konuk olduğu Kocaelispor, önemli transferleri Jestrovic ve Serhat Akın’dan yoksun çıktığı karşılaşmada gerçekten çok zayıf bir takım görüntüsü verdi. Belki de Galatasaray’ın en büyük şansı 11 oyuncusunun sakat olduğu bir dönemde ardı ardına Bellinzona ve Kocaelispor gibi güçsüz ekiplerle karşılaşmasıydı. Yokluktan 7 Ofansif Oyuncu İlk 11’de! Öyle bir kadro düşünün ki, hücum hattı Lincoln-Kewell-Nonda-Baros gibi yıldız oyunculardan oluşuyor. Bu durumda 11 eksiğin ne önemi var diyenler olabilir; Esasında durum hiç de öyle değil. Adam yokluğundan sağ beki Hasan Şaş olan, Ayhan’a orta sahanın göbeğinde destek verme görevi Kewell’a düşen, 7 tane hücum oyuncusuyla oynayan Galatasaray, defansif yönden çok sıkıntılıydı. Eğer karşısındaki ekipler Bellinzona veya Kocaelispor yerine biraz eli ayağı düzgün takımlar olsaydı, Sarı-Kırmızılılar ciddi sorunlar yaşayabilirdi. Lincoln’den Muhteşem Asistler! Bellinzona maçından sonra dün gece maçın adamı yine Cassio Lincoln’dü. Geçen sezonki etkisiz performansından sonra basının sert bir şekilde eleştirdiği, taraftarın bile desteğini çektiği Lincoln sonunda uyandı. Son 2 maçın toplamında verdiği ara paslarıyla arkadaşlarını en az 7 kez kaleciyle karşı karşıya bırakan Brezilyalı yıldız, dün geceki karşılaşmada yaptığı 2 şık asistle ve hareketli oyunuyla maçın en başarılı futbolcusuydu. Lincoln eğer bu uyanışını istikrarlı bir şekilde sürdürüp, fizik gücünü kuvvetlendirirse Galatasaray için büyük bir kazanç olacaktır. Kewell ve Baros İstim Üstünde! Avustralyalı yıldız Kewell muhteşem tekniğiyle ve attığı enfes gollerle göz doldurmaya devam ediyor. Ayrıca, 10 aydır gol atamayan Milan Baros Galatasaray formasıyla çıktığı son 2 karşılaşmada, 3 gün içinde 4 gol atarak büyük moral buldu. Attığı gollerin dışında, süratiyle ve doğru yerlere yaptığı koşularla dikkat çeken Çek yıldız, Sarı-Kırmızılı takıma çabuk adapte olduğunu gösterdi. Alparslan’a Dikkat! Galatasaray yönetimi bu sezon yaptığı yıldız yabancı transferlerinin dışında önemli yerli genç oyuncuları takıma kattı. Yaser, Alparslan ve Serkan kumaşları çok iyi olan yetenekli oyuncular. Özellikle Werder Bremen bünyesinden transfer edilen Ümit Milli sol kulvar oyuncusu Alparslan Erdem, ne kadar hızlı top sürebildiğini ve tekniğinin çok iyi olduğunu dün gece Baros’a yaptığı harika asistle gösterdi. Alparslan’ın transferi, kendisini ısrarla öneren Ümit Davala’nın kuşkusuz şimdiye kadar yardımcı teknik adam olarak yaptığı en olumlu hareket. 6 Yabancı da Sahada! Geçen sezonu şampiyon bitiren Galatasaray, elindeki yabancılardan neredeyse sadece Nonda’dan faydalanabilirken, bu sezon ise geçtiğimiz senenin aksine yabancılarından tam randıman almaya çalışıyor. Son 2 karşılaşmada 6 yabancısı birden ilk 11’de başlarken, atılan 8 golün hepsi de yabancı futbolculardan geldi. 90 dakika yağmur altında oynanan bir deplasman karşılaşmasını 1-0 geriden gelip 4-1 kazanan Sarı-Kırmızılılar oyundan ve sonuçtan memnun. Çok sayıda oyuncusundan yoksun olan Skibbe’yi eleştirmek doğru olmayacaktır. Ancak elinde Turkcell Süper Lig’in en geniş ve en ofansif kadrosu olan Alman teknik adamın, bloklar arası kopukluğu engellemek için sakatlıktan döner dönmez Mehmet Topal’ı ilk 11’e monte etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Galatasaray'ın resmi internet sitesinde, Harry Kewell'ın Avustralya'nın en büyük spor dergilerinden biri olan Alpha tarafından yapılan röportajı yer aldı. İşte röportaj yazısının tam metni; Harry Nereye Gitti? Birçok Avustralyalı gibi Alpha ofisi, Harry'nin Türkiye'ye gidişini kuşku, şaşkınlık ve açıkcası hayal kırıklığıyla karşıladı. Transferi gerçekleşmeden sadece birkaç gün önce, bir fotoğraf çekiminde Harry ile görüştük. O sıralarda, sadece üç kulübün kendisi ile ilgilendiği söyleniyordu -Fulham, Portsmouth ve AS Roma- ve bu üç kulübün kendisiyle ilgilenmesi Galatasaray'a transfer olacağı dedikodularına kıyasla daha akla yatıyordu. Bir Pompey taraftarı olarak, bütün bir sabah Harry'nin kendi iyiliği için Harry Redknapp'in Portsmouth'uyla sözleşme imzalaması için ikna etmeye çabaladım. Fakat Mark Schwarzer'in yeniden yapılanan İngiliz Premier Lig ekibi Fulham'a gidişi ile, Harry'nin Craven Cottage'a -Fulham'in Stadı- transferi başka bir iyi alternatif olarak gözüküyordu. Ayrica Totti ve Liverpool'dan takım arkadaşı Riise ile Roma'da Serie A futbolu oynama şansı da vardı. Bu durum için de hiç burun kıvırma lüksümüz yoktu. Harry, Ağustos'tan önce konuşmanın erken olacağını söyleyerek, gelecekle ilgili hiçbir olası planını bizimle paylaşmadı. Sonunda 5 Temmuz'da Galatasaray ile sözleşme imzaladı. Fotoğraf çekiminde Nikolai Mandic (Kewell'in menajeri Bernie'nin oğlu ve yönetim ekibinin üyesi) Harry'nin yeni bir dil öğrenmek için cok hevesli olduğunu söyledi. Fakat doğrusunu söylemek gerekirse biz bu dilin Türkçe olacağını tahmin etmemiştik. Tarafsız bir gözle bakarsak, Galatasaray'ın büyük bir kulüp olduğundan şüphemiz yok. 2000 yılında Türkiye'de lig ve kupayı; Avrupa'da penaltılarla Arsenal'i eleyerek Uefa Kupası'nı ve Real Madrid'i eleyerek Süper Kupa'yı müzelerine götürerek 2001 yılında dünyanın en iyi futbol takımı unvanına layık görüldüler. Korkutucu Ali Sami Yen statları, genelde "Cehenneme hoş geldiniz" bayraklarıyla süslenir. Ve doğrusunu da söylemek gerekirse 2000 yılı UEFA Kupası mücadelesinde, iki Leeds taraftarı bıçaklanarak İstanbul'da öldürülmüştü. Leeds taraftarları bunu hiçbir zaman unutmadı ve Kewell Galatasaray'a transferi üzerine, transferini savunan bir mektup yazmak zorunda kaldı. İyi niyet gösterisi olarak da, Leeds'de oynarken kullandığı 19 numarayı yeni takımı Galatasaray'da formasının sırtına yazdırdı. Ayrıca, Harry İstanbul ekibinde top koşturacak ilk yabancı yıldız da olmayacak. Graeme Souness, Dean Saunders ve Barry Venison'u alarak Türkiye'de tartışmalı bir sezon geçirmişti. Ayrıca Brad Friedel, Frank De Boer, Mario Jardel ve Gheorghe Hagi de sarı kırmızılı formayı daha önceleri terletmişlerdi. İstanbul: Avrupa'nın en iyi 3. şehri İstanbul'un kendisine gelirsek, 2007 yılında Roma'nin ardından, Paris'i geride bırakarak Avrupa'nın en iyi üçüncü şehri seçildiğini söylememiz gerekli. Açıkçası batının doğu ile buluştuğu kültür oldukça büyüleyici ve hava kesinlikle Leeds veya Liverpool'dan daha iyidir. Kewell ayrıca, İngiltere'nin çoğu uyanık kulübünün, sakatlıkları sebebiyle 1 yıllık sözleşme teklif ettiği bir dönemde, Galatasaray ile 2 yıllık sözleşme imzaladı. Ve son olarak, kendini tekrar Avrupa vitrinine koymasını sağlayacak Avrupa Kupaları'nda futbol oynama imkanına kavuştu. Şimdi her şey daha mantıklı geliyor değil mi? İstanbul çok güzel bir şehir, Galatasaray ateşli taraftarlara sahip bir kulüp ve gelecek seneye Şampiyonlar Ligi'nde futbol oynama imkanına sahip olacaksın. Bu yüzden mi onlarla sözleşme imzaladın? Evet, Galatasaray ve İstanbul. Aynen bahsettiğiniz gibi ve onlarla ilgili her şeyi iyi bir şekilde toparladınız. Bu karar futbolum dışında başka bir şey düşünülmeden verildi. Burası gelip, futbolumun keyfine bakabileceğim bir yer. Kulüp sağlığımla ilgili kendilerinden istediğim her şeyi yerine getirdi. Futbol, aile ve kültür gibi bütün her şeyi ölçüp biçince benim için oldukça kolay bir karar oldu. Transferini garip bulan insanlara neler söylemek istersin? Galatasaray çok büyük bir camia, bu kadar basit. Euro 2008'i ilk 4'te bitiren Türk milli takımının -ki rahatlıkla finale de çıkabilirlerdi- sekiz oyuncusu Galatasaray'dan. Ayrıca hepsi de as takım oyuncusu değil. Bu sekiz oyuncunun her biri, turnuva boyunca çeşitli maçlarda Türkiye için sahaya çıktılar. Türkiye'nin kazandığı iki maçta, 5 Galatasaraylı oyuncu ilk 11'de sahaya çıktı. Yarı finalde Almanya'ya karşı kaybettikleri maçta 4 Galatasaraylı ilk 11'de yer aldı. Bir takımın bu kadar çok oyuncusunu başarılı milli takımlara vermesi oldukça ender görülen bir şey. Peşimden koşan diğer takımlarla karşılaştırdığımda, geldiğim bu yerden oldukça memnunum. Hayranların daha çok Aston Villa veya başka bir Avrupa ekibinde oynamanı tercih ederken, Galatasaray'a transferin garip bir "Futbola karşı hayat" ikilemi değil mi? Daha çok Premier Lig'i takip eden hayranlarım öyle düşünebilir. Şampiyonlar Ligi'ni tercih edenler içinse, Şampiyonlar Ligi'nin Premier Lig'den daha kalitesiz olduğu düşünülemez. Ben bunu bir ikilem olarak görmüyorum. Tabii ki kafaları karıştı, fakat kararım hem futbol, hem de hayatım açısından oldukça kolay oldu. Sadece 29 yaşındasın. Daha ne kadar uzun süre futbol oynamayı düşünüyorsun? Daha önce de söylediğim gibi 40 yaşına kadar futbol oynamayı düşünüyorum. Kendimi çok iyi hissediyorum ve ilerisi için henüz bir son görmüyorum. Bu kadar uzun süre oynayacağını göz önüne alırsak, bütün bu zamanını Türkiye'de geçirmeyeceğini farzediyorum. Kulüp futboluyla ilgili başka ne gibi arzuların var? Türkiye'de tabii ki o kadar uzun süre oynamayı düşünmüyorum. Oynayacak ve kazanacak bir çok nedenim olduğunu hissediyorum. Tabii ki, Galatasaray'ın lig şampiyonluğu unvanını koruması ve Avrupa'da kazanması önceliklerim. Gittiğin her yerde kazanmak istersin ve benim burada bulunma sebebim de bu. Galatasaray'i ikinci takımı olarak tutacak Avustralyalı hayranların, bilmeleri gereken şeyleri söyler misin? Kaç Galatasaraylı oyuncunun milli takımda oynadıklarını öğrenmeleri iyi bir başlangıç. Bunun yanında Avrupa şampiyonasını kazanan İspanyol teknik direktör (Luis Aragones), Türkiye'de bir takım çalıştırıyor (Fenerbahçe) ve İspanya La Liga gol kralı da bu sene Türkiye'de forma giyecek (Dani Güiza, Fenerbahçe). Harry ne söylerse söylesin, açıkcası ikna olmak icin Galatasaray'da bulunduğu birkaç ayı takip etmemiz gerekiyor. Galatasaray'a transferi gibi, Harry'nin kendisini görmek de bizim için bir sürprizdi. Beklediğimizden daha yalın ve uzundu, buna karşın beklediğimiz gibi yakışıklıydı. Makyajını yapan bayan makyaj artisti mükemmel olduğunu söyledi. "Hiçbir şey yapmama gerek kalmadı". Ayrıca daha bilge, güleç ve dolaysız; Liverpool'la ilgili nüktelerini, Portsmouth ve taraftarları hakkındaki düşüncelerini de benimle paylaştı. Çekim sırasında herkesle kolayca anlaşmasına rağmen, şüphe götürmez karizması diğerleriyle arasında bir mesafe olmasına sebep oldu. Harry'nin Avustralya'nın gelmiş geçmiş en büyük futbolcusu olduğunu görmek oldukça kolaydı. Tamamen, stereotip modern bir oyuncu: manken bakışları, dikkat çeken dövmesi, bir dizi yıldızıyla Vegas evliliği, bunların yanında bizden biriymiş gibi olan çekiciliği ve karizması. Avustralya'da herkes Harry'yi cok seviyor. Parramatta Stadı'nda yapılacak çekimde, bir sorun yaşandı ve görevliler bizi beklemiyorlardı. Bir yönetici durumdan memnun değildi ve görünüşe göre çekim iptal olacaktı. Fakat Harry geldiği gibi, herkes gülücükler saçmaya başladı ve stat içine giriş hakkını hemen kaptık. Avustralyalılar Harry'nin kariyerinin sakatlıklar yüzünden sekteye uğramasını umursamıyorlar. Onu Leeds'deki Mark Viduka'nın yanında oynayan müthiş yetenek olarak hatırlıyorlar. Bunun yanında Harry'nin hem FA Cup, hem de Şampiyonlar Ligi madalyası olduğunu da göz ardı etmemek gerekli. Açıkcası, Harry futbol kariyerinin başlangıcı olan 95 yılından beri Leeds ve Liverpool adına 378 üst düzey maçta oynadı. Finansal nedenle Liverpool'a transferi sebebiyle (zamanında Gary Lineker bu hareketinden rahatsız olduğunu belirtmişti) İngiltere basınında büyük tepki çekmesine rağmen, Galatasaray Harry'nin sadece üçüncü klübü oldu. Bu açıkcası bu zamanda ender görülen bir olay. Başarılarına rağmen, Liverpool'da geçen zamanlar Harry için pek güzel sayılmazdı. Anfield'deki günleri hakkında yayınlayabileceği biyografinin neler söyleyeceğini cok merak ediyoruz, buna karşın şimdilik buna olumlu bir son vermiş olduğundan dolayı mutlu gibi gözüküyor. Liverpool'da geçirdiğin zamanlara nasıl bir gözle bakıyorsun? Liverpool çok büyük bir kulüp ve hep öyle olacak, fakat artık bir değişim zamanı. Oradayken, Şampiyonlar Ligi'ni kazandık, iki kez Şampiyonlar Ligi finali oynadık, FA Cup'ı kazandık ve bir sezon Liverpool tarihindeki en yüksek puanla ligi tamamladik. Her zaman başarılarla ve onlar için harcanan zaman ve emekle ilgili oldukça iyi anılarım olacak. Liverpool Rafael Benitez önderliğinde başarılı olabilecek mi, yoksa onlar için de bir değişim zamanı mı? Onun gibi 4 yıl boyunca bunca başarısı ve Avrupa kariyeri olan herhangi bir menajer kolaylıkla başarılı olarak gösterilir. Onun Liverpool için yaptıkları göz önüne alınınca, kimse artık değişim zamanıdır diyemez. Anfield'den kimle irtibatını kesmeyeceksin? Finnan ve Djib. Bütün uzun ve etkili cevapları arasında, belki de bu üç kelimeli cevabı Harry hakkında hepsinden daha fazla şey anlatıyor. Şu anki Liverpool kadrosu, takımın demirbaşları Steven Gerrard ve Jamie Carragher'in de dahil oldugu 59 kişiden olusuyor. Anfield'deki 5 yılı boyunca, Harry 100 kadar oyuncuyla karşılaştı ve sadece iki tanesi noel kartı listesine alıdı: İsimsiz bir sağ bek Steve Finnan ve Liverpool'daki kariyeri Harry gibi sakatlıklarla heba olan, kaprisli Fransız yıldız Djibril Cisse. Belki de rehabilitasyon idmanlarından dolayı oluşan bir ahbaplık? Avustralya milli takımındaki takım arkadaşlarıyla iyi geçinmesine rağmen, görünen kadarıyla Liverpool'daki takım arkadaşlarıyla iyi bir bağ oluşturamamış. Leeds'den ayrılırken BBC'ye verdiği bir röportajda takım arkadaşlarını kendisini dışlamakla suçlamıştı. Belki de Harry maça çıkıp, futbolunu oynayarak, evine karısı ve üç çocuğunun yanına gitmekten mutlu oluyor. Tabii ki herkes iş sonrası bir biradan hoşlanacak diye bir şart yok. Açıkcası Galatasaray'ın 26 oyuncusunun 21'ini oluşturan Türk oyuncular soyunma odasında yer kapmak için şakalaşmak dışında sorun çıkarmaz. Bunun yanında şimdilik dedikodu olan Lucas Neill transferi gerçekleşmezse, Harry'nin Türk olmayan takım arkadaşları, bir Brezilyalı, bir İsvecli, bir Portekizli defans oyuncusu ve Kongolu bir forvet olacak. Harry başkalarına ihtiyac duymuyor olabilir fakat bunun herkesin standardlarına uyması beklenemez. Harry'nin Türkiye macerası kısa ömürlü olsa bile, belki de Harry Türkçe derslerine başlamalı, yoksa Noel-Kartı listesi pek uzamayacak
Şansal Büyüka Lincoln'ün ölüsü yeter... Galatasaray'da Lincoln'ün ölüsü oynar. Bunu Kocaeli maçı sonrası söylemiyorum. Baştan beri aynı görüşteyim. Ama bırakın başkalarını, Galatasaray camiası adeta bir "linç" kampanyası başlattı Lincoln'e.. Formsuz olabilir, güçsüz olabilir. Hatta iyi profesyonel de olmayabilir.. Ama böyle bir yeteneğe "çuvalla para verip" transfer ettiğine göre yararlanacaksın.. İyi oyuna zorlayacaksın.. Biraz kımıldayan bir Lincoln, Galatasaray'da çok iş yapar.. Tıpkı dün akşam olduğu gibi. Biraz kıpırdaması bile yetti. Aslında garip bir başlangıç oldu. İlk on dakikada Kocaeli takımının ayağına top değmedi. Ancak golü bulan da Kocaeli oldu. Galatasaray tek kale başladığı maçta son topları iyi kullanabilse farklı sonuç doksan dakikanın sonunda değil, ilk otuz dakikada gelirdi... Aslında Galatasaray'ın iyi oynadığı söylenemez. Buna rağmen o kadar yetenekli oyuncuları var ki, birinin ikisinin biraz kımıldaması bile yetiyor da, artıyor bile. Meira iyi bir çıkış yaptı. Baros bu hızı ve çabukluğuyla bizim ligde 20 golü rahat bulur. Elbette Alpaslan.. Galatasaray'da çok kısa süreli oynuyor ama iyi futbolcu olduğunu adeta bağırıyor. Alpaslan'ın, üçüncü golde getirip Baros'a yaptığı asist , bizim sol kanat savunmacılarına ders olmalı.. Kocaeli takımı tam bir "emekli cenneti" gibi.. SSK'dan emekli maaşı bile bağlanabilir... Futbol geçmişle, geçmişte kalan şöhretle oynanmıyor. Mücadele etmezsen, savaşmazsan ekmek yok. Sonuç şu: Kocaeli'nin işi zor.. Galatasaray iyi oynamıyor, ama o kadar iyi bir kadro var ki, kımıldaması yetiyor. Galatasaray'ın kötüsü buysa, iyisi ortaya çıktığında ligin tozunu atabilir.
The Guardian, Arsene Wenger’in Arsenal kadrosunda görmek istediği genç yıldız için G.Saray’ın 33.6 milyon YTL’lik teklife hayır diyemeyeceğini yazdı. Adnan Sezgin, "Arda’yı satmayı düşünmüyoruz" dedi. İngilizler, Galatasaray’ın genç yıldızı Arda Turan’ın peşini bırakmıyor. Ada’nın önde gelen gazetelerinden The Guardian, dün Arsenal Teknik Direktörü Arsene Wenger’in, Arda’yı kadrosuna katmayı çok istediğini bir kez daha okuyucularına duyurdu. Haberde, genç futbolcu için Newcastle’ın 9 milyon sterlinlik reddeden G.Saray’ın 15 milyon sterline (yaklaşık 33 milyon 600 bin YTL)"hayır" diyemeyeceği ifade edildi. Arda’nın 25 kez milli olduğu için İngiltere’de oynama statüsüne eriştiğine de değinildi. Futbol AŞ Müdürü Adnan Sezgin kendilerine resmi teklif gelmediğini, gelse bile daha önceki düşüncelerinin değişmediğini belirterek "G.Saray Arda’yı satmayı düşünmüyor" dedi. Hürriyet
Galatasaray Teknik Direktörü Michael Skibbe, Kocaelispor karşısında maç boyunca etkili olduklarını söyledi. Michael Skibbe, 4-1 kazandıkları Kocaelispor maçının ardından yaptığı açıklamada, maçın son dakikalarında sakatlanarak oyundan çıkan Nonda'nın durumunun iyi olduğunu, rakibiyle girdiği mücadelede gelen krampon darbesiyle ayağında açılan yaraya dikiş atıldığını bildirdi. Skibbe, Nonda'nın, gelecek hafta yapılacak Konyaspor maçına dek iyileşeceğini tahmin ettiklerini kaydetti. Kocaelispor maçı hakkında da görüş bildiren Skibbe, şöyle konuştu: ''Maçın tamamında biz etkiliydik. 1-0 yenik duruma düşmemize karşın 90 dakika boyunca maçın kontrolü elimizdeydi. Bu kontrolü gol paslarıyla 4-1'e getirdik. Maçtan çok memnun kaldım, bundan sonra çok daha iyi olacağız. Şöyle düşünüyorum ki, buradaki maç Bellizona maçıyla aynıydı. Orada da aynı performansı gösterdik. Bu maçta Kocaelispor'un atakları oldu, rakibimiz gol bulabilirdi, maç 4-3 bitebilir hatta kaybedebilirdik de ama sonuç olarak biz iyi oynuyoruz. UEFA Kupası maçında bunu gösterdik. Kewell ve Baros'un performanslarından da memnun olduğunu dile getiren Skibbe, iki futbolcu için ''Kendileri Avrupa'da başarılı olmuş futbolcular. Deneyimlerini futbollarına yansıtıyorlar'' dedi. Skibbe, Kocaelispor maçında topu zeminde tutmayı başardıklarını ve zeminde oynayarak gol yollarında etkili olduklarını anlattı. Alman çalıştırıcı, Kocaelispor maçında forma giyen Hasan Şaş'ın durumuyla ilgili olarak da, ''İyi bir takım oluşturduk. İyi bir takımda rekabet olması, forma için mücadele olması gerekiyor. Bu mücadelenin de takımı öne götüreceğine inanıyorm. Hasan Şaş'ı ben de beğendim, gerçekten çok istekli bir oyuncu. Aslında bu maçta alışılmadık bir pozisyonda oynadı ve görevini başarıyla yerine getirdi'' diye konuştu.
Turkcell Süper Lig'de ilk 3 haftada 4 puan yitiren Galatasaray'da, sakatlıkları süren 10 futbolcu, Kocaelispor maçının kadrosuna alınmadı. Teknik direktör Michael Skibbe, UEFA Kupası 1. turunda İsviçre temsilcisi AC Bellinzona ile hafta içinde yapılan karşılaşmaya 11 eksikle çıkan sarı-kırmızılı ekipte, sakatlıkları süren Mehmet Topal, Linderoth, Ümit, Arda, Uğur, Sabri, Hakan, Emre Güngör, Serkan ve Barış'ı Kocaelispor maçı kadrosuna almadı. İki takımın taraftarları da maça fazla ilgi göstermedi. Yaklaşık 500 sarı-kırmızılı taraftar İsmetpaşa Stadı'nda kendilerine ayrılan tribünde takımlarını desteklerlerken, 8 bin dolayındaki Kocaelispor taraftarı da takımlarının galibiyeti için tezahürat yaptı. Kocaelispor Teknik Direktörü Engin İpekoğlu, sakatlıkları süren Serhat ve Cesar'ı maç kadrosuna dahil etmedi. Maç, gün boyu aralıklarla yağan yağmur nedeniyle ağırlaşan zeminde oynandı. Yağmur, maçın başlama saatine doğru etkisini ardırdı. Kocaelispor Kulübü, maçın iftar saatine denk gelmesi nedeniyle taraftarlara iftariyelik dağıttı. Maç için 191 basın mensubu akreditasyon yaptırdı. -GALATASARAY'IN FARKLI ÜSTÜNLÜĞÜ- Galatasaray ile Kocaelispor bugün yapılan Turkcell Süper Lig maçıyla birlikte lig tarihinde 39. kez karşı karşıya geldi. İki takımın, Kocaelispor'un ilk kez ligde mücadele etmeye başladığı 1980-1981 sezonundan itibaren 19 sezonda yaptığı 38 maçta Galatasaray, 24 kez galip gelirken, Kocaelispor 5 kez kazandı, 9 maç da berabere sonuçlandı. Sarı-kırmızılı ekibin 70 golüne, yeşil-siyahlılar 32 golle cevap verdi. İki takım ligde en son, Kocaelispor'un küme düştüğü 2002-2003 sezonunda karşılaştı ve Galatasaray kendi evinde 2-0, deplasmanda da 1-0'lık sonuçlarla galip geldi. İsmetpaşa Stadı'nda bundan önce yapılan 19 maçta evsahibi ekip yalnızca 2 kez galip gelirken, konuk Galatasaray 11 kez kazanmayı başardı. Bu maçlarda Galatasaray'ın 26 golüne, Kocaelispor 11 golle yanıt verebildi. Yeşil-siyahlı ekip, evinde Galatasaray ile yaptığı 19 lig maçından hiçbirinde 1'den fazla gol atamadı.
Superleague Formula'da mücadele eden Galatasaray, Almanya'nın Nürburgring Pisti'nde yapılan 2. ayak yarışını 9. sırada tamamladı. 2 yarış halinde gerçekleştirilen yarışın ilk etabını AC Milan ve RSC Anderlecht'in ardından 3. sırada tamamlayan Galatasaray, ilk kez podyuma çıkma başarısı gösterirken, kazandığı 40 puanla genel klasmanda 10. sıraya yükseldi. 2. yarışta 7. olarak 26 puan daha kazanan Galatasaray, toplamda 90 puanla genel klasmanda 9. basamağa çıktı. FC Beijing Guoan'ın tabloda 151 puanla liderliği sürüyor -2. ETAP SONUNDA SIRALAMA- Superleauge Formula mücadelesinde 2. etap sonunda sıralama şöyle oluştu: TAKIMLAR PUAN --------------------------------- 1-FC Beijing Gouan 151 2-PSV Eindhoven 127 3-FC Sevilla 120 4-RSC Anderlecht 107 5-AS Roma 105 6-FC Porto 101 7-FC Liverpool 92 8-Tottenham Hotspur 90 9-Galatasaray 90 10-AC Milan 85
UEFA Kupası'nda İsviçre'nin Bellinzona ekibini zorlu bir maçtan sonra 3-4'lük skorla geçen Galatasaray, Süper Lig'e iyi başlayamayan Kocaelispor'la İzmit'te karşılaştı ve sahadan 1-4'lük galibiyet ile ayrıldı. Maçın hemen başında Taner'in golü ile öne geçen Kocaelispor skoru koruyamadı ve Galatasaray Baros(2) , Kewell ve Nonda'nın golleri ile maçı kazandı. Maçın 84.dakikasında Nonda topsuz alanda sakatlanarak oyunu terketmek zorunda kaldı.
Galatasaray'ın deneyimli futbolcusu Ayhan Akman, sezon başlarında bütün takımların sıkıntı yaşayabileceğini belirterek, ''Biz de bu sıkıntıları yaşıyoruz. Ama bir an önce bunları atlatacağız diye düşünüyorum'' dedi. Ayhan, sarı-kırmızılı takımın bu sabahki antrenmanından sonra basın mensuplarına yaptığı açıklamada, ligin henüz başında olduklarını belirterek, şunları kaydetti: ''Bazı şeylerin oturması lazım. Hocamız da yeni. Takıma yeni gelen yabancı oyuncularla adapte olmaya çalışıyoruz. İlk dönemler bütün takımlar sıkıntı yaşayabilir. Biz de bu sıkıntıları yaşıyoruz. Ama bir an önce bunları atlatacağız diye düşünüyorum. Milli takımdaki oyuncuların geç dönmesi ve yeni transferlerin takıma geç katılmasıyla bu sıkıntıları yaşadık. Şimdi sakatların olması da bu sıkıntıları artırdı. Ama sakatların iyileşmesiyle onlarla beraber çalışma ortamı yakalayacağız ve daha iyi olacağız.'' Takımlarda her sezon belli değişimlerin olduğunu dile getiren Ayhan, ''Hoca olsun, taktik anlamında olsun... Bunlara bizim gibi oyuncuların da adapte olması lazım. Ben de görev nerede verilirse adapte olmaya ve en iyi şekilde mücadele etmeye çalışıyorum. Bu anlamda değişik mevkilerde görev alıyorum. Ama önemli olan Galatasaray'ın başarısı. Bunun için elimden geleni yapmaya çalışıyorum'' diye konuştu. -''HOCAMIZ SİSTEMİNİ OTURTMAYA ÇALIŞIYOR''- Tecrübeli oyuncu, teknik direktörleri Michael Skibbe'nin oyun anlayışıyla ilgili bir soru üzerine ''Her hocanın farklı düşünceleri var. Şu an hocamız da kendi sistemini oturtmaya çalışıyor. O yüzden bu bizi pek ilgilendiren konular değil. Biz görev verildiği zaman en iyi şekilde yerine getirmeye çalışmalıyız'' değerlendirmesinde bulundu. Ayhan, yaptıkları son maçların hemen hepsinde kalelerinde gol gördüklerini hatırlatarak, ''Bu bizim için kötü bir sinyal. Ama her takım gol yiyor. Bu anlamda bütün takımın defans yapması lazım. Sadece 1-2 kişiye bırakılmamalı. Bütün takım olarak defans yapmalıyız. Orta sahada sakat oyuncularımız var. Onların da katılımıyla beraber eksikliklerimizi kapatacağız. Hocamızın verdiği taktikle de bundan sonraki maçlara en iyi şekilde hazırlanacağız'' ifadelerini kullandı. -''YABANCILARIN BİZE KATKISI ÇOK''- Ayhan Akman, yabancı oyuncularının çok kaliteli olduklarını anlatarak, ''Onların kalitesi ortada. Geldikleri takımlar ve milli takımlarındaki başarıları belli. Bu anlamda bizlerin, özellikle de genç oyuncuların onlardan alacağı çok şey var. Onlar da iyi başladılar. Yabancı oyuncuların bize katkısı çok. İnşallah böyle devam ederler'' dedi. Ayhan, UEFA Kupası'ndaki hedeflerinin ise final oynamak olduğunu söyledi. UEFA Kupası'nda her maçı ayrı değerlendirdiklerini ifade eden tecrübeli futbolcu, ''Öncellikle Bellinzona'yı geçmek istiyoruz. Daha sonra grupları geçmek istiyoruz. Amacımız final oynamak. İnşallah oynarız'' dedi. Ayhan Akman, Turkcell Süper Lig'de 28 Eylül Pazar günü Konyaspor ile yapacakları karışlaşmayla ilgili olarak da, her maça galibiyet hedefiyle çıktıklarını, seyircilerinin desteğiyle iyi futbol oynayarak, bu karşılaşmayı kazanmak istediklerini dile getirdi.
Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Polat, kulüplerin geleceğini yapılacak yatırımların belirleyeceğini ifade ederken, sert futboldan yakındı ve Futbol Federasyonu'nun bu konuda daha etkili bir rol üstlenmesi temennisinde bulundu. Galatasaray Dergisi'nin ekim ayı sayısında yer alan yazısında Adnan Polat, büyük kulüp olmanın köklü bir tarihi geçmişe sahip olmayı gerektirdiğini söylerken, ''Büyük kulüpleri gelecekte de var edecek olan şey, tarihsel birikimin yanı sıra bugünden yarına yapılan yatırımlardır aynı zamanda'' dedi. Büyük camialara özgü bir vizyonla uzun vadeli planlara göre şekillendirilen bu yatırımların, spor kulüplerini geleceğe taşıyacak köprü işlevini göreceğini aktaran Polat, ''Böylesi yatırımlar hiç şüphesiz ki, Galatasaray gibi bir dünya kulübü için daha da büyük önem arz etmektedir. Çok hızla değişen koşullara mevcut işleyişi zedelemeden uyum sağlamak ve her alanda öncü olarak mücadeleyi sürdürmek biz Galatasaraylılar için tarihsel misyonumuz açısından bakılınca bir zorunluluktur'' ifadelerini kullandı. -''FEDAKARLIKTAN ÇEKİNMEKSİZİN YATIRIMLAR YAPIYORUZ''- Yazısında, başarılı olmanın; başı çekmeyi, zamanın yanı başında koşabilmeyi, sürekli bir çalışmayı, zorluklara göğüs germeyi, mücadeleci olmayı, sabırla ve kararlılıkla yürümeyi ve bütün bunları yapabilecek cesarete sahip olmayı gerektirdiğini aktaran Polat, ''Son zamanlarda futbolda yeni bir hamleyi başlatmak, hem Galatasaray'ı hem de Türk futbolunu geçmişte pek çok kez olduğu gibi daha ileri bir noktaya taşımanın arayışı ve çabası içerisindeyiz. Bu anlayıştan hareketle de doğru bildiğimiz konularda hiç bir fedakarlıktan çekinmeksizin yatırımlar yapıyoruz'' şeklinde konuştu. Özellikle anti futbol anlayışının futboldaki gelişimin önündeki bir engel olduğunu vurgulayan Polat, şunları söyledi: ''Ancak son dönemlerde giderek yükselen anti futbol anlayışı, hem yatırımların karşılığının alınmasını engellemekte, hem de beklenen gelişimin ortaya çıkmasına ket vurmaktadır. Futbol federasyonumuzun yeni dönemde iyi futbola prim veren ve sertliğe müsamaha etmeyen hakemlerle bu olumsuz gidişin önüne geçeceğine inanıyoruz. Aynı şekilde tribünlerdeki kötü tezahüratla da aynı anlayış çerçevesinde mücadele edilmesini bekliyoruz. Yapılan yatırımların karşılığının en verimli şekilde alınabilmesi, hiç şüphesiz ki anti futbol anlayışının önüne el birliğiyle geçebildiğimiz takdirde mümkün olacaktır. Bizler bu vesileyle Galatasaray olarak Türk futbolunun daha ileriye gitmesi ve her anlamda başarılı olması için ne yapılması gerekiyorsa yapacağımızı, yapılanların da takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyurmayı bir görev addediyoruz. Çünkü geleceğe arkamızı dönemeyiz. Bugünün, yarın için dün olacağının bilincindeyiz.''
Galatasaray, çalışmalarını Florya Metin Oktay Tesisleri’nde çift antrenmanla sürdürüyor. Teknik Direktör Michael Skibbe yönetiminde saat 10.30’dan itibaren Jupp Derwall antrenman sahasında yapılan basına ve taraftara açık olarak sabah çalışması, ısınma ve açma germe egzersizleriyle başladı. Antrenmanın ana bölümünde dar alanda iki takım halinde kalecilerin de katıldığı teknik çalışmalar yapıldı. Antrenman soğuma ve açma germe çalışmalarıyla tamamlandı ve oyuncular merkez binaya geçtiler. Arda Turan antrenmanın tümüne takımla birlikte katıldı. Dün antrenmandan sonra hafif ağrıları olan Aydın Yılmaz tedbir amacıyla sağlık ekibi tarafından sahada takımdan ayrı çalıştırıldı. Sağlık merkezinde sürdürülen tedavilerinin ardından Orkun Usak, Emre Güngör ve Uğur Uçar salonda, Tobias Linderoth ve Mehmet Topal ise sahada sağlık ekibi eşliğinde takımdan ayrı çalışıyorlar. Shabani Nonda ise tedavisinin ardından dinlendirildi. Ümit Karan’ın tedavisine de devam ediliyor. Acıbadem Hastanesi’nde ayrıntılı tetkikleri yapılan Volkan Yaman viral enfeksiyon nedeniyle bugün de dinlendiriliyor. Serkan Çalık ve Barış Özbekin ameliyat ertesi rehabilitasyon çalışmaları sürüyor. Galatasaray, çalışmalarını bu akşamüstü 17.30’da basına ve taraftara kapalı ikinci bir antrenmanla sürdürecek. Konyaspor karşılaşması hazırlıkları 26 Eylül Cuma ve 27 Eylül Cumartesi günleri saat 17.30’da yapılacak basına ve taraftara kapalı antrenmanlarla tamamlanacak.
Turkcell Süper Lig'de 5. hafta maçlarını yönetecek hakemler açıklandı. Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu'ndan yapılan açıklamaya göre, haftanın maçlarında görev yapacak hakemler şunlar: 26 Eylül Cuma: 20.00 Sivasspor-Fenerbahçe: Bünyamin Gezer 27 Eylül Cumartesi: 19.15 İstanbul Büyükşehir Belediyespor-Beşiktaş: Bülent Yıldırım 20.00 Gençlerbirliği-Ankaraspor: Süleyman Abay 20.00 Kocaelispor-Bursaspor: Aytekin Durmaz 21.45 Trabzonspor-Antalyaspor: Fırat Aydınus 28 Eylül Pazar: 20.00 Kayserispor-Eskişehirspor: Koray Gençerler 20.00 Hacettepe-Ankaragücü: Deniz Çoban 20.00 Gaziantepspor-Denizlispor: Selçuk Dereli 21.00 Galatasaray-Konyaspor: Yunus Yıldırım
Galatasaray'ın da peşinde olduğu Türk asıllı İsviçre Milli Takım oyuncusu Eren Derdiyok'un Bayer Leverkusen'de oynamak istediği iddia edildi. İsviçre'nin Basel takımında forma giyen Türk forvet Eren Derdiyok'un (21), Alman Ligi Bundesliga'nın güçlü takımlarından Bayer Leverkusen'e transfer olacağı öne sürüldü. Kölner Express gazetesinde yer alan habere göre, genç yıldız Leverkusen'in kendisine yaptığı teklifi kabul etti. Express, Bundesliga'nin yeni ekibi TSG Hoffenheim'ın da genç yıldızı almak istediğini, ama Derdiyok'un tercihini Bayer Leverkusen'den yana kullandığını yazdı. Bayer Menajeri Michael Reschke'nin Basel'li yöneticilerle bir araya geldiği bildirilirken, İsviçre takımının 6 milyon Euro'luk bir bonservis bedeli istediği ifade edildi. Tarafların anlaşması durumunda transferin devre arasında gerçekleşmesi bekleniyor. Hürriyet
Galatasaray, yerel kanser araştırmalarına fon yaratmak için her yıl dünyanın 500 ayrı yerinde yapılan ''Terry Fox Umut Koşusu''na destek vererek, açık artırmaya imzalı 2 forma gönderecek. Sarı-kırmızılı kulüpten yapılan açıklamada, Kanada'nın Ankara Büyükelçiliği'de 8 Ekim Çarşamba günü yapılacak ve geliri Türk Kanser Araştırmaları Vakfı'na aktarılacak olan açık artırmaya, Galatasaraylı futbolcular tarafından imzalanmış 2 formanın gönderileceği belirtilirken, özendirici olması amacıyla yarışlara en fazla katılım sağlayan okullara da forma hediye edileceği kaydedildi. Geleneksel olarak yapılan ve bu yıl itibariyle 28. yılına giren ''Terry Fox Umut Koşusu''nun ilki 12 Ekim Pazar günü Ankara ODTÜ Kampüsü'nde, ikincisi ise 19 Ekim Pazar günü İTÜ Kampüsü'nde koşulacaktır.
Türkiye'de o kadar uzun süre oynamayı düşünmüyorum" diyen Harry Kewell Galatasaray'da paniğe yol açtı. Bonservis parası ödenmeden alınan yıldız futbolcunun henüz yolun başında ayrılık sinyalleri vermesi üzerine yönetim, 2 yıllık anlaşmayı aynı şartlarda 1 yıl daha uzatma kararı aldı. Sezon başında Liverpool'dan sıfır bonservis parasıyla alınan Kewell'la seneliği 2.2 milyon Avro'dan 2 yıllık anlaşma yapıldı. Avustralyalı futbolcu, ilk olarak Kayseri'yle yapılan Süper Kupa maçında forma giydi ve ağları havalandırdı. Daha sonra ligin ilk maçı olan Denizlispor mücadelesinde de gol atan Kewell, Bellinzona karşılaşmasında da perdeyi açan isimdi. Kewell son olarak Kocaeli'de sahneye çıktı. Formuyla yönetimin yüzünü güldüren ve taraftarın sevgilisi olan Kewell belki de Hagi'den sonra ilk kez böylesine bir heyecanı uyandırıyordu. Sezon başında Roma ve Porstmouth gibi takımların istemesine karşın G.Saray'ı tercih eden 30 yaşındaki futbolcunun yükselen formu sonrası bazı Premier Lig ekiplerinin listesine girmesi, huzursuzluk yaratırken önümüzdeki günlerde futbol şube sorumluları konuyla ilgili temaslara başlayacaklar. Bu gelişmenin ardından Kewell'ın sözleşmesinin 1 yıl daha uzatılması planlanıyor. Statüye göre 30 yaşını aşan bir futbolcuyla 3 yıllık bir anlaşma yapılması durumunda futbolcunun serbest kalması 2 yıl oynamasına bağlı... Bu süre sonunda oyuncunun yıllık alacağı ücreti kulübe ödemesi serbest kalması anlamına geliyor. Diğer taraftan Kewell'ın 2 yıldan önce ayrılmak istemesi durumunda kulübün belirleyeceği bonservisi getirmesi gerekiyor. Bu rakamın şimdilik 5 milyon Paund (6.5 milyon Avro) olduğu dile getiriliyor. KAYNAK: Nevzat Dindar / Cumhuriyet
Ümit Nonda ve Baros'la, Mehmet Topal Ayhan'la, Arda ve Sabri ise Aydın, Hasan'la rekabete tutuştu. Skibbe kimi oynatacağını şaşırdı. G.Saray'da Konya maçı öncesi forma kapma savaşı yaşanıyor. Sakatlıkları düzelen Ümit Karan, Mehmet Topal, Arda ve Sabri takıma girme mücadelesine başlarken, kadrodaki oyuncular da yerlerini kaptırmama savaşına girdi. Florya'da dün akşam yapılan idmanın kıran kırana geçtiği öğrenilirken, Skibbe'nin pazar günü sahaya nasıl bir onbir süreceği merak konusu. ÜMİT FORVETE, ARDA SAĞA Forvette iki maçta 4 gol atan Baros'un yeri garanti. Kocaeli maçı sonrası bileğine 7 dikiş atılan Nonda'nın yerine Ümit'in monte edilmesi bekleniyor. İyileşen Arda, sağ kanatta Aydın'ı büyük ihtimalle kulübeye yollayacak. Sabri'nin maç eksiği nedeniyle sağ bekte Hasan Şaş'ın yerini koruması bekleniyor. Mehmet Topal ile Ayhan rekabetinde ise ibre Ayhan'dan yana. Kaynak: Fotomaç
Galatasaray’ın performansı giderek yükselen Brezilyalı yıldızı Lincoln, Florya’da arkadaşlarına teşekkür etti, “Artık rahatladım. Önümüzdeki dönemde çok daha iyi olacağım. Hepinize söz veriyorum” dedi Kocaelispor maçında Kewell ve Nonda’ya yaptığı şık asistlerle alkış toplayan Lincoln, üç yeni yıldızın transfer edilmesiyle stresten kurtuldu, kendini buldu. Cassio Lincoln, sarı-kırmızılı takım arkadaşlarına hem teşekkür etti hem de başarı sözü verdi. Geçen sezon performansıyla hayal kırıklığı yaratan, yeni sezona da istediği gibi başlayamamasına rağmen toparlanmayı başaran Brezilyalı futbolcunun, özellikle Fernando Meira, Harry Kewell, Milan Baros üçlüsüyle yakın arkadaşlık kurduğu ve bu oyuncuların gelmesiyle üzerindeki yıldız baskısından da kurtulduğu bildirildi. Cim-Bom’un, Bellinzona ile İsviçre’de yaptığı UEFA Kupası 1. tur ilk karşılaşmasında güzel futbolunu 4-3’lük galibiyeti getiren golüyle süsleyen, ligdeki Kocaelispor karşılaşmasında ise iki şık asist yapan Lincoln, verdikleri destek için arkadaşlarına teşekkürlerini iletti. Sambacının, “Artık çok rahatladım. Önümüzdeki dönemde çok daha iyi olacağım. Bu konuda size söz veriyorum” dediği öğrenildi. Cassio Lincoln’ü geçen sezon çok ciddi bir şekilde yaşadığı baskıdan kurtaran hamle, sarı-kırmızılı yönetimin, Meira, Kewell ve Baros’u transfer etmesiyle gerçekleşti. Bu transferleri yaparken yönetimin amacı hem Lincoln’e “Artık tek yıldız değilsin” mesajını vermek hem de Teknik Direktör Michael Skibbe ile görüşüp yedek kalmasını isteyerek yola gelmesini sağlamaktı. Bu plan ilk aşamada başarılı oldu. Yöneticiler de memnun Süper Lig’de oynanan Kayserispor ve Antalyaspor maçlarında yedek kulübesine çekilen Cassio Lincoln, Bellinzona maçında yeniden formayı bulunca kendini gösterdi. Kocaelispor karşılaşmasında da iyi oyununu sürdürdü. Lincoln’ün ortaya koyduğu performans sonrasında sarı-kırmızılı kulübün futbol şubesi yönetiicleri de kendi aralarında aynı yorumu yaptı: “Lincoln artık bu takımda yalnızca kendisinin yıldız olmadığının farkına vardı. Hem baskıdan kurtuldu hem de oynamaya başladı.” Kaynak: Milliyet
Sezon hazırlıklarını yurt dışında sürdüren Galatasaray Cafe Crown, bu gece yaptığı hazırlık maçında Oktay Mahmudi'nin çalıştırdığı İtalyan takımı Benetton Basket'e 88-74 mağlup oldu. BENETTON BASKET: Wood 12 (3/6, 1/2), Neal 23 (2/4, 6/9), Lorbek 7 (1/1, 1/2), Wallace 8 (1/1 - 2), Nicevic 13 (6/8 - 2), Soragna 5 (1/2, 1/3), Rancik 18 (4/7, 1/4), Markovic, Renzi 2 (1/1 - 2), Rullo, Sandri, Cazzolato, Gaspardo GALATASARAY CAFE CROWN: Erdem, Strickland 5 (1/3, 1/2), Zizic 13 (5/9, 1/1), Polat 2 (1/2, 0/1), Murat 2 (1/1, 0/1), Cüneyt 8 (1/2, 2/5), Milojevic 6 (3/6 - 2), Gurovic 5 (1/3, 1/4), Graves 25 (5/11, 5/5), Cemal 8 (4/8 - 2) 1. Periyot: 20-13 Devre: 35-37 3. Çeyrek: 63-58
