Real Madrid, İspanya 3. Ligi takımlarından Alcorcon’a Copa Del Rey’in ilk maçında 4-0 yenilmişti. Alcorcon’un 7.000 kişilik stadında. Dün bu maçın rövanşı oynandı, 80 bin kişinin önünde... Hemen herkes, maçın 7-8 farkla biteceğini ve Real’in “köylü takımı” diye tabir edilen rakibini yeneceğini düşünüyordu. Şimdi filmin en sonuna gidelim. Dakika 80, Alcorcon’lu oyuncular Santiago Bernebau’da pas yapıyor ve Real Madrid taraflarları “oley, oley” çekiyor... Bu maçın biletlerini, yönetim 3 euro olarak belirledi. 4-0’lık mağlubiyetin özrüydü. Ama 80. dakikaya kadar yönetimi, futbolcuları ve teknik heyeti protesto edeceklerini bilseler, tahminimce bilet fiyatlarını en ucuzu 80 Euro’dan satmaya devam ederlerdi. Unutulmayacak iki kare “Fos” Galacticos’un maçı gol yemeden 5 farkla kazanması gerekiyordu. Fakat ilk yarı, dağınık, telaşlı ve yüzlerindeki utanç rahatlıkla okunan Madrid’li oyuncular kaleyi sadece 3 kez buldu. 45 dakikada, 3. Lig takımının kalesine 3 şut. Ve sadece biri tehlikeli... 2. yarı Real daha çok yüklendi, 9 gol pozisyonu buldu ve bunların 2’si direkten döndü. Ve 81’de gelen Van Der Vaart’ın golüyle maç 1-0 bitti. İki kare unutulmayacak. Çünkü bu maç benim hayatıma 2 kareyle kazındı. Birincisi, Real’in bir atağı autla sonuçlanınca, Arjantin eşofmanlarıyla maçı izleyen Maradona’nın önce “uuuuv” diyip dalga geçmesi ve sonra kahkahalar atmaya başlaması... İkincisi ise, Pellegrini’nin haliyle ilgili... 2. yarıda, Kaka’nın direkten dönen şutunu gol oldu zannedip sevinçle sıçradı. Ama oyunun devam ettiğini görünce resmen 10 yıl yaşlanıp yedek kulübesine geri döndü. İşte o görüntüye gülen, İspanyol spiker ve yorumcunun kahkahalarını hiç unutmayacağım. Zaten ne demişler; “Böbürlenme Galacticos, senden büyük Alcorcon var...”