Türkiye’nin hayvanstarlarının başına ne geldiğini merak ediyorsanız işte yanıtı.. Aç ve stresli Ejder Yaşar semirdi Yeni yıl gecesi ortadan kaybolan ve bizzat Radikal muhabiri tarafından bulunan '419 Yakut, yine Bebeklilerin sevgilisi. Hatta eskisinden de mutlu. Çünkü haberi okuyanlar sık sık takıldığı yerlere gelip onu ziyaret ediyor. Ziyarete de eli boş gelinmiyor!, Çınaraltı Kahvehanesi sahibi Şaban Gür, eski günlerde olduğu gibi kepengleri Yakut'la birlikte açtığını söylese de, havanın güzel olduğu günlerde Yakut'un kahvehaneye akşamdan akşama geldiğini hatırlatarak dert yanıyor. 419 Yakut, güzel günlerde sahilde Balıkçı Osman'ın teknesini mesken edinmiş. 2005 yılında Şırnak'ta açlıktan ölmek üzereyken bulunup polis nezaretinde Boğaziçi Hayvanat Bahçesi'ne getirilen Ejder Yaşar da sakin ama rahat bir hayat sürüyor. Geldiğinde stresten ve açlıktan perişan durumda olan Ejder Yaşar, hayata döndü. Yeryüzündeki 130 ejder türünden biri alan Ejder Yaşar, yine de bakıcılarıyla mesafeli ve eldivenli bir ilişki içinde. Çünkü ısırdığı yerde açtığı yara ancak üç ayda kapanıyor, bu arada kişinin mikrop kapma riski büyük. Beyaz Balina Aydın... O bir efsaneydi Gerze açıklarında aniden beliren Balina Aydın 1992'de hemen her gün ana haber bültenindeydi. Türkiye'deki hayvanların belki de en medyatiği, 'Beyaz Balina Aydın' 25 Ocak 1992 günü Sinop'un Gerze açıklarında aniden belirdi. Ve anında Gerzelilerin sevgilisi oldu. Sırt üstü, yan yan yüzüp yaptığı şaklabanlıklarla öyle sevimliydi ki, Gerzeli balıkçılar günün hasılatını 4.5 metrelik 'şirinlik muskası'nın ağzına boca ederken zerre tereddüt etmiyordu. Mutlu günler önce Pamuk sonra Aydın adı takılan balinanın Ukrayna'da bir araştırma merkezinden kaçtığı anlaşılınca bitti. Ukraynalılar Karadeniz'de volta atan Aydın'ı 6 Nisan 1992'de Giresun açıklarında yakalayıp gemiyle geri götürdüğünde neredeyse Gerze-Ukrayna savaşı çıkacaktı. Yine kaçan Balina Aydın 14 Nisan 1993'te Gerze'de belirdi. Aynı gece ortadan kaybolan Karadeniz'in bu asi ve sevimli çocuğunu bir daha gören olmadı. Dana Ferhat bu pozuyla Britanya'da bile manşetlere çıkmıştı. 2002 yılının Ocak ayında doğduğu çiftlik evinde hastalanan Dana Ferhat, Murat 124'ün arka koltuğunda veterinere giderken, İngiliz basınına manşet olacağından habersizdi. Mehmet Toker ve danası Ferhat, Ferhat'ın kardeşi Serhat, aşkı Şirin gibi nedenlerle pek çok kez yine gazetelerde yer aldı. Ama Ferhat'la birlikte Toker'ın SSK borçları da büyüyordu. Borç yüzünden satılan Ferhat, elden ele 'Güler Sucukları'na ulaştı. Ferhat en son 2004 Ocak'ında 'Dana Ferhat sucuk oldu' başlığıyla haber oldu, Aynı yıl Denizli'nin Derinkuyu Köyü'nde Mustafa Küçükoğlu tam gırtlağına bıçak dayamışken horozunun 'Allah' diye bağırdığını söyledi. Medyatik horoz, Ferhat'tan şanslıydı. Geçen nisanda, hastalıktan ölene kadar yaşadı. Sahibi onu bahçesine gömdü. Düriye Küçükoğlu müsterih: "Son gününe kadar çok iyi baktık. Önünden yemini suyunu eksik etmedik." O tam bir anne kuzusu Yavru Akbaş 'Akbaşları Araştırma Derneği'nin elinde büyüyor. Sivrihisar'a heykeli dikilen, asil bir soydan geliyordu. Nesli yıllarca Sivas kangallarıyla karıştırılsa da, ailesinde ABD'de yapılan yarışmalarda 'en üstün ırk' seçilenler, Hollywood filmlerinde görülenler olmuştu. Kendisi de yıllarca Alman Kurdu tarafından domine edilen alanda ikbal kapısı bulmuştu ne var ki o daha 25 günlük bir bebekti! Akbaşları Araştırma ve Tanıtma Derneği Başkanı Alaattin Çoban tarafından Eskişehir Emniyeti Çevik Kuvvet'ine hediye edilen Akbaş o kadar çok ağladı ki bir günde annesinin yanına geri gönderildi. Şimdi annesinin yanından ayrılmayan Akbaş, büyüyünce tekrar görev yerine dönecek. Pelikan Osman'dan realist tavır BAkan Aksu'yu selamlayan Pelikan Osman aç kalınca Erdek'e kaçtı. Bol balık yiyip yalnız şişe suyu içiyor. Türkiye protokol pelikanı 'Osman'ı geçen yıl tanıdı. Sosyal ortamları seven Osman, Balıkesir'in Marmara ilçesine bir açılış törenine katılan İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu platform önüne kadar gelerek selamlayınca boy boy fotoğrafları basıldı. O ilçenin sembolüydü. Gel gör ki sembol olmak karın doyurmuyordu. İlçede balık bitince Osman geçen hafta aniden bir yılı aşkın süredir yaşadığı yeri terk edip Erdek'e kaçtı. Erdek'te çay bahçesi işleten Ali Aycıl, oldukça yorgun görülen pelikanın gazetelerden tanıdığı Osman olduğunu anladı. Hemen bir şişe su açıp verdi: "Geldiğinde çok yorgun görünüyordu. Karnı doyunca kendine geldi. Şişe suyuna da alıştı, artık çeşme suyu içmiyor." Erdek sokaklarında dolaşmaya başlar başlamaz eski popülaritesine kavuşan Pelikan Osman birkaç gün önce geri götürüldü. Aycıl, "Bu kuş Marmara'nın simgesi, deyip götürdüler. Ama iki saat sonra geri döndü. Burada olmaktan mutlu" diye konuştu. Lodos onu mahvetti Bu arada dün sahil bandına inmeye çalışırken, şiddetli esen lodos yüzünden dengesini kaybedip beton zemine sert bir şekilde düşen Osman, göğsünden yaralandı. Balıkçı Sedat Türe'nin hemen kucaklayıp veterinere götürdüğü Pelikan Osman'ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Golyad harem kuracak Golyad 'nedense' artık 'Allah' diye kükremiyor. 'Allah' diye kükreyince sirkten emekli olup 'yerleştiği' İzmir Hayvanat Bahçesi'ne ziyaretçi rekorları kırdıran Aslan Golyad'a ilgi söndü. Hayvanat bahçesi müdürü Çağlayan İnanlı "Kalabalıktan rahatsız olmuştu. Şimdi sakinleşti, huzur buldu. Kükremesi zaten her aslanının sesinden farksızdı. Sasalı'daki yeni hayvanat bahçesinde iki dişi aslanla ailesinin sayısını artırmaya çalışacak" dedi Piton Pakize bir konuşsa... Pakize 70 gün sonra boruya sarılmış halde bulunmuştu. 2006'da aniden kaybolan ve tam 70 gün sonra Ankara Atatürk Orman Çiftliği Hayvanat Bahçesi'nde saklandığı yerde bulunan Piton Pakize, şimde evinde. Hayvanat bahçesi yetkilileri, "Konuşma yeteneği olsa eminiz bize çok şey anlatacak ama konuşamıyor" diyor. Ama Pakize konuşsa da konuşmasa da bol bol ziyaretçi çekiyor.