NAĞME-İ GÖNÜL Sevda yitiği sözler, dökülürken kalemden, Âşina gönüller bile, anlamaz bu kelâmdan. Aşkın yükü omzumda, dolaşırken avare, Bir menzile varamadım, kaldım yolda biçâre . Ve bedenim bitmişken, çektiğim bu elemden , Yine kaçtım kendimden, yine kaçtım âlemden ... Yağın dedim bulutlar, yağın yandım bu hardan , Yârin haberi var mı gönderdiğim selamdan? Hani koşar gelirdin, düşecek olsam derde, Derdin deryâsındayım yâr, uzattığın el nerde? Bin depremle sarsılan, gönül köşküm tarumar, Bu enkazın altında, can çekişen bir aşk var... Yediverenler artık açmaz oldu gönlümden, Mutluluğun kervanı, geçmez oldu ömrümden... Bitse artık biçâre bülbüllerin figânı, Yâ Rab! Mahşerde midir güle vuslatın ânı? Sevdanın dergâhında, tesbihim oldu vuslat, Yâ Rab! Başka her şeyi kalbimden çıkar, sök, at! Belki bu son demidir, son atışı bu kalbin, Ve belki son dizesi, can çekişen şiirin...