Hz. Hz.Muhammed(s.a.s.)(s.a.s.) (sav)r17;in Islâm'ı tebliğe başlamasından sonra ilk iman eden hür erkeklerin; raşit halifelerin, aşere-i mübeşşerenin ilkidir. Asıl adı Abdülkâbe'dir. İslamiyetten sonra Hz. Peygamber ona Abdullah adını vermiştir. Künyesi Ebu Bekir'dir. Câmiu'l Kur'an, es-Sıddîk, el-Atik lakaplarıyla bilinir. Bu lakaplardan en meşhuru es-Sıddık'tır. Doğumu Hz. Ebû Bekir, Fil yılından iki sene birkaç ay sonra 571'de Mekke'de dünyaya gelmiş, güzel hasletlerle tanınmış ve iffetiyle şöhret bulmustur. Hz. Ebû Bekir'in Rasûlullah'dan bir veya üç yaş küçük olduğu zikredilmiştir. Şemaili Beyaz tenli, zayıf bedenli, arık yüzlü, seyrek ve az sakallı, çukur gözlü ve çıkık alınlı idi. Ailesi Mekke'de önemli bir yere sahip, ticaretle uğraşan, toplumsal temasları ve geniş kültürleri ile tanınan Teymoğulları kabilesinden olan Hz. Ebû Bekir'in nesebi Mürre b. Kâ'b'da Rasûlullah'la birleşir. Annesinin adı Ümmü'l-Hayr Selma, babasınınki Ebû Kuhafe'dir. Babası Mekke eşrafından olup, oğlu Hz. Ebû Bekir'in halifeliğini ve ölümünü görmüştür. Muhtelif evlilikleri olmuştur. İlk evliliğini cahiliye döneminde Kuteyle bint Abduluzza isimli bir hanımla yapmış ve ondan Abdullah ile Esma adında bir kızı ve bir oğlu dünyaya gelmiştir. Ümmü Ruman'dan Âişe ve Abdurrahman, Medine'de evlendiği Harice b. Zeyd'in kızı Habibe'den Ümmü Gülsüm, Esma isimli hanımından ise Hz.Muhammed(s.a.s.)(s.a.s.) adlarında çocukları dünyaya gelmiştir. İslamr17;dan Önceki Hayatı Hz. Ebû Bekir, câhiliye döneminde de güzel ahlâkı ile tanınan, sevilen bir kişi idi. Mekke'de "esnak" diye bilinen kan diyeti ve kefalet ödenmesi işlerinin yürütülmesiyle görevliydi. O, Mekke'nin ileri gelenlerinden olup Arapların nesep ve ahbâr ilimlerinde meşhur olmuştur. Kumaş ve elbise ticaretiyle meşgul olurdu; sermayesi kırk bin dirhemdi ki, bunun büyük bir kısmını İslâm için harcamıştır. İslamr17;a Girmesi Hz. Hatice'den sonra Rasûlullah'a ilk iman eden odur. Hz. Ebû Bekir Mekke döneminde güçlü kabilelere mensup kişileri Islâm'a kazandırmaya çalıştı, öte yandan müşriklerin işkencelerine maruz kalan güçsüzleri, köleleri korudu; servetini eziyet edilen köleleri satın alıp azat etmekte kullandı. Onüç yıl Mekke'de Rasûlullah'ın yanında kalan Hz. Ebû Bekir, Hz. Aişe'nin rivâyetine göre, Rasûlullah hicret emrini alıp, Hz. Ebû Bekir'e gelerek ona beraberce hicret edeceklerini söyleyince sevinçten ağlamaya başlamıştı. Bedir'de, Uhud'da, Hendek'te yer aldı. Müreysi, Kurayza, Hayber, Mekke, Huneyn, Taif gazvelerinde de bulundu. Halifeliği Hicrî on birinci yılda hastalanan Rasûlullah 13 Rebir17;ülevvel Pazartesi günü (8 Haziran 632) vefât etti. Başta Hz. Ömer olmak üzere ashabın isteği ile halife seçildi. "Rasûlullah'ın Halifesi" seçildikten sonra Mescid'de yaptığı konuşmada, "Sizin en hayırlınız değilim, ama başınıza geçtim; görevimi hakkiyle yaparsam bana yardım ediniz, yanılırsam doğru yolu gösteriniz; ben Allah(c.c.) ve Rasûlü'ne itaat ettiğim müddetçe siz de bana itaat ediniz, ben isyan edersem itaatiniz gerekmez..." demiştir. Yalancı peygamberlere, "namaz kılarız, ama zekât vermeyiz" diyenlere karşı savaş açtı. Bahreyn, Umman, Yemen, Mühre isyanlarını bastırmıştır. Hîre, Ecnâdin ve Enbâr, Or17;nun döneminde savaşlarla Islâm diyarına katılmış, Irak fethedilmiş, Suriye'nin de önemli kentleri ele geçirilmiştir. Yermük Savaşı devam ederken Hz. Ebû Bekir vefât etmiştir. Hz. Ebû Bekir, Zeyd b. Sâbit'in başkanlığında bir heyet teşkil ederek, bütün âyetlerin toplanmasını sağlamıştır. Hz. Ebû Bekir Hicrî 13. yılda Cemâziyelâhir ayının başında hicretten sonra Medine'de yakalandığı hastalığın ortaya çıkması üzerine yatağa düşünce yerine Hz. Ömer'in namaz kıldırmasını istedi. Ashâbla istişâre ederek Hz. Ömer'i halifeliğe uygun gördüğünü söyledi. Çok sevdiği Rasûlullah gibi altmış üç yaşında vefât etti. Vasiyeti gereği Rasûlullah'ın yanına - omuz hizasında olarak- defnedildi.