Parlak spot ışıkları müşteriyi kör ediyor. Tüketiciler, sattığı malı olduğundan kaliteli göstermeye çalışanlara alışkın. Ama bu hileye değil! Geniş ekran bir televizyon almak için mağazaya gittiğinizde dikkatli olun, çünkü aydınlatma sizi yanıltabilir. Kullanıcıların büyük çoğunluğu televizyon alırken ekranın parlaklığına ve renklerin canlılığına bakıyor. Bunu bilen satıcılar da televizyonların kontrast ayarlarını değiştiriyor. Esas numara ise aydınlatmada yatıyor. Mağazalardaki aydınlatma güçlü spot ışıklarıyla evdekinin 50 katına kadar çıkabiliyor. Bu sayede ekranların gerçek kalitesi belli olmuyor, siyahları kötü ekranlar saklanmış oluyor. En ucuz LCD'ler bile böylece diğerleriyle aynı kalitedeymiş gibi gösterilebiliyor. Satıcıların da pek para harcamaya niyetli olmayan müşterileri ikna etmesi kolaylaşıyor. "Pahalıya boşuna para verme ucuz da aynı kalitede" tarzı pazarlama teknikleri özellikle zaten ucuz mal arayan müşteri üzerinde etkili oluyor. Peki ne yapmalı? Parlak spotlarla hepsi birbirine benziyor Elbette mağaza hizmet ettiği müşteri profiline göre ışıklandırmayı ayarlayabilir. Üst kalitede ürün satan mağazalar ışıkları kısarak televizyonun gerçek siyah kalitesini ve kontrastını sergileyerek müşteriyi etkileyebilir. Yurt dışında eski alışkanlıkları devam ettiren bazı mağazalarda ışıklar çok parlak değil. Ancak bu müşteriye özel ilgi gösteren bir mağaza gerektiriyor. Bununla birlikte çoğu müşteri ucuz televizyon arıyor ve aldığı malın buna rağmen en kalitelisi olduğuna inandırılmak istiyor. İşte bu yüzden satıcılar parlak spot ışıklarından vazgeçmiyor. Elbette burada iş hem mağazanın dürüstlüğüne ve güvenilirliğine bakıyor, hem de kullanıcının bilgisine. Alışveriş yaparken mağazadaki atmosferin yanıltıcı olabileceğini göz önüne alarak, hem ürün özelliklerini iyi araştırmalı, hem de testleri okumalısınız.
