En Güzel Aşk Şiirleri

Konu, 'Eskiyen Konular' kısmında Halil Akçay tarafından paylaşıldı.

  1. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    ANLAR MISIN?

    Gökyüzünde parlayan yıldız,
    Derdim desem anlar mısın ?
    Kalbim O'nun için yanar,
    Yanar desem anlar mısın ?

    Yoksa sen de benim gibi
    Bir hayırsız yar elinden
    Gece-gündüz ağlar mısın ?

    Neye baksam,karşımda "O"
    Ekmeğimde Aşımda "O"
    Dertli,garip başımda "O"
    Sevdim desem anlar mısın ?

    Yoksa sen de benim gibi
    Bir hayırsız yar elinden
    Gece-gündüz ağlar mısın ?

    Gündüzlerim,gece oldu,
    Gülen yüzüm,yaşla doldu,
    Görmeyeli aylar oldu,
    Hasretimi anlar mısın ?

    Ahmet Ünal Çam
     
  2. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    Ben Sana Mecburum

    Ben sana mecburum bilemezsin
    Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
    Büyüdükçe büyüyor gözlerin
    Ben sana mecburum bilemezsin
    İçimi seninle ısıtıyorum.

    Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
    Bu şehir o eski İstanbul mudur
    Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
    Sokak lambaları birden yanıyor
    Kaldırımlarda yağmur kokusu
    Ben sana mecburum sen yoksun.

    Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
    İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur
    Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
    Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
    Bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
    Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
    Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

    Fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
    Eski zamanlardan bir cuma çalıyor
    Durup köşe başında deliksiz dinlesem
    Sana kullanılmamış bir gök getirsem
    Haftalar ellerimde ufalanıyor
    Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
    Ben sana mecburum sen yoksun.

    Belki haziran da mavi benekli çocuksun
    Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
    Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
    Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun
    Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
    Belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
    Kötü rüzgar saçlarını götürüyor

    Ne vakit bir yaşamak düşünsem
    Bu kurtlar sofrasında belki zor
    Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
    Ne vakit bir yaşamak düşünsem
    Sus deyip adınla başlıyorum
    İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
    Hayır başka türlü olmayacak
    Ben sana mecburum bilemezsin.

    Attila İlhan
     
  3. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    Hani...yeşillikler içinde mulu,
    Gül yorgunu bahçeler vardır!...

    Bahçe bana,
    Gül sana benzer....

    Çiçekler sevdalıdır dallara,
    Dallar ışıl ışıl baharlara...

    Bahar bana,
    Çiçek sana benzer...

    Bu şehri terk-i diyar ederim;
    Alır başımı giderim...

    Gurbet bana,
    Düş sana benzer....




    Her Şey Sende Gizli



    Yerin seni çektiği kadar ağırsın,

    Kanatların çırpındığı kadar hafif..


    Kalbinin attığı kadar canlısın,
    Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...



    Sevdiklerin kadar iyisin,
    Nefret ettiklerin kadar kötü..



    Ne renk olursa olsun kaşın gözün,
    Karşındakinin gördüğüdür rengin..



    Yaşadıklarını kar sayma:
    Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; ne kadar yaşarsan yaşa,
    Sevdiğin kadardır ömrün..



    Gülebildiğin kadar mutlusun.
    Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin



    Sakın bitti sanma her şeyi,
    Sevdiğin kadar sevileceksin...



    Seninle Olmak Vardı...
    Şimdi seninle olmak vardı gülüm
    Seninle demlemek zamanı,
    Geçen günlerin inadına
    Seninle yaşamak bugünü, yarını...
    Başkaldırmak bakışlarımla kör bir vakit,
    Bin hınç ile sarılmak boğazına çaresizliğin
    Boğmak,
    Parçalamak
    'Cızz' etmeden yüreğim...
    Ve bütün engellere rağmen
    Döküp ortaya ne varsa,
    Ne varsa yakmak sensizliğe ait...

    Çekip aralamak zaman perdesini
    Umutların gözlerinden yol geçirmek,
    Bir adıma indirmek mesafeleri
    Son bir şansımı denemek
    Önümde ateşten barikat,
    Arkamda kulak asmadığım 'Dur' ihtarı.
    Soluk soluğa koşmak sana
    Beni sana getirmek...
    Simdi seninle olmak vardı gülüm...
     
  4. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    BEN AŞKIM


    Ben aşkım
    fitarihinde muhtelif cömertlikler doğurdu beni
    hayatın kıpırtısıdır yüreğimi kancalayan atılgan düşlerime
    hiçbir kalemin çizemediği bir yeryüzüm var –saklıdır–
    iyi hal üzre yoğunlaştıkça kalbim
    ayın rahminde rahmana açılan eller benim elimse
    aşkımı söylemeye bu can az gelir.

    Ben aşkım
    şair körfezime tabiat imge taşır ben ceylan adım
    şiirim yılan kabuğunca soyunur suya nakşeder kuytulardan
    usandıkça girerim kemik köprülerimin kıl besleyen evine
    düşe-kalka tozuturum gövdemi sana karşı
    okurum yastığıma yazılmış gül cengini kâlû belâdan beri
    çavdar ekmeğine varınca bir sarı anka
    çaprazlanmış bir aşkı yürürlüğe sokarım.

    Ben aşkım
    gümrah gözlerimde harfi harfine sen varsın
    kıyamet arşivinde yağmurlanmış bu gözlerimde
    çok muhacir olmuş süryani ilinde kıyama durmuş
    utanmış arınmış yanmış velhasıl
    ve benim kükremiş zamanımda ölçmüş kendini
    bir nişan almış azrail örtülü namus gelincik
    evcil tutmuş isyanları kendinde şahan kıymış
    esmiş yemenlere eşkiya rüzgârlarla ve bana doğru
    üç usul devenin ümmi çobanı aşkımın selâmı
    veysel karani.

    Ben aşkım
    kimse dolduramaz bu fukara isteğimi karşılanmış sevdayla
    zenci bir çocuğun göz aydınlığında kokar dururum
    kokar dururum eğrelti kalmış yontulmamış zamanda
    uçtukça havalandıkça bütün bu kuşlar ve aramakla sözlü ben
    hamd ü senalarımı göklere düğümlerim
    sevgilim bozdikenler içinde rüya yollayan hür ağzımla
    bir akkuşun uçuşundan inanç emerim.

    Ben aşkım
    işte böyle bir tutam köz koyarken kalbime serinkanlı
    ferah kentler adına hicretlerim gitgide çoğaldıkça
    yakup bir gözde anneler anneleri hep bekledikçe varım
    ve bütün yollarım hakka çıktıkça çekingen kırlangıçlar örneği
    filintam elimde namlu kaldıkça
    ben aşkım.

    Ben aşkım
    kardeşim söz atmış mercan benzerliklerle
    çemrenmiş gömleğimde açık ve gerili pazım
    bu uyanık göbeğim alanlarda attıkça
    öpüşler kovalarken sizi inci kızlarım
    demir atacağım bulutların ardından menekşeler kentine
    umuda yakı yaktım
    ben aşkım yavrum.

    ISSIZ OZAN
     
  5. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    KAR DİLİYLE SEVİYORUM SENİ

    şimdi sokaklar kar diliyle konuşuyor;şairler de
    farkındayım aşksız yaşadığımın,fotoğraflarım
    bir kez daha sıyırıyor alnımı;şarkıların diline düşmüş
    gençliğim
    bazan yağmurun adını çağırıyor içimdeki mahpusluk
    bazan hayra yoruyorum hayatımı
    usta bir karanfil yakalıyor saçlarımdan-şehri gözetleyen
    dikbaşlı çocuklar
    sonra kar diliyle çorap söken kadınlar-hazan abla
    bir çay içimi molasında
    elma! elma!
    elma!
    benim de şakaklarımda bir çapkınlık
    günün ortasında mahşer sevinci-babam
    ve sanki sinema biletimdeki koltuk
    akşama heryer yarılmış
    düşlerin ve karıncaların yolu ayrılmış
    ve biliyorum şahlar da ölüyor-dişlerinin kısmetinde
    memleket havaları
    sevgilim bize kar diliyle bu yalnızlık ayrılmış
    bir yanı yaşamak biryanı
    senin de adın kar diliyle çağrılmalı
    gecenin yüreği büyüsün diye,sevgilim
    saçlarına kardan meç yapılmalı,gözlerin gözlerin...gözlerin....
    bakarken sürgün günlerimin erkekliğinden
    birşeyler hatırlatmalı....

    ISSIZ OZAN
     
  6. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    KESKİN KILIÇ YARALARI VAR YÜREĞİMDE

    Bağışla beni sevdalım
    Seni incitmek istemezdim
    Keskin kılıç yaraları var yüreğimde
    Avuçlarımda sayısızca nasırlar
    Dermansız kalmışım ülkemde
    Bir o kadar sahipsiz

    Sabrında bir sınırı var elbet

    Prangaların uyuduğu bir gecede
    Çıkmak isterdim gökyüzüne
    Haykırmak isterdim Sevdamı Sevgiliye
    Bulutlarla ağlamak kuşlarla gülmek isterdim.

    Ve yıldızların sinesine yaslanıp uyumak...

    ISSIZ OZAN
     
  7. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    BİTEN BİR ŞARKIYA

    yeniden bir şeyler yazmak istiyorum, yeni şeyler
    kargışlanmamış bir şeyler
    nehrin kızını yazmak istiyorum nehri öpen dudaklarını
    kaçak bir güvercin oluyor yüreğim, bir rüzgar
    güz, hırkama altın ışıklar bırakıyor, kendimi şehre bırakıyorum
    ve yüzümü çiğ düşmüş kelebek kanatları sarartıyor hasta kızlar, kör bekçiler
    sonra alışıyorum ben de posta katarını gözleyip telefonların kırık diline
    hoşçakalın çocuklarım hoşçakal karım ama beni unutmayın derken
    bir tül çekiiliyor gözlerimize, ıslak otlara atılmış sevgili resmi gibi
    ey çocuk, ey nehrin kızı, bir dilek sun, bir kalp yarala, bir sepet
    zerdali çiçeği taşı bu yaşlı gökyüzüne.

    ISSIZ OZAN
     
  8. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    kırılan bir çocuk

    KIRILGAN BİR ÇOCUĞUM BEN...
    YÜREĞİM CAM KIRIĞI...
    BÜTÜN DUYGULARDAN ÖNCE
    ÖĞRENDİM AYRILIĞI...
    SALDIRGAN DİYORLAR BANA..
    OYSA KIRILGANIM BEN..
    GÖZYAŞLARIM MÜCEVHER...
    SAKLIYORUM HERKESTEN...
    ÜRKÜYORLAR GÖZÜMDEKİ ATEŞTEN...
    ÜRKÜYORLAR DİLİMDEKİ ZEHİRDEN...
    ÜRKÜYORLAR O DUR DURAK BİLMEYEN
    GÖZÜ KARA CESARETİMDEN...
    DİYORLAR: BİR YANI SARP UÇURUM
    BİR YANI ÇILGIN DAĞ DORUĞU..
    OYSA BÖYLE YAPMASAM BEN
    NASIL KORURUM İÇİMDEKİ ÇOCUĞU...
    BİR YANIM ÇILGIN NAR AĞACI...
    BİR YANIM BUZ SARAYI...

    MURATHAN MUNGAN
     
  9. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    BELKİ DE YAKINIMDA HİSSETMEK SENİ

    Herşeye yeniden başlamak istiyorum istiyorum,
    Benim için üzülmeni, "Sigarayı bırak" demeni.
    Eskisi gibi sana yakın olmak istiyorum,
    Tekrar yaşamak istiyorum o güzel günleri.

    Çok sevdiğin o filmi izlemek istiyorum.
    Ama yine eskisi gibi hiç izlememeyi.
    Önce başını omzuma koymanı istiyorum,
    Yavaş yavaş yaklaşmayı eskisi gibi.

    Kolumu yine omzuna atmak istiyorum,
    Bir süre birlikte sessizce beklemeyi.
    Yanağına kocaman bir öpücük kondurmak istiyorum,
    Koklamak istiyorum o güzel tenini.

    Birbirimize iyice yaklaşmamızı istiyorum,
    Hissetmek dudaklarını, eskisi gibi.
    Engeller olmadan her şeyi yapmak istiyorum,
    Belki de yakınımda hissetmek seni.
     
  10. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    O YATAĞIN DİĞER UCUNDA

    Eski bir dosttun benim için sen
    Yalnızlığımı paylaştığım telefonda
    Hiç bir zaman bıkmazdım senden
    Yerin doldurulamazdı hayatımda

    Benim için her şeye katlandın
    Hep fazlasını verdin bana
    Çekip gitmekte bile haklıydın
    Ben hiç layık olamadım sana

    Herşeyi paylaştık sen ve ben
    Dost da olduk seninle düşman da
    Güzel bir anısın artık sen
    O yatağın diğer ucunda
     
  11. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    BAKIŞLARIN

    Gecelerce aklımdan çıkmadı
    Sanki rüyalarımda bir parçaydı
    Sen artık yanımda olmasan da
    Bakışların hep aklımda

    Yanımda olmandı hayatın anlamı
    Kim unutabilir ki yaşadıklarımızı
    Gözyaşlarımın tuzu dudağımda
    Bakışların şimdi bile aklımda

    Sessizliği bozar bir aşk şarkısı
    Der ki: "O hiç unutulmamalı"
    Yaşamaya çalışırken yokluğunda
    Bakışların hala aklımda
     
  12. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    ESKİ SEVGİLİYE

    Şehirlerarası bir yol ve çalan ayrılık şarkıları
    Yıllardır bana seni çağrıştırıyor seni hatırlatıyor
    Ne yapsam bakışların bir türlü aklımdan çıkmıyor
    Sen oluveriyor uzaktan gözüken köy ışıkları

    Sonu gelmeyen bir yol gibisin sen benim için
    Sevgini de istemiyorum artık iki sene önceki
    Unutmalıyız senin de dediğin gibi maziyi
    Çıkmalı aklımdan o bir kaç günkü güzel sözlerin

    Uzun bir dönem hayatıma hep sen yön verdin
    İlk senin tenine dokundum dokunulmuş olsa da
    Verdiğin tadı vermedi başkaları hayatıma
    Önce bana yüz verdin ama sonra çektin gittin

    Artık ne tenine dokunmak istiyorum senin
    Ne de dudaklarını hissetmek dudağımda
    Artık sadece görmek istiyorum karşımda
    Unuttun ama müptelasıyım ben muhabbetinin
     
  13. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    O YATAĞIN DİĞER UCUNDA

    Eski bir dosttun benim için sen
    Yalnızlığımı paylaştığım telefonda
    Hiç bir zaman bıkmazdım senden
    Yerin doldurulamazdı hayatımda

    Benim için her şeye katlandın
    Hep fazlasını verdin bana
    Çekip gitmekte bile haklıydın
    Ben hiç layık olamadım sana

    Herşeyi paylaştık sen ve ben
    Dost da olduk seninle düşman da
    Güzel bir anısın artık sen
    O yatağın diğer ucunda



    BAKIŞLARIN

    Gecelerce aklımdan çıkmadı
    Sanki rüyalarımda bir parçaydı
    Sen artık yanımda olmasan da
    Bakışların hep aklımda

    Yanımda olmandı hayatın anlamı
    Kim unutabilir ki yaşadıklarımızı
    Gözyaşlarımın tuzu dudağımda
    Bakışların şimdi bile aklımda

    Sessizliği bozar bir aşk şarkısı
    Der ki: "O hiç unutulmamalı"
    Yaşamaya çalışırken yokluğunda
    Bakışların hala aklımda



    ESKİ SEVGİLİYE

    Şehirlerarası bir yol ve çalan ayrılık şarkıları
    Yıllardır bana seni çağrıştırıyor seni hatırlatıyor
    Ne yapsam bakışların bir türlü aklımdan çıkmıyor
    Sen oluveriyor uzaktan gözüken köy ışıkları

    Sonu gelmeyen bir yol gibisin sen benim için
    Sevgini de istemiyorum artık iki sene önceki
    Unutmalıyız senin de dediğin gibi maziyi
    Çıkmalı aklımdan o bir kaç günkü güzel sözlerin

    Uzun bir dönem hayatıma hep sen yön verdin
    İlk senin tenine dokundum dokunulmuş olsa da
    Verdiğin tadı vermedi başkaları hayatıma
    Önce bana yüz verdin ama sonra çektin gittin

    Artık ne tenine dokunmak istiyorum senin
    Ne de dudaklarını hissetmek dudağımda
    Artık sadece görmek istiyorum karşımda
    Unuttun ama müptelasıyım ben muhabbetinin



    Bekleyenler İçin


    Bir ayak sesi duymayayım
    Kapıya koşuyorum
    Gelen sen misin diye
    Bir siyah saç görmeyeyim
    Yüreğim burkuluyor
    Ağlamaklı oluyorum
    Her şey bana seni hatırlatıyor
    Gökyüzüne baksam
    Gözlerinin binlercesine görürüm
    Bir rüzgar değse yüzüme
    Ellerini düşünmeden edemem
    Yaktığım bütün sigaraların dumanları sana benzer
    Tadı senden gelir
    Yediğim yemişlerin
    İçtiğim içkilerin
    Ve içimdeki bu dayanılmaz sıkıntı
    Bu emsalsiz hüzün
    Seni beklediğim içindir

    Resmine bakamaz oldum
    Uykulardan korkuyorum artık
    Utanıyorum odamdaki bütün eşyalardan
    Şu sedir hala gelip oturmanı bekliyor
    Şu ayna karsısında güzelliğini seyretmeni
    Şu kadeh dudaklarına değebilmek için duruyor masada

    Ve şu saat geldiğin anda
    Durabilir sevincinden
    Zaman çıldırabilir
    Çünkü benim dünyamda
    Ölümsüzlük, seni sevmek demektir.
    Bir çocuk dogmayı bekler
    Bir ağır hasta ölmeyi
    Bitkiler yağmur ve güneşi bekler
    Yalnız bir kadın sevilmeyi
    Ve düşün ki bir adam
    İçinde bütün bekleyenlerin korkusu ve ümidi
    Seni bekler
    Asılmayı bekleyen bir idam mahkumu gibi

    Sen gelinceye kadar
    Pencerem kapalı duracak
    Rüzgar gelmesin diye
    Artık perdeleri açmayacağım
    Gün ışığı girmesin diye
    Sonra kahrolacağım
    Bu karanlıkta, bu derin yalnızlıkta
    Ve günlerce gecelerce haykıracağım
    Nerdesin diye, Nerdesin?
    Bir gün bu kapıdan sen gireceksin
    Biliyorum
    Ergeç bu bekleyişin bir sonu gelecek
    Yıllarca sonra
    Öldüğüm gün bile gelsen
    Butun bu bekleyişimi ve olduğumu unutup
    Çocuklar gibi sevineceğim
    Kalkıp sarılacağım ellerine
    Uzun uzun ağlıyacağım.

    Ümit Yaşar Oğuzcan
     
  14. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    yeniden denemelere gebe
    kutsal bir şans gibi
    bırakmaktansa
    açık
    tüm yollarımı
    sana çıkan..
    birden
    bir sonu seçtim
    ben
    içinde
    seni bulundurmayan..

    ben
    ki yani şimdi o gitti senle,
    sessiz bir vedayı
    seçtim
    karanlığında bir gecenin
    hiç mahal vermeden
    öksüz bir vuslata...
    ben...
    senle,
    senden gittim...



    sayıklamalardayım
    saklanmalardayım
    sensizlikten..
    yorgun bir çığlık yankılanır
    eski bir şarkının nakaratı mırıldanılır
    kaldırmlarında ölü kentimin
    hastalıklı bir sevda
    gönlümde debelenir durur
    sayıklamalardayım ismini
    saklanmalardayım sensizlikten
    gel bul beni
    oku aklımda geçenleri
    konuşmaya vaktim kalmadı
    anlatmaya takatim..
    gel hadi
    yeniden
    sev beni..


    Sevgiyle yoğrulmamışsa yüreğin
    tekkede manastırda eremezsin
    Bir kere gerçekten sevdin mi dünyada
    Cennetin Cehennemin üstündesin


    direnmekte
    sevdam
    tüm
    barikatlarında
    ölümüne direnmekte..
    olanca sosyal yapısını
    alaşağı etmekte
    devrimler bitmekte beynimde
    taptaze rejimler
    sonra..
    sonra
    sımsıcak bir gülüş
    deli gibi
    çekelemekte
    delmekte
    öksüz kabuğunu yaramın..
    mutsuz bir adam
    tek kağıtlık
    sigarasından
    sonsuz bir nefes çekmekte
    can çekişmekte
    sağda solda
    saadetler..
    ve hergün biraz daha
    hergün bir daha
    ölmekte
    bu adam
    sendeki sensizlikte
     
  15. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    AŞK HAYATI

    sevmek gibi geliyordu her şey,
    sevmek gibi gidiyordu kadın
    adının anlattığı, canın teni yakmasıydı,
    bir bulut evet ama aslolan
    bulutun suyu yağmasaydı...

    "bir insanı sevmekle başlıyordu her şey"
    ve boşanmak için
    en az iki şahit gerekiyordu!
     
  16. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    ASK

    Simdi sen kalkip gidiyorsun. Git.
    Gozlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
    Oysa ben senin gozlerinsiz edemem bilirsin
    Oysa Allah bilir bugun iyi uyanmistik
    Sevgiyeydi ilk acilisi gozlerimizin sirf onaydi
    Bir kus konmus parmaklarima uzun uzun otmustu
    Bir sevismek gelmis bir daha gitmemisti
    Yoktu dunlerde evvelsi gunlerdeki yoksullugumuz
    Sanki hic olmamisti

    Oysa kalbim iste suracikta carpiyordu
    Surda senin gozlerindeki bakimsiz mavi, guzel lafli Istanbullar
    Surda da etin cogaliyordu dokundukca laflarin dunyalarin
    Oyle duzeltici oyle yerine getiriciydi ki sevmek
    Ki Karakoy koprusune yagmur yagarken
    Biraksalar gokyuzu kendini ikiye bolecekti
    Cunku iki kisiydik

    Oysa bir bardak su yetiyordu saclarini islatmaya
    Bir dilim ekmegin bir iki zeytinin basinaydi doymamiz
    Seni bir kere opsem ikinin hatiri kaliyordu
    Iki kere opeyim desem ucun boynu bukuk
    Yuzunun bitip vucudunun basladigi yerde
    Memelerin vardi memelerin kahramandi sonra
    Sonrasi iyilik guzellik.

    Cemal SÜREYYA
     
  17. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    Vefasızmışsın

    --------------------------------------------------------------------------------

    Ne kadar ağladım geceleri senin için
    yinede sana göre ben bir hicim
    ne istedin de yapmadim?
    senin dayanilmaz kahrina katlandim...

    canimi iste, verirdim sana
    bir tek seni seviyorum desen bana.
    gururumu serefimi cignettirdim seni sevdigimden
    sen ise kurtarmadin beni kederimden

    dünyam basima yikildi, gercegi ögrenince
    bunlarda mi basima gelirmis, birini sevince?
    ne yaptimda sana, beni böyle cezalandiriyorsun?
    seviyormus gibi yapip aldatiyorsun

    felegi suclayamam, kendi kaderimi kendim cizdim
    bile bile senin gibi vefasizi sectim
    kalbime degilde aklima uysaydim sanki, ne olurdu?
    Bari hikayem güzel son bulurdu...


    delisiyim;
    ölgün gecelerin,
    sebepsiz susmaların,
    kaynağı sen olan
    acıların...
    köşebaşına
    sanki daha bir inatla
    daha bir bardaktan boşalırcasına
    ağlarcasına
    yağan yağmurun.
    öksüz bir çocuğun delisiyim
    hiç ağlamayan
    ve mesken tutmayan
    köprüaltlarını.
    düşünmeyen
    bir kızın
    delisiyim yarınını...
    bir bakışı
    en halsiz külleri
    bile yeniden
    alevlendirecek
    bir kızın delisiyim..
    yüreğim.
    ah yüreğim..
    nerdesin ?
     
  18. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    nerelerdeysen
    çık gel artık
    bir lodostur
    ki eser
    üşütür
    kalbimin
    en sensiz köşelerini,
    bir suçsuz adam
    vurulur
    düşer olduğu yere
    yatar
    ve adı yazılır
    gazetelere..
    belli saatler
    sonrası kent yasak
    ama sen neredeysen
    çık gel
    yeter
    bir adam bekler
    sukutlar da vurulur
    yere düşer
    temyize kapalı olsun bu dava
    vuslatlara beraatler


    senden
    daha da güzel
    birşey olma ihtimalini
    baştan
    yoksaydım ben
    tüm önyargımla seviyorum
    seni
    ve birtakım sesler
    duyuyorum
    öksüz bir kentinden kalbimin..:
    yanıyorum..
    bütün rejimleri devriliyor
    beynimin
    devrimler çaresiz kalıyor
    yasak bir şarkı çalıyor
    sen susuyorsun
    aydınlatacakken bir kelimen
    içimdeki bu iflah olmaz karanlığı
    susuyorsun
    sallıyorsun hançerini
    ve hiç acımadan
    açıyorsun en derin yaramı
    ne var ki faydasız
    ben seni koşulsuz sevdim
    önyargısız
    bilmiyorsun..

    Eğer

    O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
    arkalarında doldurulması
    mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
    dayanılması o kadar da zor değildir, büyük ayrılıklar bile,
    en güzel yerde başlatılsaydı eğer.
    utanılacak bir şey değildir ağlamak,
    yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer
    yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık,
    çalınan birinin kalbiyse eğer.
    korkulacak bir yanı yoktur aşkların,
    insan bütün derilerden soyunabilseydi eğer.
    okadar da yürek burkmazdı alışılmış bir ses,
    hiçbir zaman duyulmasaydı eğer.
    daha çabuk unuturdu belki su sızdırmayan sarılmalar,
    kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eğer.
    belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
    öylesine delice bakmasalardı eğer.
    çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de
    kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer.Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin,
    son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer.
    düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman,
    meydan savaşlarında korkular, aşkı ağır yaralamasaydı eğer.
    su gibi akıp geçerdi hiç geçmeyecekmiş gibi duran zaman,
    beklemeye değecek olan gelecekse sonunda eğer.
    rengi bile solardı düşlerdeki saçların zamanla,
    tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kalmasaydı eğer.
    o büyük, o görkemli son, ölüm bile anlamını yitirirdi,
    yaşanılası her şey yaşanmış olsaydı eğer.
    o kadar da çekilmez olmazdı yalnızlıklar,
    son umut ışığı da sönmemiş olsaydı eğer.
    bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,
    her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.
    kahvaltıdan da önce sigaraya sarılmak şart olmazdı belki de,
    dev bir özlem dalgası meydan okumasaydı eğer.
    anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,
    namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer.
    uykusuzluklar yıkıp geçmezdi, kısacık kestirmelerin ardından,
    dokunulası ipek ten bir o kadar uzakta olmasaydı eğer.
    ıssız bir yuva bile cennete dönüşebilirdi belki de,
    sıcak bir gülüşle ısıtılsaydı eğer.
    yoksul düşmezdi yıllanmış şarap tadındaki şiirler böylesine,
    kulağına okunacak biri olsaydı eğer.
    inanmak mümkün olmazdı her aşkın bağrında bir ayrılık gizlendiğine belki de,
    kartvizitinde 'onca ayrılığın birinci dereceden failidir' denmeseydi eğer.
    gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,
    ihanetinden onlar da payını almasaydı eğer.
    ıssızlığa teslim olmazdı sahiller,
    Kendi belirsiz sahillerinde amaçsız gezintilerle avunmaya kalkmamış olsaydın eğer.
    sen gittikten sonra yalnız kalacağım.
    yalnız kalmaktan korkmuyorum da,
    ya canım ellerini tutmak isterse...
    evet Sevgili,
    kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,
    kim uzanmak isterdi ince parmaklarına,
    mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa tanıklık etmiş olmasalardı eğer!

    CAN YÜCEL
     
  19. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ

    Gözlerin gözlerime degince,
    felaketim olurdu aglardim.
    beni sevmiyordun bilirdim,
    bir sevdigin vardi duyardim.
    çöp gibi bir oglan ipince,
    hayirsizin biriydi fikrimce.
    ne vakit karsimda görsem,
    öldürecegimden korkardim,
    felaketim olurdu aglardim.

    Ne vakit ada'dan geçsem,
    limanda hep gemiler olurdu.
    agaçlar kus gibi gülerdi,
    bir rüzgar aklimi alirdi
    sessizce bir cigara yakardin,
    parmaklarimin ucunu yakardin,
    kirpiklerini egerdin bakardin.
    üşürdüm içim ürperirdi,
    felaketim olurdu aglardim.

    Aksamlar bir roman gibi biterdi.
    jezabel kan içinde yatardi.
    limandan bir gemi giderdi,
    sen kalkip ona giderdin.
    sabaha kadar kalirdin.
    hayirsizin biriydi fikrimce,
    güldü mü cenazeye benzerdi.
    hele seni kollarina aldi mi;
    felaketim olurdu aglardim.


    atilla ilhan
     
  20. Halil Akçay
    Offline

    Halil Akçay Banlı Üye

    Kayıt:
    13 Nisan 2007
    Mesajlar:
    1.270
    Beğenilen Mesajlar:
    0
    Şehir:
    Ordu
    Yangınlar yaraladı ruhumu,
    Çok acılar biriktirdim...
    Ama bu sitem SANADIR!

    Aklımı firara vermişim zaten,
    Öyle bir küsüp gidişin vardı ki,
    Umarsız.. vefasız.. insafsız!
    Sen şimdi gülüp eğlenmekte mutlu bir bayramdasın nasıl olsa,
    Hani her bende sen vardın da,
    Meğer hiçbir sende ben yokmuşum ya işte öyle bir şey...

    Bende de biten sevdanın son elvedasıdır bu satırlar..
    Her bitiş yeni bir şiire gebe..
    Nerden baksan kocaman bir hüzün bulutu,
    Nerden baksan yabancılık...
    Nasıl yorumlarsan yorumla,
    Her dilde aynı sızıyı hatırlatır yalnızlık,
    Ve evlat acısı kadar koyar insana ‘aşkım’ sözcüğünden ayrılmak!

    Neyse...
    Sitemlerim mübaladır,
    Yanılgımsa aşina..
    Ne ilktin nede son...
     

Sayfayı Paylaş