Mehmed Akif Ersoy

Konu, 'Şiir Cafe' kısmında Gerrard-8- tarafından paylaşıldı.

  1. Gerrard-8-
    Offline

    Gerrard-8- Süper Üye Üye

    Kayıt:
    27 Mayıs 2009
    Mesajlar:
    1.176
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Azerbaycan/Baku
    CANAKKALE SEHIDLERINE
    Suheda gogdesi, bir baksana daglar taslar...
    O, ruku olmasa, dunyada egilmez baslar,

    Yaralanmis temiz alnindan uzanmis yatiyor;
    Bir hilal ugruna ya Rab, ne gunesler batiyor!

    Ey, bu topraklar icin topraga dusmus, asker!
    Gokten ecdad inerek opse o pak alni deger.

    Ne buyuksun ki kanin kurtariyor Tevhid'i...
    Bedr'in aslanlari ancak, bu kadar sanli idi...

    Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsin?
    "gomelim gel seni tarihe!" desem, sigmazsin.

    Herc u merc ettigin edvara ya yetmez o kitab...
    seni ancak ebediyyetler eder istiab.

    "Bu, tasindir" diyerek Kabe'yi diksem basina;
    Ruhumun vahyini duysam da gecirsem tasina;

    Sonra gok kubbeyi alsam da, rida namiyle,
    Kanayan lahdine ceksem butun ecramiyle;

    Mor bulutlarla acik turbene catsam da tavan;
    Yedi kandilli Sureyya'yi uzatsam oradan;

    Sen bu avizenin altinda, burunmus kanina,
    Uzanirken gece mehtabi getirsem yanina,

    Turbedarin gibi ta fecre kadar bekletsem;
    Gunduzun fecr ile avizeni lebriz etsem;

    Tullenen magribi, aksamlari sarsam yarana...
    Yine bir sey yapabildim diyemem hatirana.

    Sen ki, son ehl-i salibin kirarak savletini,
    Sarkin en sevgili sultani Salahaddin'i,

    Kilic Arslan gibi iclaline ettin hayran...
    Sen ki islami kusatmis, doguyorken husran,

    O demir cemberi gogsunde kirip parcaladin;
    Sen ki, ruhunla beraber gezer ecrami adin;

    Sen ki; a'sara gomulsen tasacaksin... Heyhat,
    Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...

    Ey sehid oglu sehid, isteme benden makber,
    Sana agusunu acmis duruyor Peygamber.

    Mehmed Akif Ersoy





    "Hic bilenle bilmeyen bir olurmu?"
    (Kuran-i Kerim)

    Olmaz ya... Tabii... Biri insan, biri hayvan!
    Oyleyse <<cehalet>> denilen yuz karasindan

    Kurtulmaya azmatmeli bastan basa millet.
    Kafi degilmi, yoksa bu son ders-i felaket?

    Son ders-i felaket neye mal oldu? Dusunsen:
    Beynin eriyip yas gibi damlardi gozunden!

    "Son-ders-i felaket" ne demektir? Su demektir:
    Gelmezse eger kendine millet, gidecektir!

    Zira, yeni bir sadmeye(carpma) artik dayanilmaz;
    Zira, bu sefer uyku olumdur, uyanilmaz!

    Coskun, koca bir sel gibi, daim beseriyyet,
    Mustakbele kosmakta verip seyrine siddet.

    Daglar, ucurumlar, ona yol vermemek ister...
    Lakin o, ne yuksek, ne de alcak demez orter!

    Akvam(kavimler, milletler) o buyuk nehre katilmis birer irmak...
    Elbet katilir... Hangisi ister geri kalmak?

    Bizler ki bu muthis, bu muazzam cereyanla
    Ugrasmaktayiz... Bak, ne kadar cilginiz anla!

    Ugras bakalim, yoksa isin, hey saskin!
    Kursun gibi sur'atli, denizler gibi taskin

    Bir caglayanin menba-i dehhasina(gayet dehsetli) dogru
    Tirmanmaya benzer, yuzerek, baska degil bu!

    Ey katre-i avare(zavalli damla), bu cusun, bu hurusun
    Ahengine uymazsan, emin ol, bogulursun!

    Yillarca, asirlarca suren uykudan artik,
    Silkin de muhitindeki zulmetleri yak, yik!

    Bir baksana : gokler uyanik, yer uyaniktir;
    Dunya uyanikken uyumak maskaraliktir!

    Eyvah! Bu zilletlere sensin yine illet...
    Ey derd-i cehalet, sana dusmekte bu millet,

    Bir hale getirdin ki, ne din kaldi, ne namus!
    Ey sine-i islam'a coken kapkara kabus,

    Ey hasm-i hakiki, seni oldurmeli evvel:
    Sensin bize dusmanlari ustun cikartan el!

    Ey millet uyan! Cehline kurban gidiyorsun!
    islam'i da <<batsin!>> diye tutmus yediyorsun!

    Allahtan utan! bari birak dini elinden...
    Gir les gibi topraklara kendin, gireceksen!

    Lakin, ne demek bizleri Allah ile iskat(susturmak)?
    Allahtan utanmak da olur, ilim ile... Heyhat!



    Muslumanlik sizi gayet siki, gayet saglam,
    Baglamak lazim iken, anlamadim, anliyamam,

    Ayrilik hissi nasil girdi sizin beyninize?
    Fikr-i kavmiyyeti seytan mi sokan zihninize?

    Birbirinden muteferrik bu kadar akvami,
    Ayni milliyetin atlinda tutan islam'i,

    Temelinden yikacak zelzele, kavmiyettir.
    Bunu bir lahza unutmak ebedi haybettir...

    Arnavutlukla, Araplikla bu millet yurumez..
    Son siyasetse bu! Hic boyle siyaset yurumez!

    Sizi bir aile efradi yaratmis Yaradan;
    Kaldirin ayrilik esbabini artik aradan.

    Siz bu davada iken yoksa, iyazen-billah,
    Ecnebiler olacak sahibi mulkun nagah.

    Diye dursun atalar: "Kal'a icinden alinir."
    Yok ki hicbir isiden... Millet-i merhume sagir!

    Bir degil mahvedilen devlet-i islamiyye...
    Girdiler ayni siyasetle butun makbereye.

    Girmeden tefrika bir millete, dusman giremez;
    Toplu vurdukca yurekler, onu top sindiremez.

    Birakin eski hukumetleri meydandakiler
    Yetisir, soyle bakip ibret alan varsa eger.

    iste Fas, iste Tunus, iste Cezayir, gitti!
    iste irak'i da taksim ediyorlar simdi.





    Umidin her zaman haib, nasibin daima nekbet;
    Hayatin gecti husranlarla ey gun gormeyen millet!
    Ne devletsiz basin varmis, ne mel'un tali'in, hayret!
    Muebbed bir hayat ummus da icmistin.. Fakat seyret:
    Nasil zehr oldu birden diktigin sahba-yi hurriyet!

    Meger altust olurmus en muazzam ars-i istiklal;
    Meger pamal edermis en bulend akvami izmihlal;
    Meger birden olurmus altiyuz yil beslenen amal,
    Ufuklar, bak, adem rendinde zulmetlerle malamal..
    Ne beklerdik, nasil ciktin sen ey ferda-yi istikbal!

    Bu istikbali ruyamizda gorseydik inanmazdik!
    "Sabah olmus" dedik, sezmekle bir avare aydinlik.
    Ne haybettir: degilmis fecr-i kazibler kadar sadik!
    Cahimi bin hatar kat kat yigilmis, gelde yirtip cik!
    ilahi! Bir isik goster, bunaldik busbutun artik!

    Fakat hey saskin, istimdad icin Hak'dan yuzun var mi?
    Kitabullah'a yuksekten bakan gozler de aglar mi?
    Muhakkar gordugun kuvvet bu gun bir bak, muhakkar mi?
    Demezdin, ruhu Kur'an'in o lakaydiyle muztar mi?
    Ya sen muztar kalir, feryad edersen, aldirirlar mi!

    Evet, sen boyle bir ferda-yi mahser-hizi ummazdin,
    Haberdar eyleyenler oldu; guldun. Pek de kurnazdin!
    Kudurmustan beter bir hale geldin, durmadin azdin!
    Dusen ma'suma cikmak gayr-i kaabil bin cukur kazdin:
    Gomup ahlaki, artik fuhs icin bah-name'ler yazdin!

    Utanmak bilmiyorsun, anladik, lakin ne isterdin:
    Su milletin ki levsiyyati bir "meslek" deyip verdin?
    ibadullahi saptirdin, fakat bir yol mu gosterdin?
    Gorursen nerden bir namus, fush-abada gonderdin;
    Sezersen kimde na-merdane bir fitrat, kanat gerdin!

    *
    * *

    Biyik kirpik, sakal yontuk da tirnaklar birer parmak;
    Yikanmaz bir surat, sol gozde beyzi cam, fakat parlak;
    Hamamsiz ensenin sirtinda bir yag var: kayar yavsak!
    Su, kalcinlarla kivrik pantalon altinda, kiskivrak
    Seken Osmanli centilmeninde hicbir duygu yok mutlak...
    Utanmak ver, yeter, kaabilse Allah'im, utandirmak!

    Mehmed Akif Ersoy





    "Kim Muslumanlarin derdini kendine mal etmezse
    onlardan degildir."


    Hadis-i Serif


    Muslumanlik nerde! Bizden gecmis insanlik bile...
    Adem aldatmaksa maksad, aldanan yok, nafile!
    Kac hakiki musluman gordumse, hep makberdedir;
    Muslumanlik, bilmem amma, galiba goklerdedir;
    istemem, dursun o payansiz mefahir bir yana...
    Gosterin ecdada az cok benziyen kan bana!
    isterim sizlerde gormek irkinizdan yadigar,
    Cok degil, ancak necip evlada layik tek siar.
    Varsa sayet, soyleyin, bir parcacik insafiniz:
    Boyle kansiz miydi -hasa- kahraman eslafiniz?
    Boyle dusmus muydu herkes ayrilik sevdasina?
    Benzeyip sirazesiz bir mushafin eczasina,
    Hic gorulmus muydu olsun kayd-i vahdet tarumar?
    Boyle olmus muydu millet canevinden rahnedar?
    Boyle acliktan bogazlar miydi kardes kardesi?
    Boyle adet miydi bi-perva, yemek insan lesi?

    Irzimizdir cignenen, evladimizdir dogranan...
    Hey sikilmaz, aglamazsan, bari gulmekten utan!...
    "His" denen devletliden olsaydi halkin behresi:
    Payitahtindan bugun tasmazdi sarhos naresi!

    Kurd uzaklardan bakar, dalgin gorurmus merkebi.
    Saldirimis ansizin yaydan bosanmis ok gibi.
    Lakin, ask olsun ki, aldirmaz otlarmis esek,
    Sanki tavsanmis gelen, yahut kiliksiz kostebek!
    Kar sayarmis bir tutam ot fazla olsun yutmayi...
    Hasmi, derken, cullanirmis yutmadan son lokmayi!...

    Bu hakikattir bu, sasmaz, bildigin usluba sok:
    Halimiz merkeple kurdun ayni, asla farki yok.
    Burnumuzdan tuttu dusman; biz bogaz kaydindayiz;
    Bir bakin: hala mi hala ihtiras ardindayiz!
    Saygisizlik elverir... Bir parca olsun arlanin:
    Vakti coktan geldi, hem gecmektedir arlanmanin!
    Davranin haykirmadan nakus-u izmihaliniz...
    Oyle bir buhrana sapmistir ki, zira, halimiz:
    Zevke dalmak soyle dursun, vaktiniz yok mateme!
    Davranin zira gulunc olduk butun bir aleme,
    Beklesirken gokte yuz binlerce ervah, intikam;
    Yerde kalmis, na'sa benzer kavm icin durmak haram!...
    Kahraman ecdadinizdan sizde bir kan yok mudur?
    Yoksa, istikbalinizden korkulur, pek korkulur.

    Mehmed Akif Ersoy
     

Sayfayı Paylaş