Oldu mu savcı bey - r. Serdaroglu‏

Konu, 'Türkiye'den Haberler' kısmında toycan tarafından paylaşıldı.

  1. toycan
    Offline

    toycan Banlı Üye

    Kayıt:
    6 Haziran 2007
    Mesajlar:
    682
    Beğenilen Mesajlar:
    1
    Oldu mu Savcı Bey!

    Rıfat Serdaroğlu
    Türk Ordusunu felç etmeyi hedefleyen düzmece dava silsilelerinin
    başladığı zamanda Türkiyeli Başbakan Erdoğan; "
    Ben bu davaların
    Savcısıyım
    " demişti.
    Şimdi, "Oralara gönderecek Komutan bulamıyoruz" diye şikâyet ediyor.


    Türkiyeli Anayasal Vatandaş Erdoğan;
    * Ne yapacaksın Komutanı? Bunlar darbeci değil mi? Bunlar senin "Seçsis
    Seçim Sistemi" ile oluşan iktidarını yıkmak isteyenler değil mi?
    * Camileri bombalayanlar, kendi uçağını düşürenler, avantadan maaşla yan
    gelip yatanlar bunlar değil mi? Mustafa Kemal'in Askerleri değil mi
    bunlar?
    * "Ne Mutlu Türküm Diyene" ilkesini benimseyip, kardeşin Abdullah'ı
    sinir edenler bunlar değil mi?
    * Gerektiğinde bunların her biri seve-seve birer Kubilay olmaz mı?
    Sakın bunlar için "iyilik" düşünme, Bülent abinin yüzüne nasıl bakarsın sonra!

    Ayrıca, oralar dediğin yer neresiyse; "Oralara gönderecek Komutan
    bulamıyoruz" şikâyetin de samimi değil.
    Elinden gelse içeri attıklarını bin yıl orada tutacağını, kalanları da
    tutuklatacağını sen de, ben de adımız gibi biliyoruz.
    İran İslam Devriminde Humeyni, İran ordusunda, taş üstünde taş, omuz
    üstünde baş bırakmamıştı! Humeyni'nin yolunu niçin takip etmezsin hiç
    anlayamadım.
    Sana kim laf edecek ki?

    * Her dediğine "Baş üstüne" diyen özel bir paşan var.



    * Öcalan gibi,emrinde binlerce militanı olan "Barış Güvercinin" var.
    * Barzani gibi, "Onur Konuğun" ve on binlerce peşmergesi var.
    * Tarikatların var, Cemaatlerin var. Bu dostlarında hiç bitmeyen
    ''Dolar", hiç dinmeyen "kin" var.
    *Astığın astık, kestiğin kestik değil mi? Ne yapacaksın Komutanı?

    Senin aklın her şeye erer. Memlekette Komutan yapacak adam mı yok?
    15 yıl dağda kalıp Türk Askeri ile savaşan, oğlunu danışmanın
    kendisini de milletvekilin yaptığın İhsan Aslan'ın emrine veriver
    Ramazan Akyürek ile Ali Fuat Yılmazer'i, gitsinler "oralara", tertemiz yapsınlar!
    Deniz Kuvvetlerine ise senin adamın olan İHH Başkanını getir.
    Belediyeden verdiğin Mavi Marmara gemisini İsrail'e kadar başarıyla
    götüren adam,
    TC'nin donanmasını mı yönetemeyecek?
    Kara Kuvvetleri Komutanlığına ise hısmın ve Kanal 7'nin patronu
    Zekeriya Karaman'ı getir. Avrupa'nın her ülkesinden, içleri tıka basa
    para ile dolu bavulları kazasız belasız ülkeye getirtip, "Hırsızlar
    İmparatoruna" teslim eden adam, Türkiyelilerin ordusunu mu
    yönetemeyecek?
    Geriye Jandarma Komutanlığı kaldı. Orası için cin gibi biri lâzım.
    Bence oraya en uygun isim; Zahit Akman'dır. Her işin üstesinden
    geldiği gibi bunun da gelir.

    Türkiyeli Savcı Bey, bunların hepsini yapabilirsin ama sana bir hikâye
    anlatayım, istersen bir daha düşün. Türk Tarihi; Zalimleri, kul hakkı
    yiyenleri, kendi milletine ihanet edenleri, hele İslam'ın son Ordusu
    olan Türk Ordusuna (Peygamber Ocağına) tuzak kuranları asla affetmez.

    (Torunu, dedesine sorar; "Dedeciğim, bir insanın ömrü ne kadar olur?."
    Dede gülerek; "Ezanla namaz arası kadardır, yavrucuğum" deyince torun;
    "Nasıl yani, ömür bu kadar kısa mı?" der.
    Dede; "Evet yavrum. Ömür, namazsız ezanla, ezansız namaz arası
    kadardır" diye cevap verir.
    Torun; "Dedeciğim, ben anlayamadım, açıklar mısın?"
    Dede şefkatle; "Bak yavrum, geçenlerde komşumuzun çocuğu doğdu.
    O çocuğun kulağına ezan okundu değil mi? İşte o ezanın namazı kılındı mı?
    Torun; Kılınmadı.
    Dede; O ezan, "Namazsız Ezan"dı.
    İnsan öldüğü zaman kılınan cenaze namazının da ezanı yoktur.
    O da "Ezansız Namaz"dır. Aslında o namazın ezanı, insan doğunca
    okunmuştu kulağına.
    İşte yavrum, ömür dediğin Ezanla Namaz arası kadardır.)

    Ne mutlu, kul hakkı yemeyenlere ve kendi milleti-kendi ordusu ile
    kavgalı olmayanlara...
    Aksini yapanlara, bakın Musa Eroğlu nasıl sesleniyor;
    Geçtim dünya üzerinden / Ömür, bir nefes derinden.
    Bak feleğin çemberinden / Yolun sonu görünüyor!
    Anladın mı Türkiyeli Anayasal Savcı Vatandaş?...








     
  2. Ertan AKTEPE
    Offline

    Ertan AKTEPE
    UyduTürk
    Administrator

    Kayıt:
    13 Şubat 2007
    Mesajlar:
    4.293
    Beğenilen Mesajlar:
    19
    Şehir:
    Uyduturk Merkezi
    Güzel yazı olmuş. :thumb_up:
     

Sayfayı Paylaş