Seyduna ve Şahrud (kavuşamayan iki aşık ırmağın öyküsü)

Konu, 'Şiir Cafe' kısmında LeyL tarafından paylaşıldı.

  1. LeyL
    Offline

    LeyL
    Yetkili
    Emekli Admin

    Kayıt:
    13 Şubat 2007
    Mesajlar:
    3.089
    Beğenilen Mesajlar:
    1
    Şehir:
    İstanbul-Mersin
    (Yitik öyküdür)
    Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan
    İki ayrı yürekte durmadan kanayan
    Seyduna’yla Şahrud
    Yüreklerin akarken bıraktığı izi
    Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
    Yoktu.
    İki iklim farkıydılar
    Ne zaman göz göze değseler
    Yangın çıkmayacak denli uzaktılar.
    Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı
    Üçüncü bir kente düşmüş suretleri

    Şahrud gökyüzü geliniydi.
    Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
    Bir solukluk rüzgarda bile
    Usul usul kanardı gelincik bedeni.

    Seyduna yeryüzü cehennemi.
    Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
    Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
    Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.

    İki iklim ayrıldılar.
    “Ya Şahrud!” dedi Seyduna
    “Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
    Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
    Su gibi git.”

    Şahrud’un yüzüne keder mayın gibi durdu.
    Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
    Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak,
    Yüzlerine oturdu.

    Rivayet odur ki,
    Şahrud vardığı denizlerde hala
    Seyduna türküleriyle uyanmakta,
    Seyduna, Şahrud’un gözlerinden kalan
    Masalla yaşlanmakta.)


    (Biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)


    Hakan Yeşilyurt'un "acıya gülmek" parçası da seyduna ile şahrud'dan bahseder
     
  2. sigma
    Offline

    sigma Dost Forum

    Kayıt:
    12 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.035
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    mugla
    (Biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)
    teşekkürler asi...........
     

Sayfayı Paylaş