Fenerbahçe’nin kaptanı Alex de Souza, LİG TV’de yayınlanan ve Tunç Elibol’un sunduğu 5 Çayı programına konuk oldu. Alex, özel hayatıyla ilgili bilinmeyenleri büyük bir samimiyetle açıkladığı programın adının da Brezilyalıların kahveye olan düşkünlüğünden dolayı “5 kahvesi” olarak değiştirilmesini önerdi... İşte Alex’in açıklamalarından MARATON.COM.TR’nin derledikleri: -“ÇAYA DA ALIŞTIM AMA KAHVENİN YERİ AYRI”- Çayı da seviyorum ama henüz kahve kadar alışamadım. Kahve Brezilya’da bizim için çok önemlidir. Sabah kalktığımızda ve gün içinde fırsat bulduğumuzda kahve içeriz. Kahvenin yeri Brezilya’da çok önemlidir. Doktorlar “kahveden uzak durun” dese de ben sporcuyum, sağlıklı bir vücudum var. Bu yüzden bol bol içiyorum. Onları düşünmem gerektiği zaman gelince düşünürüm. 5 seneden sonra çay kültürüne de alıştım tabi. -“TÜRK İNSANLARI BREZİLYA YEMEKLERİNE ALIŞABİLİR”- Buradaki yemekler farklı olsa da alıştığımı söyeleyebilirim. Gayet lezzetli yemekleriniz var. Brezilya’da da et üzerine kurulmuş bir sistem vardır. Bir Türk, Brezilya’ya gittiği zaman oranın yemeklerini de sahiplenecektir mutlaka. Ben de 5 sene boyunca Türk yemeklerini oldukça sevdim. Alışamadığım tek nokta kahvaltı yapış şekliniz. Çünkü en büyük fark kahvaltılarımız arasında. Geçen zamanda artık buna da alıştık tabi ki kalktığımız zaman buradaki gibi yiyoruz. -“TÜRKÇE’Yİ ANLIYORUM AMA KONUŞAMIYORUM”- Türkçe konuşuyorum dersem yalan söylerim ama anlayabiliyorum. İnsanların konuştuklarını net biçimde anlıyorum. Türkçe konuştuğumu duyunca bazı insanlar şaşırıyor tabi ki. Özellikle ilk defa görenler şaşırıyor. Türk halkı çok yardımsever. Bir sıkıntınız olduğu zaman dil sorunu açıkçası pek sıkıntı yaratmıyor. Bu yönden Türk halkını çok takdir ediyorum. -“EŞİM, BENİM İLK KULÜBÜMÜN BAŞKANININ KIZI”- Ben ufakken ailemle çok iç içe büyüdüm. Biz birbirimize bağlı bir aileydik. Babam çok çalıştığı için ayrı kalıyorduk biraz. Annemizle daha yakın oluyorduk. Birleşik bir aile yapımız vardı. Bunu hiçbir şekilde kaybetmedik. Şimdi biz bir aileyiz. Benim kurduğum bir ailem var. Eşim ve iki kızım var. Babalarının bulunduğu ortamdan onları fazla uzaklaştırmıyoruz. Eşim de futbolla büyümüş birisi. Ben ilk kulübümde oynarken eşim başkanın kızıydı. -“EŞİMLE AYRI ORTAMLARDAN GELİYORDUK”- Eşimle ilk tanıştığımızda kulübün geleceğin yıldızı diye tanıttığı kişiydim. O zamanlar futbolla ilgileniyordum. Başkanımın kızıyla tanıştığımda oldukça sıkıntılı oldu benim için. Çünküğ sosyal çevreye baktığınızda çok büyük farklar vardı aramızda. Ben alt kategoriden gelen 17 yaşında bir çocuktum. Eşim ise şehrin gözbebeği bir başkanın kızıydı. Ben iyi bir insan olduğum için bir şekilde yürütmeyi başarabildim. Her şeyin başı sıkıntılı olduğu gibi benim için de o zamanlar sıkıntılı zamanlardı. -“BAŞKANDAN PARA İSTEMEK KIZINI İSTEMEKTEN DAHA KOLAY”- Bir zamanlar oynadığım kulüpte paralar yerini bulmuyordu. Gecikmeler oluyordu ödemelerde. Ben de bundan payını alanlardan biriydim. Menajere gittim ve başkanla görüşmek için izin istedim. Antrenmandan sonra da başkanın odasının yolunu tuttum. Eşimle de o sırada yeni tanışmıştık. Herkes o sırada para için o odaya gittiğimi sandı ama başkan benim ne konuştuğumu tahmin etmişti. Beni gördüğü zaman kolumdan tutup kulüp binasının dışına çıkarmıştı. Bana, “kulüp dışında bir şeyler konuşacaksak dışarda konuşalım” demişti. Buzları eriten ilk kişi o olmuştu. Tahmin edersiniz ki para istemek kızıyla ilgili konuşmaktan daha kolaydı. -“MAÇ GÜNLERİ KONUŞMAM”- Eşimi ilk tanıdığımda stattaydık. Eşim sürekli babasıyla birlikte olan bir insandı. Bizim kamp yaptığımız otel de onların oteliydi. Ben yanlış yerde olan doğru insandım. Böyle diyebilirim. İkimiz de görüşmelerimizi farklı bir noktaya taşımak istedik. Biz birbirimizi gördüğümüz zaman ya kamp günü ya da maç günü oluyordu. Bu iki günde ben çok az konuşan bir insanımdır. Tamamen maça konsantre olurum. Kafamı maça veririm. İletişimde bulunmak istiyordum onunla ama maç günleri olduğu için açıkçası içimden gelmiyordu. Ben böyle bir insanım. -“TEKNOLOJİNİN GELİŞİMİNDEN SONRA TAKIM İÇİNDEKİ İLETİŞİM AZALDI”- Takım içindeki bir olaydan bahsetmek yerine genel olarak bahsetmenin daha yararlı olduğunu düşünüyorum. Toplantılar oluyor genellikle. Daum gerçekten toplantı yapmayı çok seviyor. Futbolcular da sürekli birbirlerini görüyorlar. Yemeklerde birbirimizi görüyoruz. 10 sene önce futbol takımlarında daha fazla anı oluyordu ama şimdi teknolojinin hayatımıza girmesiyle birlikte kimileri müzik dinliyor kimileri bilgisayarlarıyla uğraşıyor. Bu yüzden futbolcular antrenmanlar dışında birbirlerini çok da fazla görmüyorlar. -“MAÇ ÖNCESİNDE MAÇI KAFAMDA OYNARIM”- Sessizlik ve sakinlikten hoşlanırım maçlardan önce. Maç günü kalkar, yemeğimi yerim. Arkadaşlarımla sohbet ederim, kitabımı okurum. Maçı kafamda oynarım, neler yapabileceğimi düşünürüm. Bu benim kendime has sistemim. Bazıları konuşarak, bazıları bağırarak kendileniri maça adapte ederler. Ben daha çok susarak ve sessizlikle kendimi hazırlarım maçlara. -“FUTBOL 10 SENE ÖNCESİNE GÖRE ÇOK DEĞİŞİK”- 10 sene öncesinde bir çok şeyler oluyordu. O zaman işler bu kadar sistemli olmadığı için oyuncular istedikleri zaman kamptan çıkıp kaçabiliyorlardı. O zamanlar her odada televizyon yoktu. Merkezi bir oda vardı ve tek bir televizyon vardı. Sürekli kavga çıkardı hangi kanalın izleneceği konusunda. Bu tür birsürü sorun çıkardı. Odanıza çıkardınız bir şeyler almak için bir de bakardınız ki arkadaşınız odada bir kızla beraber. Bu tür şeyler yaşanırdı. Yöneticiler sürekli oyuncularla beraberlerdi. Artık yöneticiler bu işin dışında duruyorlar. En önemli değişiklikler bunlardır. -“BİZİM BUNU DAUM’A YAĞTIĞIMIZI DÜŞÜNSENİZE”- Zamanında Brezilya’da oynarken bizim için idol olabilecek bir oyuncu vardı. Öyle bir dönemde oynamışız ki... Bir tane vantilatör vardı odanın içinde. Bu vantilatörün 3 tane düğmesi vardı. 3 düğmenin üzerine etiketler yapıştırırdı. “30 dakika buz tedavisi, 30 dakika antrenman ve 30 dakika masa tenisi” yazardı. Vantilatör hangi düğmenin önünde durursa onu yapardı. 30 dakika buz tedavisi yazısı denk geldiği zaman o kağıdı masöre verip çıkıp giderdi o oyuncu. Şimdi bunu bizim Daum’a yaptığımızı düşünsenize. 30 dakika sonra kendimizi başka bir yerde bulabiliriz. -“BREZİLYA FUTBOLU DA TÜRK FUTBOLU DA GELİŞİYOR”- Bizim ilk geldiğimiz zamanlarda az Brezilyalı vardı. Şimdi çok sayıda Brezilyalı geliyor ve oynuyor. Kulüpler de iyi Brezilyalı futbolcularla çalışma şansı buluyorlar. Hem Brezilya futbolu için iyi oluyor hem de bu oyuncular Türk futboluna katkıda bulunuyorlar. -“UMARIM ELANO BAŞARILI OLUR”- Elano’yu tanıyorum ama çok yakın değiliz. Saha dışında nasıl bir insan olduğunu bilecek kadar tanımıyorum onu. Çok kaliteli, çok iyi bir oyuncu. Brezilya’da, İngiltere’de yaptıkları ortada. O’nun hakkında çok konuşmaya gerek yok. Umarım gittiği her yerde başarılı olur. -“SANTOS VE CRISTIAN’IN YAPTIKLARI BÜYÜK BAŞARI”- Brezilya’nın en iyi kulüplerinden ve en sıkıntılı kulüplerinden birinde oynadı Cristian ve Andre Santos. Camia bakımından oynanması zor kulüplerden bir tanesi Corinthians. Düşünün 2. lige düşmüş bir takımı alıp 1. lige çıkardılar ve Libertadores’e kadar taşıdılar. Bu bile başlı başına çok önemli bir olay. -“3 SENE ÜST ÜSTE ŞAMPİYON OLMAK İMKANSIZ DEĞİL”- Başkanımızın söylediği gibi 3 sene üst üste şampiyon olmanın imkansız olmadığını söyleyebiliriz. Elbette ki bizim yaptığımızı yapmak isteyen ekipler olacaktır. Ben geldiğimde Fenerbahçe Daum ile ilk şampiyonluğuna ulaştı, sonra 2. şampiyonluğa ulaştık. Eğer son haftaki Denizli maçı olmasaydı 3 sene üst üste şampiyon olacaktık. Bunu başarabiliriz, Fenerbahçe’nin bu gücü var. -“BU GÜCE SAHİBİZ”- Son 2 senedir şampiyon olamıyoruz. Taraftarımızı hayal kırıklığına uğratıyoruz. Bu sene bu hasrete son vermek ve taraftarımızı mutlu etmek istiyoruz. Bu güce de sahibiz diye düşünüyorum.
Fenerbahçeli futbolcu Önder Turacı, kırılan sol el baş parmağından ameliyat edildi. (A) Milli Futbol Takımı'nın Bosna Hersek ile yaptığı maçta parmağı kırılan sarı-lacivertli futbolcu, Acıbadem Hastanesi'nde 1,5 saat süren bir operasyon geçirdi. Doç. Dr. Ufuk Nalbantoğlu tarafından, sol el tarak kemiğindeki kırığın vidayla onarımı gerçekleştirilen Önder'in, bugünü hastanede geçireceği bildirildi. Fenerbahçe Futbol Takımı Doktoru Ertuğrul Karanlık, Önder'i ameliyat sonrasında ziyaret etti. Kulübün internet sitesinde yapılan açıklamada, sarı-lacivertli futbolcuya geçmiş olsun dileklerinde bulunularak, ''En kısa sürede sağlığına kavuşmasını diliyoruz'' denildi.
Fenerbahçe Kulübü, 33 yaşına giren Brezilyalı futbolcusu Alex de Souza için kutlama mesajı yayınladı. Kulübün resmi internet sitesinde yayınlanan mesajda, Alex'in 2004 yılından bu yana kazanılan başarılara büyük katkılar sağladığı vurgulanarak, şöyle denildi: ''2004'ten bu yana Fenerbahçe forması giyen, türlü başarılarımıza büyük katkılar sağlayan kaptanımız Alex de Souza'nın doğum gününü kutluyoruz. Kaptanımıza, yeni yaşında, büyük Fenerbahçe ailesiyle nice mutluluklar ve başarılar diliyoruz.''
Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi'nde yarın sahasında Hollanda'nın Twente takımı ile yapacağı maçın hazırlıklarını tamamladı. Fenerbahçe Can Bartu Tesisleri'nde teknik direktör Christoph Daum yönetiminde ilk 15 dakikası basına açık gerçekleştirilen antrenmanın başında, Alman teknik adam oyuncularına Twente maçıyla ilgili bilgi verdi. Antrenmanda sarı-lacivertli oyunculara motivasyon konuşması yapan antrenör Roland Koch, onlara ''Yarın ne ligi başlıyor?'' diye sordu. ''UEFA Avrupa Ligi'' yanıtını alan ve bunun üzerine ''Bu lig kiminle başlıyor?'' sorusunu soran Koch'a, oyuncular hep bir ağızdan coşkuyla ''Fenerbahçe ile'' cevabını verdi. Sarı-lacivertli futbolcuların daha sonra ısınma ve koordinasyon çalışmasıyla başladığı antrenman, yarı sahada yapılan teknik ağırlıklı bir çalışmayla devam etti. Oyuncular, idmanın son bölümde yaptıkları taktik ağırlıklı çift kale maçıyla hazırlıklarını tamamlayarak, kampa girdi. Bu arada sakatlıkları bulunan Deniz ve Önder antrenmana katılmadı. NOT: Fotoğraflar Fenerbahce.org'dan alınmıştır!..
Hollanda'nın Twente takımı, UEFA Avrupa Ligi'nde yarın Fenerbahçe ile yapacağı maçın hazırlıklarını tamamladı. Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda teknik direktör Steve McClaren yönetiminde yapılan ve ilk 15 dakikası basına açık olan antrenmanda, futbolcular taktik ağırlıklı bir çalışma yaptı. Twente'nin yarınki maça şu muhtemel 11 ile çıkması bekleniyor: Boschker, Stam, Douglas, Wisgerhof, Kuiper, Brama, Perez (Jansen), Tiote, Stoch, Ruiz, Nkufo.
Muzaffer KARTAL Fenerbahçe Perşembe günü oynayacağı Twente maçında Bursa’da ki hırsı, mücadeleyi, takım birlikteliğini ortaya koymalı… Özellikle rakibi ciddiye almalı… Çünkü isim olarak fazla tanınmayan FC Twente iyi bir takım. Bakmayın siz teknik direktör Steve McClaren ve basın sözcüsü Richard Peters’in medyaya yansıyan “Fenerbahçe bizden iyi, üstün, çekiniyoruz. Bu grubun favorisi Fenerbahçe” gibi yumuşak mesajlarına… FC Twente hem Hollanda liginde hem de UEFA liginde iddialı… İddialı ki, son oynadıkları Utrecht maçından önce takım içinde ve taraftar arasında Fenerbahçe maçını konuşmak yasaklandı. Ve ligdeki hedefine ulaşabilmek için önündeki Utrecht maçına odaklandı. Sonuç olarak berabere bitmesi beklenen Utrecht maçını 90+ 3’de Bryan Ruiz’in attığı golle 3-2 kazandılar. Özellikle ikinci devre daha iyi oynayan ve hakemin bitiş düdüğüne kadar oyundan kopmayan Twente bu maçta Fenerbahçe maçının provasında gibiydi. Ve o maçtan sonrada düşünce, hazırlık ve motivasyon Fenerbahçe maçı için başlatıldı. Teknik Direktör Steve McClaren en ince ayrıntısına kadar Fenerbahçe’yi futbolcularına anlatıyor. Bir yandan da İstanbul’dan iyi sonuçla dönme planlarının yapıyor. Hollanda Ligine iyi başlayan Twente genç bir ekip. Tecrübesizliğini sahada çok koşarak, çok çalışarak, oyun süresinde disiplinden kopmayarak kapatıyor… Daum’lu Fenerbahçe’de bu sezon hem Avrupa’da hem de yerel ligde iyi işler yaparak yoluna devam ediyor… Daum birkaç gün önceki konuşmasında futbolcularına “vitesi küçültmek yok hep büyüterek yola devam edeceğiz” açıklamasını yaptı… Hırs, istek, hedef belirleme ve motivasyon için güzel bir açıklama ve beyinsel uyarlama! Ama dikkat!.. Perşembe günü Fenerbahçe önemli bir virajda olacak. Çünkü bu virajda bekleyen Twente sanıldığı kadar kolay bir ekip değil. Bunun için o maçta hem Daum hem de futbolcular vitesi ve direksiyonu çok iyi kullanmak zorundalar. Nerede, ne zaman vites yükseltilecek, küçültülecek, direksiyon nasıl kullanılacak iyi düşünülmeli ve uygulamaya konulmalı. Bursa’da Bilica’nın iyi olmasıyla Twente karşısında Fenerbahçe’nin savunması Gökhan, Bilica, Lugano ve Carlos bekleniyor. Ama Roberto Carlos’da değişim olabilir. Belki Vederson’la başlanır veya ikinci 45’de Vederson sahada olabilir. İleri ikili belli Güiza ve Alex… Sorumsuz ve disiplinsiz Kazım’ın yerine Mehmet Topuz’un oynamasını bekleyenler çoğunlukta. Fakat Kazım’ın Avrupa maçlarına daha iyi konsantre olduğu düşünüldüğünde; Daum’un Kazım’la başlama olasalığı da var… Ve Emre’nin tekrar yerine dönmesiyle Fenerbahçe’nin hem orta saha direnci, hem de hücum gücü artacak… Ama Emre’ye dikkat. Emre “mutlaka” sinirsel geriliminin kontrolün kaybetmemeli. Zaten Fenerbahçeli futbolcular Bursa’da olduğu gibi sinirsel gerilime dönüşen agresiflikte olursa işi zora sokarlar… Hakemin nasıl davranacağı, ne kadar müsamahakar olacağı bir yana, bir takımda futbolcuların sinirli olmasıyla artan gerilim “takım gücünü” azaltıyor ve dolayısıyla fiziksel direnişi olumsuz etkiliyor… FC Twente karşısında Fenerbahçe istekli ve hırslı hatta üst düzeyde mücadeleci olmalı. Ama sakin, bilerek, düşünerek, oyun disiplininden kopmayarak, oyun kurallarını sınırlarının ötesine taşımayarak oynamalı… Gerçek görüntüsünü sahaya yansıtan Fenerbahçe bu maçı rahat alır. Çünkü Fenerbahçe her yönüyle Twente’den daha üstün ve güçlü. Yeter ki Şükrü Saraçoğlu’nda Fenerbahçe “Fenerbahçe gibi” olabilsin!.. Şansları bol olsun!
Twente Teknik Direktörü Steve McClaren, UEFA Avrupa Ligi'nde yarın Fenerbahçe ile yapacakları maçta, stattaki atmosferden etkilenmeden oynayacaklarını söyledi. McClaren, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda yaptığı basın toplantısında, yarın statta kendilerini nasıl bir ortam beklediğini tahmin edebildiklerini belirterek, ''Yarın statta çok ateşli bir taraftar olacak. Sadece Fenerbahçe ile mücadele etmeyeceğiz, seyircilerin yaratacağı ortamla da mücadele edeceğiz'' dedi. McClaren, 2 senelik Avrupa tecrübeleri olduğunu ifade ederek, ''Avrupa'da daha önce böyle önemli deplasmanlarda oynadık. Yarın o tecrübelerimizden faydalanacağız. Böyle ortamlardan etkilenmeden, kendi durumumuza bakacağız. Bu ortamdan çıkacağımızı umuyorum. Ortamdan etkilenmeden, kendi futbolumuzu oynamaya bakacağız'' diye konuştu. Fenerbahçe'nin iyi bir takım olduğunu vurgulayan Steve McClaren, ''Çok iyi futbolcuları ve iyi bir teknik direktörleri var. Zor bir maç olacak. Ligdeki 5 maçını kazanan Fenerbahçe formda ama biz de formdayız. Yarın özellikle genç futbolcularım için kendilerini gösterecek bir ortam olacak'' şeklinde konuştu. McClaren, yarınki maçta sakatlıkları bulunan Heubach ve Rajkovic'in forma giyemeyeceğini söyledi. Basın toplantısına katılan Twenteli futbolcu Peter Wisgerhof da yarın dolu statta büyük bir ekibe karşı oynayacaklarını ifade ederek, ''Böyle ortamlar bizi daha çok motive edecektir. Seyircilerin dolu olduğu bir statta büyük bir ekibe karşı oynayacaksınız. Futbolcuların kendilerini göstermesi açısından bulunmaz bir ortam'' diye konuştu.
Futbolda A2 Ligi'nde Marmara Grubu'nda yapılan karşılaşmada Beşiktaş, ezeli rakibi Fenerbahçe'yi 2-0 yendi. Lefter Küçükandonyadis Tesisleri'nde oynanan karşılaşmada ilk yarıda rakibine büyük üstünlük kuran siyah-beyazlı takım, 6. dakikada Ömer, 17. dakikada da Ali ile bulduğu gollerle ilk yarıyı 2-0 önde kapadı. Fenerbahçe, ikinci yarının ilk bölümlerinde gol için yüklenirken, Beşiktaş yaptığı oyuncu değişiklikleriyle son bölümde oyun üstünlüğünü ele geçirdi. Son bölümde üst üste bulduğu pozisyonları değerlendiremeyen siyah-beyazlı takım, karşılaşmayı 2-0 kazandı. Beşiktaş, grubunda 4. karşılaşması sonucunda puanını 9'a çıkardı. Grupta daha önce yaptığı 2 karşılaşmadan 6 puan alan Fenerbahçe ise siyah-beyazlı takım karşısındaki yenilgisiyle, ilk mağlubiyetini almış oldu. Öte yandan grupta yapılan Galatasaray-Kasımpaşa karşılaşmasında ise sarı-kırmızılı takım, Serdar Eylik, Anıl Dilaver, Emre Çolak ve Cem Sultan'ın golleriyle rakibini 4-0 yendi.
Fenerbahçe'nin ''Mehmetçik'' lakaplı eski futbolcusu Basri Dirimlili, ölümünün 12. yılında yarın anılacak. Basri Dirimlili'nin Karacaahmet Mezarlığı'ndaki kabri başında saat 12.00'de tören düzenlenecek.
Fenerbahçe için büyük önem taşıyan Twente maçı öncesi Daum sağ kanatta revizyona gidecek. Son haftalardaki formsuzluğuyla dikkat çeken milli oyuncu kulübeye çekilirken, Mehmet Topuz banko forma giyecek. UEFA Avrupa Ligi’ndeki ilk maçını Hollanda’nın Twente takımı ile yarın oynayacak olan Fenerbahçe’de hazırlıklar tüm hızıyla devam ediyor. Ligde Bursaspor’u deplasmanda yenerek 5’te 5 yapan sarı lacivertliler, Avrupa macerasına da iyi bir başlangıç yapmak istiyor. Teknik Direktör Christoph Daum, yarın akşam Şükrü Saracoğlu Stadı’nda oynanacak maçın onbirini büyük ölçüde belirledi. Alman çalıştırıcı son haftaların formsuz ismi Kazım Kazım’ı büyük bir ihtimalle kulübeye çekecek, sağ kanatta da Bursaspor maçında alkışlanan Mehmet Topuz’a görev verecek. Güiza tek başına Hürriyet'in haberine göre, Ligde kırmızı kart cezası bulunan Emre Belözoğlu yarın akşam takımındaki yerini alacak. Daum, 8 yabancıdan 7’sini ilk onbirde oynatmayı planlıyor. Sağda Gökhan Gönül-Mehmet Topuz, solda ise Roberto Carlos-Dos Santos ikilisi oynayacak. Eleştirilerden fazlasıyla nasibini alsa da Güiza yine tek forvet olarak takımın gol silahı olacak.Savunmanın göbeğini Lugano-Bilica oluşturacak. Kaptan Alex de Souza ise forvet arkasında hem oyun kuruculuk, hem de sürpriz golcü olarak forma giyecek. Semih Şentürk, Kazım Kazım ve Deivid ise maçın akışına göre şans bulacaklar.
Fenerbahçe teknik direktörü Christoph Daum, yarın oynanacak Twente karşılaşmasından önce bir basın toplantısı düzenledi. Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda düzenlenen basın toplantısında Daum’la beraber Diego Lugano da yer aldı. Toplantıda konuşulanlardan sizin için derlediklerimiz şöyle: LUGANO: -“BILICA İLE BİRBİRİMİZİ YENİ TANIYORUZ”- Bizim için önemli olan takımın uluslar arası seviyede attığımız ilk adımı iyi atmak. Ligde oynuyoruz ama Avrupa bambaşka bir alan. Bütün oyuncular da bunun farkında. Edu’yla 3 sene beraber oynadık. Bizbirimizi çok iyi tanımıştık. bu sayede defans organizasyonumuz iyiydi. Bilica ile birbirimizi yeni tanıyoruz. Defans organizasyonunda birbirini tanımak ve güvenmek çok önemli. DAUM: -“UMARIM YENİLİKLER İYİ OLUR”- Şampiyonlar Ligi’ne benzer bir statüde oynayacağız. Bu, daha ilgi çekici ve heyecanlı olacak. Eşit bir sistem uygulandı. Aynı zamanda başka bir yenilik de 6 hakemle yönetilen bir maça ilk defa çıkacağız. Futbolda bu ilk defa oluyor. Bu gruplardan sonra net bir şekilde yeni sistemin bize ne getireceğini göreceğiz. Umarım hakemler tarafından verilen kararlar bu değişiklikle daha sağlıklı hale gelecektir. Bu da ilgi çekecek bir değişim olacak. -“BİZİ İKİ GÜÇLÜ RAKİP BEKLİYOR”- İyi bir grupta olduğumuzu düşünüyorum. İki güçlü rakip bekliyor bizi ama Sheriff hakkında daha net bir bilgimiz yok. Twente geçen yıllarda çok iyi neticeler elde etti. İyi, genç futbolcular yetiştiren ve satan bir ekip. Gerçekten güçlü bir rakip. Geçen sezon Schalke ile yaptıkları maçı izlemiştim. Bu yıl gruplar belli olduktan sonra biz de onları takip ettik, maçlarını izledik. İyi bir karışım var rakibimizde. Genç ve yetenekli futbolcular tecrübeli oyuncularla birleşmiş. Oynadıkları sistem 4-3-3. Zaman zaman 4-5-1 de oynuyorlar. Sonuçta esnek bir sistemleri var. Bazen 5 forvetle oynuyorlar bazen de tüm takım olarak savunma yapıyorlar. -“OYUNCULARIM AVRUPA LİGİ İÇİN ÇOK HIRSLI”- Bizim için önemli olan içeride oynayacağımız maçta baskı yapmak ve maçı rakibimizin kalesinde oynamak. Kontra atak yememek için de dikkatli olmamız lazım. Dediğim gibi rakibimiz güçlü bir ekip. Daha önce Lugano’nun da söylediği gibi futbolcularımız Avrupa Ligi için çok hırslılar. Başarılı olmak istiyoruz Avrupa’da. Zor bir grup olacak ama iyi bir başlangıç yapmak istiyoruz. Bu yüzden hedefimiz galibiyet. Bizim açımızdan bakınca çok büyük bir istek ve sabırla oynamalıyız. Böyle bir rakibe karşı bunu başarmamız çok önemli. -“CARLOS, ÖNDER VE DENİZ YOK”- Kadroya gelince... Önder oynayamayacak. Roberto Carlos’da büyük soru işareti var. Deniz de hazır olamayacak. Geri kalan oyuncularımızın hepsi oynayabilecek durumdalar ve sağlamlar. -“AVRUPA LİGİ BİZİM İÇİN BAYRAM HAVASINDA GEÇECEK”- Avrupa Ligi’nin heyecanla bekliyoruz. Bizim için heyecanlı günler olacak. Bizim için bu maçların olduğu günler bayram günü olacak. Lig’deki heyecanı yaşamaya devam edeceğiz ama Avrupa Ligi maçlarında bayram havası yaşamak istiyoruz. -“KİMSE BİZE BİR ŞEY HEDİYE ETMEDİ”- Bugüne kadar oynadıklarımız çok zor maçlardı. Kimse bize bir şey hediye etmedi. Twente de hediye etmeyecek. Her maça bunun bilinciyle hazırlanıyoruz. Her zaman en hazır halimizle maça çıkmak istiyoruz. Hazırlıklarımız ‘bir maçı nasıl kazanırız’ anlayışı ile şekilleniyor. İlk etaptaki hedefimiz gruplardan çıkmak. Ondan sonrasını şimdi düşünmek ve konuşmak istemiyoruz. -“ŞAMPİYONLUK HEDEFİ GERÇEKÇİ DEĞİL”- Benim için ‘kupayı kazanabiliriz’ demek çok büyük bir spekülasyondur. Daha şartlar nasıl gelişecek, Şampiyonlar Ligi’nden kimler gelecek gibi olgularbelli değil. Bunları bilmeden hedef koymak çok gerçekçi olmaz. -“RAKİBİMİZDEKİ TÜM FUTBOLCULAR İYİ”- Twente takımındaki tüm futbolcular iyiydi. İsim vermek doğru olmaz çünkü yarın isim verdiklerimizden bazıları iyi oynamazsa veya vermediklerimizden biri iyi oynarsa zor duruma düşebilirim.
UEFA Avrupa Ligi'nde yarın Fenerbahçe ile karşılaşacak Hollanda'nın Twente takımı, İstanbul'a geldi. Sabiha Gökçen Uluslararası Havaalanı'na gelen Twente kafilesini Fenerbahçe Kulübü Dış İlişkiler Müdürü Turgut Acar çiçekle karşıladı. Hollanda takımı daha sonra, konaklayacağı otele hareket etti. Twente, maçın oynanacağı Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda bu akşam yapacağı antrenmanla hazırlıklarını tamamlayacak. Antrenman öncesi teknik direktör Steve McClaren basın toplantısı düzenleyecek.
Roberto Carlos, Ocak ayında Fenerbahçe’den kesin olarak ayrılmaya karar verdi. Brezilyalı yıldız, menajeri ve avukatından yöneticilerle görüşmelere başlamalarını istedi. -EŞİNİN DE ROLÜ BÜYÜK OLDU- “Roberto Carlos, Fenerbahçe’de kalacak mı, gidecek mi?” sorusu cevabını buldu. Brezilyalı oyuncu, kesin olarak Ocak ayında Türkiye’den ayrılmaya karar verdi. Uzun süredir ülkesine dönmeyi planlayan sambacı, Ocak ayında Brezilya’ya gidiyor. Sezon başında ayrılmanın hesaplarını yapan Carlos, bu isteğini devre arasında hayata geçirecek. 14 yıldır futbol hayatını yurt dışında sürdüren tecrübeli yıldız, yeni evlendiği eşi Marianna’nın da isteği doğrultusunda bu kararı aldı. Ailevi nedenlerin yanı sıra sambacının geçen sezon yaşadığı bazı olaylar sebebiyle de bu kararı aldığı belirtildi. -SÖZLEŞMESİNDE ÖZEL MADDE VAR- Htspor'un haberine göre, Yıldız futbolcu, geçtiğimiz günlerde menajerini ve avukatlarını arayarak kesin kararını iletti. Carlos, menajerinden yönetime Fenerbahçe’den ayrılmak istediğinin söylenmesini ve görüşmelerin başlamasını istedi. Sezon sonuna kadar Sarı-Lacivertli takımla sözleşmesi bulunan sambacının anlaşmasında özel bir madde bulunuyor. Bu maddeyi devreye sokacak olan Roberto Carlos’un takımdan ayrılmasının önünde herhangi bir hukuki engel yok. Ocak ayında takımdan ayrılacak olan Brezilyalı yıldızın, yaşadığı şehir olan Sao Paolo ekiplerinden biri ile anlaşmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Muzaffer KARTAL Twente karşısındaki kadroda Daum’un Roberto Carlos ile başlaması sürpriz sayılmasa da Kazım Kazım’ın ilk on birle sahaya çıkması sürprizdi. Ben kendi adıma Kazım’ın yerinde Mehmet Topuz’u, Roberto Carlos’un yerine Vedersonu görmeyi düşünenlerdenim. Tabi ki tercih ve karar Daum’undu! Peki Kazım kötümüydü? Pekte iyi değildi, vasatı geçmeyenler arasındaydı… Fakat Das Santos ile Güiza oyuna Kazım’dan daha kötü başlayıp devam edenlerdi. Ayrıca Fenerbahçe’deki başka bir arızada, rakip kale önünde iyi konsantre olamamaktı… Buna birde son vuruşlardaki zamanlama ve beceri hatası eklenince, ilk devrede bölüm bölüm iyi pozisyon üretesede Fenerbahçe’de gol ayakları suskun kaldı. Tabi ki Fenerbahçe’nin ilk devrede bulduğu pozisyonların gole dönüşmemesinde Twente’nin 38 yaşındaki kalecisi Boscher’ın başarılı kurtarışları da etkiliydi… Fenerbahçe ikinci devreye daha istekli ve hırslı başladı. Üst üste pozisyonlar yakaladı. Ama yakaladığı bu pozisyonları kötü kullanma yarışına devam etti… Daum oyuncu değişimini daha önce ve daha farklı yapmalıydı, yapabilmeliydi ki; takviye taze güçle hırs farklılığı erken oluşturulabilsin. Çünkü sahadaki görüntüye bakıldığında Santos, Carlos, Güiza kenarda; Mehmet Topuz, Semih, Vederson sahada olmalıydı. Ve Mehmet Topuz’un oyuna girmesiyle golü bulması heyecanı arttırdı… Ama daha golün sevinci bitmeden üç dakika sonra Twente’nin N’kufo ile beraberlik golünü bulması, Fenerbahçe’deki oyuna konsantrasyon bozukluğundan ve disiplinlinin eksik olmasındandı… Öyle ki, golden sonra daha toparlanması, daha dikkatli ve hırslı, istekli olması beklenen Fenerbahçe dağıldı ve 80’de kalesinde gördüğü ikinci golle sahadan beklemediği yenilgiyle ayrıldı. Fenerbahçe Avrupa Liginin ilk maçını kaybetti. Bunun ötesinde futbol adına da iyi sınav veremedi… Şükrü Saraçoğlu’ndaki görüntüye bakıldığında Fener ve Daum Twente maçına hazır değildi “veya” iyi hazırlanamamıştı, ekip olarak iyi konsantre olamamışlar ki böyle bir sonuç çıktı ortaya!.. Yoksa Twente’nin takım olarak güç ve tecrübe yönüyle Fenerbahçe den üstün tarafı yok. Ama disiplini elden bırakmayan Twente daha akıllı ve futbolun gereksinmelerini yerine getirerek oynadı ve kazanan taraf oldu!.. İşte futbol böyle bir şey!.. Adın, gücün, tecrüben, şanın, şöhretin ne olursa olsun; hakemin başlama düdüğü ile bitiş düdüğü arasında kalan zamanı iyi değerlendiremezseniz, futbolun gereksinmelerini sahaya yansıtamazsanız, kısacası aklınızı ayaklarınızın yanına koyamasanız sahadan başınız önde ayrılmaya mahkum kalırsınız! Umarım bu görüntüden sadece Fenerbahçeli futbolcular değil, Daum’da iyi dersler çıkarır!... Çıkarmalı ki gelecek günlerde benzeri hüsranlar tekrar yaşanmasın!
Twente’ye 2-1 mağlup olan Fenerbahçe’de, Kazım, maç sonrası yaptığı açıklamada hayal kırıklığı yaşadıklarını söyledi. Kazım’ın D-Smart’a yaptığı açıklamalar şöyleydi: “Gerçekten çok üzgünüz. İlk maçımıza galibiyetle başlamak isterdik. Bir takım pozisyonlar yarattık ama onları golle sonuçlandıramadık. Daha 5 maçımız var. Onları en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz. Futbolda maalesef böyle şeyler oluyor. Yakaladıklarımızı atamadık. Çok da kötü 2 gol yedik. Böyle şeyler maalesef olan şeyler. Telafi etmek için çalışacağız. Diğer maçın berabere bitmesi avantaj. Twente’nin maç sonrasındaki kutlamasını görünce grupta ne kadar önemli bir takım olduğumuz da ortaya çıkıyor. Bu tür maçları ufak detaylar belirliyor. Biz de maalesef hayal kırıklığı yaşadık.”
Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi (H) Grubu'ndaki ilk maçında konuk ettiği Hollanda'nın Twente takımına 2-1 mağlup olarak, kötü bir başlangıç yaptı. Hollandalı rakibi karşısında Kadıköy'de saha ve seyirci avantajını kullanamayan sarı-lacivertlilerin ortaya koyduğu performans düş kırıklığı yarattı. İlk yarıda savunma güvenliğini ön planda tutan Twente karşısında hücumda çok pas hatası yapan sarı-lacivertliler, ikinci yarıda Mehmet Topuz'un şık golüyle öne geçmesine rağmen, 75. ve 80. dakikada kalesinde gördüğü gollerle 2-1 yenilmekten kurtulamadı. Hakemin karşılaşmayı bitiren düdüğünün ardından bir grup taraftar destek tezahüratını sürdürürken, bir kesimden de yuhalama sesleri yükseldi. Twenteli futbolcular, taraftarını selamladıktan sonra toplu olarak soyunma odasına doğru yöneldiklerinde bazı Fenerbahçeli taraftarlardan alkış aldı. Hollanda ekibinin futbolcuları maç sonunda saha içinde dinlenme koşusu yaptı. -HOLLANDA TEMSİLCİLERİNE KARŞI ZORLANIYOR- Avrupa kupalarında Hollanda temsilcilerine karşı geçmişte kötü bir performans ortaya koyan sarı-lacivertliler, Twente karşısında da genel istatistiğini değiştiremedi. Hollandalı ekiplere karşı bu maç öncesinde 14 Avrupa kupası mücadelesinde sadece 3 galibiyeti bulunan, 3 beraberlik alan ve 8 kez yenilen sarı-lacivertliler, 15. maçta mağlubiyet sayısını 9'a yükseltti. -KADIKÖY'DEKİ 3. MAÇTA İLK YENİLGİ- Fenerbahçe bu sezon Avrupa kupalarında Kadıköy'de çıktığı 3. maçında ilk yenilgisini aldı. UEFA Kupası eleme ve play-off turunda Honved'i 5-1 yenip, Sion ile 2-2 berabere kalan sarı-lacivertliler, Twente karşısında mağlubiyetten kurtulamadı. -NOTLAR- -Fenerbahçe'de oyun içinde özellikle Kazım, zaman zaman tribünlerden tepki aldı. Sarı-lacivertli futbolcunun top kaybettiği bazı pozisyonlarda ikinci yarıda tribünlerden ıslık sesleri yükseldi. Maç sonunda da tribünlerden ayrılan bazı taraftarlar Kazım'a sitem etti. -Bazı taraftarların sahanın zemini için de sitem ettiği duyuldu.
Twente’ye 2-1 mağlup olan Fenerbahçe’nin teknik direktörü Christoph Daum, karşılaşma sonrasında üzgün olduklarını söyledi. -“HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIK”- Hayal kırıklığına uğradık. Maça iyi girdik, iyi oynadık, pozisyon yakaladık ama bunları gole çeviremedik. Aslında rakibe de fazla pozisyon vermedik. 3 pozisyon verdik 2 tanesi gol oldu. Bu da rakibin şansıydı. Bizim de şanslı olmamız için daha iyi oynamamız gerekiyordu. İkinci yarıya iki başladık. Mehmet Topuz’un da golü çok güzeldi ama korumayı bilemedik. Gökhan Gönül’ün sakatlık anında dışarda kalması bizi üzdü. -“DAHA İYİ OLAN TARAF BİZDİK”- Bu yenilgiyle daha güçlü olacağız. Bu bizi daha güçlü yapacak. Gökhan’ın sakatlığı döneminde maça rakibimiz ortak oldu. O arada daha akıllı oynamamız gerekiyordu. Organizasyonu daha iyi yapmamız lazımdı. Biz bugünkü halimizden daha iyiyiz. İlerleyen maçlarda bunu göstereceğiz. Maçın daha büyük kısmında daha iyi olan takım bizdik. En az 1 puan almalıydık.
Spor basınımızın duayeni ve LİG TV Genel Müdürü Şansal Büyüka, Galatasaray ve Fenerbahçe'nin UEFA Avrupa Ligi'nde oynadıkları karşılaşmaları değerlendirdi... Galatasaray kötü oynasa da kazanmasını biliyor ... Eksik oynasa da fazlaca fark edilmiyor ... İşte Panathinakos maçı ... İyi oynadığı söylenemez ... Üstelik rakibe de çok pozisyon verdi ... Ama tabeleya bakıyorsunuz , deplasmanda 3-1 ‘lik Galatasaray galibiyeti yazıyor ... Takım tertibine bakıyorsunuz ... Her şey bir yana ... İki stoperi oynamıyor ... Sahada görev yapan üçüncü stoperi sakatlanıp çıkıyor ... Bir takımın çökmesi için başka nedene gerek yok ... Ama Galatasaray ‘da fark etmiyor ... Kötü dediğiniz Baros , her maçta bir- iki gole imza atabiliyor ... Arda kenarda oturabiliyor ... Öyle bir kadro ki , bütün bunlara rağmen bir maçı söküp alabiliyor ... Ancak biz Galatasaray ‘dan UEFA ‘da bir final beklediğimize göre ... Mutlaka bundan daha fazlası olmalı ... Galatasaray ‘da futbol çok iyi olmasa bile , en azından sonuç çok iyi ... Fenerbahçe ‘de ne sonuç iyi , ne de ortaya koyduğu futbol ... İyi oynar kaybeder de , “ yazık oldu “ dersiniz ... Oysa Twente karşısında Fenerbahçe diye bir takım yoktu ... Alex ‘in ikinci yarıdaki iki pozisyonu dışında , seyirci ayağa kaldıran , heyecanlandıran tek tehlike , tek şut , tek pozisyon var mı ? Twente ‘nin toplam değeri 40 milyon euro civarında ... Fenerbahçe ‘de orta alanın iki yeni transferi Cristian , ile Andrea Santos ‘un sadece bonservis bedelleri 12 milyon euro... Bu iki futbolcunun orta alana , maça ağırlığını koyduğunu gören oldu mu ... Santos Brezilya milli takımında oynuyorsa , tebrikler ... Ama bana ne ... Fenerbahçe ‘de ne oynuyor , ben ona bakarım ... Guiza hızla eskiye döndü , Semih ortada yok ... İki santraforu toplasanız , Fenerbahçe ‘de bir santrafor yapmıyor ... O zaman , Portekiz‘den santrafor olarak gelen Deivid , bu alanda kullanılamaz mı ? Fenerbahçe on biri buysa , Mehmet Topuz ‘un yedek kalmaya hakkı yok ... Bu takımda , pabucunu sahanın ortasına koysa gene ilk onbinde oynar ... Savunma deseniz 35 ‘lik N’ Kupo ‘yu tutmakta bile zorlanıyor... Fenerbahçe ‘ye bakıyorsunuz , elli küsür yıllık lig tarihinde öyle böyle ortalama üç yılda bir şampiyon olmuş ... İyiyken , kötüyken , paralıyken , parasızken ... Her şartta üç yılda bir şampiyonluğu var ... Tarihinin en yüksek tranfer paralarını harcadığına göre , artık avrupa ‘da birşeyler yapmalı... Hedef sadece Türkiye ise bu kadar harcamaya ne gerek var ... Sonuçta üç yılda bir şampiyon olurken , üç yıl üstüste şampiyonluğu kendine hedef koyarsın ... Onun da garantisi yok ... Oysa Fenerbahçe adının büyüklüğüyle ... İçinde bulunduğu şartların zenginliğiyle ... Transferde harcadığı müthiş paralarla... Gel dediğinde gelen, al dediğinde alan , ver dediğinde veren muhteşem seyircisiyle... Küçük hedeflerin takımı olamaz ... Bu maç gitti ama , sonraki maçlar var... Kimse kendini ve seyirciyi Türkcell Süper Lig ‘i maçlarıyla kandırmasın ... Fenerbahçe ‘nin boyunu ölçeçeği yer , kendine hedef seçeceği yer Avrupa'dır ...
Fenerbahçe’yi Kadıköy Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda 2-1 maplup eden Twente’nin teknik direktörü Steve McClaren maç sonrası açıklamalarda bulundu. McClaren’in D-Smart’a yaptığı açıklamalar şöyleydi: -“İLK 20 DAKİKA YAŞAM MÜCADELESİYDİ”- Çok kolay bir maç kesinlikle olmadı. Gelirken çok zor bir maç oynayacağımızı biliyorduk. Özellikle ilk 20 dakika bizim için yaşam mücadelesi oldu. Ancak o dakikaları atlatınca normal oyunumuza dönebildik. Fenerbahçe golü atmadan önce kaçırdığımız bazı şanslar vardı. Avrupa’da bu şansları değerlendirmeniz lazım. Biz bunları yapamadık. -“İNANILMAZ BİR ORTAM VARDI” Grubun ilk maçıydı bu. 3 puanı beklemiyorduk ama 3 puanı kazanan biz olduk açıkçası. Bundan sonra daha birçok zor maç var. Fenerbahçe’nin ne gibi yanlış yaptığını ben bilmiyorum. Biz iyi oynadık. Yeni ve genç bir takımız. Öğreniyoruz bu tür maçları oynaya oynaya. Bu akşam inanılmaz bir ortam vardı. Bu ortamdan galip çıktığımız için mutluyuz.
UEFA Avrupa Ligi heyecanı 12 grupta oynanan 24 karşılaşma ile başladı!.. Grupların ilk gününde oynanan karşılaşmalarda alınan toplu sonuçlar şöyle: Lazio 1-2 Red Bull Salzburg Fenerbahce SK 1-2 FC Twente Enschede Everton FC 4-0 AEK Athens Benfica 2-0 BATE Borisov Club Brugge 1-4 Shakhtar Donetsk Sparta Prague 2-2 PSV Eindhoven Ajax Amsterdam 0-0 FC Timisoara Dinamo Zagreb 0-2 Anderlecht Genoa CFC 2-0 Slavia Praha Lille OSC 1-1 Valencia CF Hapoel Tel Aviv 2-1 Celtic Glasgow SK Rapid Wien 3-0 Hamburger SV Hertha BSC Berlin 1-1 Ventspils FK SC Heerenveen 2-3 Sporting CP Lisbon CSKA Sofia 1-1 Fulham FC Basel 2-0 AS Roma Panathinaikos 1-3 Galatasaray SK SK Sturm Graz 0-1 Dinamo Bucuresti Villarreal CF 1-0 Levski Sofia Steaua Bucuresti 0-0 Sheriff Tiraspol Partizan Belgrade 2-3 Toulouse FC Cluj 2-0 FC København Athletic Club Bilbao 3-0 FK Austria Wien Nacional Madeira 2-3 SV Werder Bremen
