Süper Lig’in en önemli şampiyonluk adaylarından biri olan Galatasaray’da kaptan Arda Turan, dün akşam yine kendisine düşen görevlerin hepsini yapmayı başardı. Denizlispor önünde takımını ateşleyen isimlerin başında gelen Arda Turan, Sarı-Kırmızılılar’ın mücadeledeki ilk golünü de atmayı başardı. Karşılaşmanın 19. dakikasında Barış Özbek’in sağdan yaptığı ortada rakibinin müdahalesine rağmen altı pas üzerinde kafasıyla topa vurmayı başaran Arda, Cim Bom’u öne geçiren golü attı. Genellikle kafayla pek fazla gol atmayan genç yıldız, bu sezon ikinci kez kafasıyla rakip fileleri havalandırmayı başardı. Galatasaray kaptanı ayrıca bu sezonun ilk yarısında da yine kafayla, Denizli ağlarını sarsmayı başarmıştı. ‘Aklıma Hakan Şükür geldi’ Toplamda bu sezonki beşinci golüne imzasını atan Arda, Yeşil-Siyahlılar karşısında Aslan’ın en çalışkan isimlerindendi. Ev sahibi takım beraberliği yakaladıktan sonra kontrolü ele alan kaptan Arda, arkadaşlarını organize etti. Hücumu da yönlendiren yıldız oyuncu, sol kanatta başladığı oyunun bazı bölümlerinde sağ tarafta da oynadı. Galibiyetin mimarı olan 23 yaşındaki futbolcu, maç sonunda, attığı kafa golünden sonra aklına Hakan Şükür’ün geldiğini ifade etti.
Cim Bom’un hocası Frank Rijkaard, Denizlispor maçında sürpriz bir kadro sahaya sürdü. Hollandalı teknik adam, 18 yaşındaki orta saha oyuncusu Emre Çolak’a ilk 11’de şans tanıdı. Sol açıkta oynadığı maçlarda harikalar yaratan Caner Erkin’i ise Hakan Balta’nın yokluğunda savunmanın soluna çekti. Genç futbolcu, karşılaşmanın ilerleyen dakikalarında yine sol ön tarafa geçti. Jo Alves hücum hattının en önünde, Arda Turan sol tarafta, Barış da sağ tarafta görev yaptı. Mustafa Sarp ile Elano ortada, Emre Çolak bu ikilinin biraz önündeydi. Savunmanın sağında Uğur, göbekte Lucas Neill ile Servet Çetin şans buldu. 8 futbolcu yer almadı Sarı-Kırmızılı ekipte bu zorlu maç öncesi 8 eksik vardı. Milan Baros, Harry Kewell, Gökhan Zan, Sabri, Mehmet Topal, Hakan Balta ve Aydın Yılmaz sakatlığı nedeniyle İstanbul’da bırakıldı. Afrika Kupası’nda yer aldığı için bir süredir takımdan ayrı olan Keita da teknik heyetten izinli olması dolayısıyla kadroya alınmadı.
Tribünde Galatasaray taraftarı için ayrılan 750 kişilik bölümü de Sarı-Kırmızılı futbolseverler tamamen doldurdu. Ayrıca mücadeleye biri Belçika’dan olmak üzere 147 medya mensubunun akredite olduğu ifade edildi. Ayrıca Denizli Atatürk Stadı ve çevresinde 700 polisin yanı sıra 160 özel güvenlik personelinin maç öncesi ve esnasında tedbir aldığı ifade edildi.
Arjantinli eldiven Leo Franco, karşılaşmanın ikinci yarısına oyunu geciktirince hakem Halis Özkahya tarafından sarı kartla cezalandırıldı. Tecrübeli kaleci bu kartı alkışlarla protesto edince Galatasaraylı taraftarların yüreği ağzına geldi. Franco’nun bu hareketine en çok sinirlenen isimlerin başında ise teknik direktör Frank Rijkaard geliyordu. Hollandalı hoca kulübeden fırlayıp, Leo Franco’ya alkışlamayı kesmesini, bir daha böyle hareketler yapmaması gerektiğini işaret etti.
Ligin 19. haftasını Denizlispor galibiyetiyle kapatan Galatasaray’da teknik direktör Frank Rijkaard’tan mutlusu yok... Aldıkları başarılı sonuçların yanı sıra yapılan transferlerle de yüzü gülen başarılı hoca, önce yöneticilerine övgüler yağdırdı, ardından da öğrencilerine... “Yöneticilerimiz çok iyi işler yapıyor” diyen Rijkaard, “Yeni transferlerimiz ilerleyen günlerde takıma daha faydalı olacaktır. Onları fiziksel olarak en iyi şekilde hazırlamalıyız. Avrupa’da kimin forvet olarak sahaya çıkacağından çok şu anda Türkiye’yi düşünüyoruz ve yolumuza da emin adımlarla devam ediyoruz” dedi. Sıra geldi kupaya! Denizlispor galibiyetiyle ilgili de konuşan tecrübeli teknik adam, “Denizlispor başlangıç düdüğünden bitime kadar çok iyi mücadele etti. Beraberlik golünü de hak etti. Ancak oyuncularım da görevlerini başarılı bir şekilde yerine getirdi ve sahadan üç puanla ayrılmasını bildi. Hafta içinde Antalyaspor ile kupada zorlu bir maça çıkacağız. Ligde olduğu gibi Türkiye Kupası’nda da iddialıyız” açıklamasında bulundu.
[SIZE=+0][/SIZE]Önce Neill, daha sonra Jo ve ardından da Giovani’ye Galatasaray formasını giydiren yönetici Haldun Üstünel’e tatil yok... 28 Aralık 2009’da transfer çalışmaları için İngiltere’ye giden, 28 Ocak 2010’da Giovani Santos’la İstanbul’a dönen Üstünel, ailesiyle çıktığı tatiline de Denizlispor maçı için ara vermek zorunda kaldı. Uludağ’da dinlenen Üstünel, Denizlispor karşılaşmasını statta izleyebilmek için Bursa’dan karayoluyla bu şehre gitti ve takımına tribünden destek verdi. ‘Hayırlı olsun Başkan!’ Başkan Adnan Polat’ın yokluğunda Denizlispor Başkanı Ali İpek’le birlikte maçı izleyen Üstünel’i gören taraftarlar da esprileri yapıştırdı: “Hayırlı olsun Başkan.” Bu arada, dünkü karşılaşmayı Futbol Federasyonu eski Başkanı Haluk Ulusoy ile birlikte Rijkaard’ın oğlu Mitch de Şeref Tribünü’nden takip etti.
Ara transferin şampiyonu Galatasaray, bir genç yeteneği daha kulübe kazandırdı. Sarı-Kırmızılılar, bir süre önce gündeme gelen Altay’ın genç yeteneği Musa Çağıran’ın bonservisini 1 milyon Lira’ya aldı. Anlaşma gereği Siyah-Beyazlı futbolcu sezon sonuna kadar Altay forması giymeye devam edecek, Galatasaray bonservis ücretinin yarısını şimdi, diğer yarısını da oyuncu resmi sözleşme imzaladıktan sonra ödeyecek. Orta sahada hem savunmadaki başarısı hem de hücum yönüyle dikkat çeken Musa, Futbol Federasyonu ve nüfus kaydına göre 17 Kasım 1992 doğumlu görünüyor. Ancak gerçeğin böyle olmadığını, FANATİK’te yer alan röportajında samimi bir şekilde itiraf etmişti. Beşiktaşlı ama gönlü Cim Bom’da Kendisinden 1 yaş büyük kardeşiyle aynı anda askere gitmemesi için babasının nüfusa 2 yıl geç yazdırdığını söyleyen Musa Çağıran, o röportajda başka çarpıcı açıklamalar da yapmıştı. Beşiktaşlı olduğunu, ancak Galatasaray’da oynamayı çok istediğini ifade eden genç yetenek, Ayhan Akman, Mehmet Topal ve Barış Özbek gibi isimlerin ‘düz’ oynadığını, bu nedenle Cim Bom’a gitmesi halinde formayı kimseye kaptırmayacağını iddia etmişti. Musa en büyük hayalinin Milan Baros’la birlikte oynamak olduğunu da sözlerine eklemişti. Mini Yorum Modern futbolun oyuncusu Genç yaşına rağmen, Altay gibi Bank Asya Ligi’nde şampiyonluğa oynayan bir takımın sadece ilk yarıda bile 16 maçında forma giymesi Musa’nın kalitesini gösterir. Futbolculuk kumaşına gelince, iyi işlenirse Türk futboluna uzun yıllar hizmet edebilecek yetenekte. Güçlü fiziğinin yanı sıra çok yumuşak bileklere sahip. Bunların yanı sıra hava toplarına hakim ve hücum anlamında çok etkili, skorer bir oyuncu. En büyük artılarından biri çok iyi ara paslar, ters toplar atabilmesi. Her ne kadar ağır gibi görünse de, aslında modern futbolun gerektirdiği alan savunmasını iyi yaparak, sahayı çok iyi parsellemekte. Tek eksiği tecrübesi, ama bu kadar genç yaşta, bu özgüvene sahip bir takım oyuncusu olarak umut vaat ettiğini söyleyebiliriz.
[SIZE=+0][/SIZE]Galatasaraylı futbocular günü kamp yaptıkları otelde geçirirken, İspanyol kondisyonerler Albert Roca Pujol ile Carlos Quadrat Denizli’de olma fırsatını iyi değerlendirip turistik yerleri gezdi. Frank Rijkaard’ın oğlu Mitch ile birlikte Pamukkale’nin yolunu tutan antrenörler, antik kentte gerçekleşen iki saatlik gezinin ardından ayak bastıkları ve gördükleri her ayrıntıya hayran kaldıklarını söylediler. Ekibe Galatasaray’ın seyahat organizasyonlarını düzenleyen 1481 Turizm’in sahibi Argun Erkaya da eşlik etti. Kondisyonerlerin, Pamukkale’ye olan hayranlıklarını, Rijkaard ile Neeskens’e de aktardıkları, iki hocanın bu gezi fırsatını geri çevirdikleri için pişmanlık duydukları da gelen haberler arasında.
[SIZE=+0][/SIZE]Madrid’deki ilk karşılaşmayı 4-0 kazanmanın verdiği rahatlıkla sahaya çıkacak olan Kırmızı-Beyazlılar rakibi önünde hezimete uğramazsa finale yükselecek. Mücadele 23.00’te başlayacak. Bu arada teknik direktör Qiuque Flores, hakemlerin kendilerini kolladıkları yolundaki yorumlar hakkında konuşmayacaklarını açıkladı.
[SIZE=+0][/SIZE]Danıştay’ın, Türk Telekom Arena Stadı için yapılan ihaleyi iptal ettiği öne sürüldü. Ancak Sarı-Kırmızılı kulüpten yapılan açıklama yüreklere su serpti. Söz konusu açıklamada, internete düşen haberin 8 Aralık 2009 tarihli bir karara dayandırıldığı ve herhangi bir sıkıntı olmamakla birlikte inşaata aynı şekilde devam edileceği belirtildi.
Sabri, Antalyaspor maçını kendisi gibi tribünden izleyen takım arkadaşlarını güldürdü. Uzun zamandır Hollanda’da rehabilitasyon süreci geçiren Gökhan Zan ise karşılaşmanın 15. dakikasına yetişebildi. Gökhan’ı Ali Sami Yen’de gören Sabri, espriyi patlattı: “Ne o, sana hâlâ Hollanda’dan çifte vatandaşlık vermediler mi!” Ve bir anda ortalık kahkahaya boğuldu.
Baros'un sakatlığından beri belini doğrultamayan Galatasaray'a müjde. [SIZE=+0][/SIZE]Çek yıldızın, en iyi anlaştığı partneri Harry Kewell’la birlikte pazartesi gününden itibaren düz koşulara başlayacağı öğrenildi. Sol ayak bileğine platin takılan golcü oyuncunun beklenenden çabuk bir iyileşme süreci geçirdiği bildirildi. Jo, Sabri ve Gökhan Zan’ın ise biraz daha zamana ihtiyacı var.
Necati Ateş'in rövanş maçında attığı 2 gol, Galatasaray'ı Türkiye Kupası'nda saf dışı bırakırken, dün neredeyse tüm gazeteler aynı manşetle çıktı: “Ateş düştüğü yeri yaktı!” Ziraat Türkiye Kupası Çeyrek Final ilk maçında Antalyaspor’a deplasmanda 2-1’lik skorla mağlup olan Galatasaray, Ali Sami Yen Stadı’ndaki rövanşta Necati Ateş’in attığı 2 gole engel olamayınca, mücadeleyi 3-2’lik skorla kazanmasına rağmen elenmekten kurtulamadı. Necati’nin istenmeyen adam haline geldiği eski kulübüne karşı attığı goller Türk medyasında geniş yankı uyandırırken, dünkü manşetlerde bugüne kadar görülmemiş şekilde aynı başlığın kullanılması dikkatlerden kaçmadı: “Ateş düştüğü yeri yaktı!” Gazetelere internet siteleri de eklenince her yerde aynı ifade yer aldı, ‘asrın piştisi’ olarak yorumlanan bu tesadüf, birkaç gazete birden satın alan okurların yüzünde tebessüm bıraktı.
Kaptan'ın Antalya maçının sabahında MR çektirdiği, dizindeki problemin ciddi olduğu ve bu nedenle bandajla mücadele ettiği ortaya çıktı. Türkiye Kupası için alınan bu riskin bedeli ağır oldu, Arda'nın Madrid'e yetişmesi zor. Galatasaray’da Ziraat Türkiye Kupası için alınan risk, Sarı-Kırmızılı ekibi Atletico Madrid deplasmanı öncesi zor durumda bıraktı. Takımın yıldızı Arda Turan’ın Antalyaspor maçının sabahında dizindeki ağrılar nedeniyle MR çektirdiği, problemin ciddi olduğu ve sahaya bu sebepten dolayı bandajla çıktığı öğrenildi. Ancak mücadele sırasında Kaptan’ın ağrılarının giderek arttığı ve büyük sıkıntı yaşadığı belirlendi. Dün kulüp doktorları tarafından yapılan açıklamada Arda’nın sol uyluk iç adale grubunda zorlanma tespit edildiği vurgulandı. Genç yıldız yarın takımla beraber Antalya kampına gitmeyecek, İstanbul’da kalarak tedavisine devam edecek; pazar günü çektireceği yeni MR’ın ardından Antalya yolunu tutacak. Sakatlığı nüksedebilir Bu gelişmeler doğrultusunda Arda’nın 18 Şubat’taki Atletico Madrid deplasmanında forma giymesinin hayli zor olduğu, sahaya çıkması halinde daha ciddi sakatlıkların nüksedebileceği ifade edildi. İşte bu nedenle Antalyaspor’la oynanan Ziraat Türkiye Kupası maçının, Avrupa Ligi’ni feda edecek kadar önemli olup olmadığı tartışmaya açılmış durumda. Mini Yorum Tam bir amatörlük Arda’nın takım sevgisini, forma aşkını, kazanma arzusunu, arkadaşlarını yalnız bırakmama isteğini anlamak mümkün. Bu tip futbolcular ‘her eve lazım’ tarzındaki futbolculardır. Oynadıkları takımların yüreği, beyni, dinamosu, temel direğidirler. O nedenle pamuklara sarılıp korunmaları, kollanmaları gerekir. Bunu yapacak olan en başta kendileridir. Sakat sakat oynamanın geçmişte kutsanan bir yanı vardı. Bu tip futbolculara cengaver, fedakâr gibi sıfatlar yakıştırılırdı. Takımı için kendisini feda etmesi övgüye değer bulunurdu. Lakin, devir değişti. Profesyonel futbolda bu tür hareketlerin yeri yoktur. Bir maç kazanmak için kendini feda edersen, birkaç maç takımını yalnız bırakmak gibi bir durumla karşı karşıya kalabilirsin. Ki, bunun anlaşılabilir bir yanı yok. Akılla, izanla izah edilir bir tarafı da yok. Arda’nın yaptığı tam bir amatörlük. Umarım ders olur. Hamit Turhan Türk olmak zor! Antalyaspor maçı öncesi Arda’nın dizindeki sakatlık Süper Lig’deki herhangi bir yabancı oyuncuda olsaydı, o futbolcu maça çıkmazdı. Yerden yere vurduğumuz ‘evlatlarımız’ bandajı sarar ya da iğneyi vurdurur sahaya çıkar. Yabancı profesyonelce düşünür, kendisini riske etmez. Yerli ‘Vatan Millet Sakarya’ der, futbol hayatını tehlikeye atıp oynar. Yerli futbolcu oynamazsa ’hain’, yabancı oynamazsa ‘profesyonel’. Arda’nın takımına duygusal bir bağı var, bir de kaptan. Galatasaray konusunda ‘profesyonel değilim’ diyen bir futbolcu. Bu kadar eksik varken sahaya çıkmayı kendisi istemiştir. Günü düşünen teknik ekip ya da sağlık ekibi de ‘dur’ demeyip sahaya sürünce sakatlığı ciddileşti. Kaptan Madrid’de oynayamayabilir. Takımın yarısı yok, bir de Arda oynamazsa ne olacak? Onu da oynatan düşünsün!
Palmeiras'la 2 yıllık sözleşme imzalayan Lincoln, kendisi için düzenlenen törende yaptığı açıklamada Galatasaray'a mesaj gönderdi. [SIZE=+0][/SIZE]Brezilyalı oyuncu, “Türkiye’de mutluydum ama forma bulamayınca ayrılmak istedim” derken, Rijkaard takımın başına getirildikten sonra Hollandalı hoca ile bir kez bile görüşmeden kampı boykot ettiği düşünüldüğünde, bu sözlerinin ne kadar yersiz olduğu Galatasaray taraftarları arasında tartışılmaya başlandı.
Cim Bom'un tecrübeli futbolcusu Kader Keita, gözünü İngiltere Premier Ligi'ne çevirdi. [SIZE=+0][/SIZE]Everton’dan transfer teklifleri aldığını açıklayan Fildişi Sahilli oyuncu, “Emekli olmadan önce bu deneyimi yaşamayı ben de çok isterim. Everton bana daha önce de teklif yapmıştı” dedi.
[SIZE=+0][/SIZE]Galatasaray’da 3 yıldır üst üste gelen sakatlıklar nedeniyle yaşanan dertlerin ardı arkası kesilmiyor... Geçen sezon en kritik dönemde stopersiz kalan Sarı-Kırmızılı ekipte, tam 10 farklı oyuncu savunmanın göbeğinde kullanılmıştı. Harry Kewell’ın bile stoper oynamak zorunda kaldığı Cim Bom’da; Avustralyalı’ya ek olarak Servet, Emre Güngör, Emre Aşık, Meira, Hakan Balta, Mehmet Topal, Barış Özbek, Murat Akça ve Semih Kaya defansta tandemi kuran isimler olmuştu. Mustafa Sarp, Servet... Geçen sezon savunmanın göbeğinde yaşanan bu kaosun bir benzeri, bu sezon santrforlar arasında meydana geldi. Rijkaard, gerek 4-3-3, gerek 4-2-3-1, gerekse de 4-4-2 sistemlerini her denediğinde, hücum hattının en ilerisine koyduğu oyuncuyu tam 12 kez değiştirmek zorunda kaldı. Özellikle Antalyaspor ile oynanan son kupa maçında gerçekleşen rotasyonla birlikte Galatasaray’da bu sezon santrfor olarak görev yapan oyuncuların listesi şöyle oluştu; Baros, Nonda, Yaser, Kewell, Keita, Arda, Jo, Dos Santos, Aydın, Emre Çolak, Mustafa Sarp ve Servet Çetin. Bu isimlerin tamamı tek başına santrfor oynadı ama yine de ideal golcü henüz bulunabilmiş değil. Hollandalı hoca dört gözle Baros ve Jo’nun dönüşünü bekliyor. Yasin Cam Geçen sezonki stoperler Servet Emre Güngör Emre Aşık Meira Hakan Balta Mehmet Topal Barış Özbek Harry Kewell Murat Akça Semih Kaya Bu sezonki forvetler Baros Nonda Jo Kewell Santos Keita Yaser Aydın Arda Emre Çolak Mustafa Sarp Servet
Türk Hava Yolları (THY), UEFA Avrupa Ligi'nde Galatasaray ile 25 Şubat'ta İstanbul'da karşılaşacak İspanya'nın Atletico Madrid takımına bir maçlık sponsor oldu. [SIZE=+0][/SIZE]THY Basın Müşavirliği’nden alınan bilgiye göre, Barcelona ve Manchester United takımlarına sponsor olan THY, İspanya’nın Atletico Madrid takımına da bir maç için geçerli olmak üzere sponsorluk yapacak. Yapılan ve tek maç için geçerli olan sponsorluk anlaşmasına göre; Galatasaray ile 25 Şubat 2010 tarihinde İstanbul’da yapılacak UEFA Avrupa Ligi maçında karşılaşacak olan Atletico Madrid takımı, indirimli bir ücret karşılığında THY uçağı ile Madrid’den alınarak İstanbul’a getirilip, maç sonrası yine İspanya’ya geri götürülecek. Bir seferlik sponsorluk anlaşması karşılığında ise Atletico Madrid takımının stadında ve internet sitesinde THY reklamına yer verilip, THY tanıtılacak. Ayrıca, Atletico Madrid takımının İstanbul’da düzenleyeceği basın toplantısında da THY’den bahsedilerek, THY anlatılacak.
