Beşiktaş’ın yeni teknik patronu, “Luis’in havaalanında nasıl karşılandığını ve neler yaşayıp, nasıl gönderildiğini bilen biriyim. İşler iyi gittiği zaman inanılmaz destek veriyorlar. Kötüye gidince düşünmek bile istemiyorum” dedi. Alman çalıştırıcı, Beşiktaş’la ilgili de “İki kupa kazandıktan sonra takviye yapmadan mirasın üzerine konmaya çalışmış” yorumunu yaptı Beşiktaş’ın yeni Teknik Direktörü Schuster, siyah-beyazlılarla ilgili İspanya’da konuştu. Kartal’da ihtilal yapmanın hazırlığında olan Alman çalıştırıcı, Marca Radyosu’na yaptığı röportajda son derece açık konuştu. 4 Haziran’daki sohbette Schuster, Beşiktaş ile daha önce anlaştığını anlatarak, Türkiye’yi ve Türk futbolunu hiç tanımadığını, oraya gittiğinde tanıma imkanı bulacağını söyledi. Alman hoca, yurt dışı deneyiminin iyi olduğuna dikkat çekerek, Amerika’ya, Ukrayna’ya, hatta 20 yaşında İspanya’ya geldiğini, “Günaydın” demesini bilmezken bu ülkeye adapte olarak güzel işler yaptığını belirtti. Futbol kulüplerinde çok sayıda yabancı olmasının yabancı teknik direktörlerin de işini kolaylaştırdığını ileri süren Schuster, Türkiye’nin kendisine uzak bir ülke olmasına rağmen elinden başka bir şey gelmediğini savundu. Beşiktaş’ın yeni çalıştırıcısı 10 gün önceden, sözleşmesinin iki yıllık olduğunu da söyleyerek, bu sürenin su gibi akmasını beklediğini işaret etti. Getafe, Real Madrid’in ardından, 1.5 yıl takım çalıştırmadan İspanya’da yaşayan biri olarak hava değişimine ihtiyaç olduğunu ve ailesinin de bunu desteklediğini söyleyen Schuster, sonunda İspanya’ya döneceğinin de altını çizdi. ‘Yanıldılar’ Beşiktaş takımıyla ilgili ilginç tespitlerde bulunan Alman teknik adam, siyah-beyazlıların, lig ve kupayı kazandıktan sonra geçtiğimiz dönem hiçbir takviye yapmadan oluşan mirasın üzerine konmaya çalıştığını iddia etti. Schuster, “Lig ve kupayı alırken iyi bir kadroya sahip olduklarını sandılar. Yeni futbolcuya ne gerek var düşüncesindeydiler. Orada yanıldılar ve ligi ancak 3. bitirdiler” dedi. Bir takımın her zaman takviyeye ihtiyacı olduğunu hatırlatan Alman hoca, “İster ligi, ister kupayı kazanın, bir takım için her zaman yeni oyuncular şarttır. Futbolda en zor olan şey, kupaları kazanmış bir oyuncuyu, yeniden aynı kupayı kazanmasını motive etmektir. O yüzden yeni yüzler takıma renk ve heyecan kazandırır” diye konuştu. ‘Türkleri tanıyorum’ Schuster, Türkiye’de futbol fanatizmine de değinerek, “Ben Luis’in (Aragones) havaalanında nasıl karşılandığını ve neler yaşayıp, nasıl gönderildiğini bilen biriyim. Sizi inanılmaz karşılıyorlar. İşler iyi gittiği zaman size inanılmaz destek veriyorlar. İşler kötüye gidince de düşünmek bile istemiyorum, ateş dahil her şey var. Ancak Türkleri Almanya’dan tanıyorum. Orada çok sayıda Türk yaşıyor. Burada nasıl yapıya sahip olduklarını öğrendim. Bu konuda bir zorluk yaşayacağımı da sanmıyorum” yorumunu yaptı.
