Yeryüzüne düşen ilk yağmur damlası vardı o gece.Hayallerim gözümün önünde dans etti.Düşlerimdi gökyüzünden bana göz kırpan,yıldızlar değil;yalnızlığımda...Oysa aşk iki kişilikti.Çayım vardı;bir elimde kupa,diğer elimde ise o gece yeryüzüne düşen ilk yağmur damlası. Çiseleyen yağmur bile ürpertemedi bedenimi,hayalin gibi...Bense yalnızdım yokluğunda.Sadece yalnızdım işte bu aşkta, oysa aşk iki kişilikti.Denizin dalgalarımıydı azan içimdeki volkanlar misali.Oysa içim azdıkça,sustu dudaklarım.Ben sustum, bulutlar haykırdı isyanımı.Şimşekler vardı yüreğimde ürkütücü!korkutan...Sadece ben uydum,ben hissetim içimdeki yalnızlığın sesini.Dudaklarım suskun gözlerimde yaş.Sen ise sadece yoktun!..Sadece yok! Oysa aşk iki kişilikti. Gökyüzü bir kızardı, bir kapkara oldu saçların gibi.Bak,o bile seni hatırlattı bana,gözlerinin karası gibi.Gözlerin gibi öfkeliydi yıldırımlar o gece.Yeryüzüne düşen ilk yağmur damlasıydı elimdeki,elimde hayallerim bile yitmişti.Umutlarımdı yanımda olan nicedir, hayallerim ve düşlerim...Ne zaman terk ettiler beni hiç bilemedim.Sense sadece yoktun,sadece yok!Oysa,yalnızlıktı tek başına yaşanan, aşk iki kişiliktir, Ellerimdeki yağmur damlalarını bıraktım yere,özgürlüğe kavuşsun diye.Büyüdü ,büyüdü deniz oldu.Sonra deniz büyüdü,büyüdü okyanus oldu.Okyanuslar geçilmez, dağları aşılmazdı ve kırılmış kalbim bir düşman gibi seni andı. Sense sadece yoktun.Sadece yok! Bıraktım kalan son hayallerimi de özgürce gökyüzüne.Özgürce döndüler önce başımın üstünde,sonra uçtular semaya. Bir öpücük kondurdum her birine,kokumu sana taşısınlar diye.Duydun mu? Hissettin mi?