Tuncay Güney neden tutuklanmıyor? 22 Kasım 2010 00:47 Verdiği ifadeleriyle Türk siyasi tarihini yerinden sallayan Ergenekon soruşturmasını başlatan Tuncay Güney hakkında neden yakalama kararı çıkartılmadığı davanın başlamasından 3 yıl sonra anlaşılabildi. Savcılık, Tuncay Güney'in pişmanlık yasasından yararlanma ihtimali bulunduğunu belirterek hakkında yakalama kararı çıkartılmadığını açıkladı. Birinci Ergenekon davasının tutuklu sanıkları avukat Kemal Kerinçsiz ve emekli Tuğgeneral Veli Küçük, 27 Ağustos 2010'da görülen 156. duruşmada Tuncay Güney hakkında yakalama kararı olup olmadığını sordu. Yanıt, savcı Mehmet Ali Pekgüzel'den geldi. Savcı, yazılı mütaalasında, "Örgüt hakkında bilgi verdiği, bu şekli ile hakkında pişmanlık yasasından faydalanabileceği ihtimali nedeniyle Tuncay Güney hakkında yakalama kararı istenilmesi düşünülmemiştir." dedi. Savcı Pekgüzel, Kanada'da yaşayan Tuncay Güney'in bu ülkede ifadesinin alınması için başvuruda bulunulduğunu hatırlattı. Mahkeme Başkanı da Tuncay Güney'in adli yardım talebiyle ifadesini almak isteyen Kanada adli makamlarına itiraz ettiği ve bu nedenle Kanada'daki dosyanın kapandığını bildirdi. (NTV
Hukuk Fakültesinin arka kapısından çıkmış (özel nedenlerle yarıda bırakmış) az buçuk hukuk bilen birisi olarak Savcı'nın bu iddiasını komik buldum. Yargılamak, lehte ve aleyhte uygulanacak hükümleri uygulamak ve karar almak Savcılık makamının işi değildir. Savcı varsa bir suç veya suç şüphesi soruşturma açar, iddianame oluşturur ve mahkemeye sevk eder. Pişmanlık yasasıymış, lehte hükümmüş buna hakim karar verir. Bir Savcı kendini hem Savcı hem Mahkeme yerine koyarsa ancak böyle bir açıklama yapabilir. Çok talihsiz bir açıklama. Gelelim Hukuk'taki en büyük, gerçek ve giderilmeyen sıkıntıya. İddia makamı ile yargı heyeti aynı binada görev yapan mesai arkadaşlarıdır. Savunma hakkını zedeleyen bir durumdur. Hakim savcının iddialarına her zaman şüphe ile bakmalıdır. Şüphe de sanık lehine işler. Aynı binada, mesai arkadaşlığı ilişkisi içerisinde bulunan hakim ve savcılarla adil bir yargılama yapmak mümkün değildir. Yargı sisteminde değişmesi gereken yanlışlar var. Umarım sistemdeki doğruları yanlış hale getirmekten vazgeçip daha da bozuk bir yargı yaratılmasından bir an önce vazgeçilerek yanlışlar düzeltilir hale gelir. Ancak o zaman kendini Mahkeme yerine koyan, yargısız infaz örneği oluşturan lehte veya aleyhte kararlar almayı Savcılar bırakacaktır.
