TFF Başkanı Yıldırım Demirören, 2013-14 sezonunda mevcut 6+0+4 yabancı kontenjanı sistemine devam edileceğini açıkladı. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, Spor Toto Süper Lig'de 2013-2014 sezonunda yabancı statüsünün, daha önceden açıkladıkları gibi "6+0+4" olarak devam edeceğini, AB statüsü teklifini de geri çevirdiklerini söyledi. TFF Yönetim Kurulu toplantısının ardından, yönetim kurulu üyeleriyle beraber federasyonun İstinye'deki merkezinde basın toplantısı düzenleyen Demirören, Süper Lig'de yeni sezonda yabancı oyuncu kontenjanı konusunda daha önceden açıkladıkları "6+0+4" statüsünde herhangi bir değişiklik yapılmayacağını açıkladı. Demirören, geçen sene Kulüpler Birliği Vakfı ile yabancı oyuncu statüsüyle ilgili konuştuklarını, hepsinin olurunu aldıklarını ve yabacı statüsü kararını açıkladıklarını belirterek, "Geçen mali kongreden sonra kararımızın aynen uygulanacağını statü olarak da açıkladık. Tabi, Kulüpler Birliği 17 kulüple yabancı oyuncu sayısının değişmesi için bize müracaat etti. Biz bunu yönetim kurulu olarak değerlendirmek zorundaydık, ama gündeme almadık. Bunu değerlendirdik. Bazı yöneticilerimiz olması tarafında ama çoğunlukla teknik olarak statüyü tekrar değiştirme şansımız yok" diye konuştu. Demirören, yeni sezonda yabancı statüsünün önceden açıkladıkları gibi devam edeceğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Bu sene 6 yabancı sahada veya kulübede, 4 yabancı tribünde devam edecektir. Kulüplerimiz Avrupa'da zaten 10 yabancıyla oynayabiliyorlar. Bunun için sorun yok. Geçen seneye baktığımızda çoğu kulübümüzün 4 oyuncusu yine tribündeydi. Ancak bir gerçek var ki geçen sezon Türkiye Ligi ortalamasında sahada süre olarak bulunan yabancı sayısı 4,6'dır. İkincisi, maalesef FIFA'da 289 dosyayla Türkiye, Avrupa'da dava bakımından birinci sıradadır. Yabancı sayısı ne kadar fazla olursa olsun milli takıma başarılı yansımadığına inandığımızdan bu kararımızın sonuna kadar arkasındayız." AB statüsü isteği de geri çevrildi Avrupa Birliği (AB) statüsündeki oyuncuların transferinin serbest bırakılması teklifini de geri çevirdiklerini kaydeden Demirören, şu ifadeleri kullandı: "Türkiye, AB ülkesi değil. AB üyesi, kendi ülkesine gelmiş bir oyuncuyu AB statüsüne sokabilir. Ancak AB üyesi olmayan Türkiye, dışardan gelen bir oyuncuyu AB statüsüne dahil edemez. Yarın Afrikalılar çıkar, müslüman ülkeler çıkar 'Bize de bu hakkı tanıyın' der. AB statüsü teklifini geri çevirdik. Türk futboluna hayırlı olsun. Aldığımız kararın sonuna kadar arkasında duracağız." Mevcut statü TFF, bir süre önce açıkladığı ve internet sitesi aracılığıyla yürürlüğe soktuğu 2013-2014 Sezonu Spor Toto Süper Lig Müsabakaları Statüsü'nün "Futbolcuların Uygunluğu" başlıklı 2. maddesini, spor kamuoyunda "6+0+4" şeklinde adlandırılan "2013-2014 Sezonunda kulüpler, en fazla 10 yabancı futbolcuyu tescil ettirebilirler ve 18 kişilik isim listesine bu futbolculardan en fazla 6'sını yazıp müsabakalarda oynatabilirler" şeklinde düzenlemişti. Statüye göre, 2014-2015 sezonunda ise kulüpler, en fazla 8 yabancı futbolcuyu tescil ettirebilecek ve 18 kişilik isim listesine bu futbolculardan en fazla 5'ini yazıp, müsabakalarda oynatabilecekler. TFF Yönetim Kurulu'nun bir yıl önce aldığı bu kararı yürürlüğe sokmasına Fenerbahçe dışındaki kulüpler, başta Galatasaray olmak üzere tepki göstermişti. Süper Lig kulüpleri geride kalan 2012-2013 sezonunda uygulanan statüye göre istedikleri sayıda yabancı uyruklu futbolcuyla sözleşme imzalayabiliyor, ancak müsabakalarda 8 yabancı oyuncuyu 18 kişilik müsabaka isim listesine yazıp, aynı anda en fazla 6'sını oynatabiliyordu. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, UEFA Disiplin Kurulu'nun Fenerbahçe ve Beşiktaş'a verdiği cezalarla ilgili olarak, "Steaua Bükreş kararını gördükten sonra UEFA'nın da adil olmasını Türkiye olarak beklemek zorundayız" dedi. TFF Yönetim Kurulu toplantısının ardından, yönetim kurulu üyeleriyle beraber federasyonun İstinye'deki merkezinde basın toplantısı düzenleyen Demirören, şu anda UEFA Tahkim Kurulu sürecinin olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Biz kulüplerimize teknik olarak, istedikleri bilgiyi belge olarak yardım ederiz. Onun haricinde yapabileceğimiz fazla bir destek yoktur. Ancak Steaua Bükreş kararını gördükten sonra UEFA'nın da adil olmasını Türkiye olarak beklemek zorundayız. Adil kararda kulüplerimiz cezalarını çekerler, ama kararın adil olması konusunda federasyon olarak takipçi olacağız. Çünkü Steaua Bükreş bizim için bir örnektir." Eski TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'ın genel kurul öncesi kendisine "Genel kuruldan ne geçerse geçsin UEFA Kongresi bittikten sonra ne puan silinecek ne kulüpler küme düşürülecektir" dediğini vurgulayan Demirören, şöyle devam etti: "Federasyon olarak, kurullarımız olarak geçen dönem alınan kararın Türk futbolunun menfaatine olduğuna inanıyoruz. Geçen sene yayıncı kuruluş Digitürk geri çekiliyordu. Geçen sene milli takımımızın, Şampiyonlar Ligi'ne ve Avrupa Ligi'ne gitmeyi hak etmiş takımlarımızın gidemeyeceği konuşuluyordu, hepsi gitti. Onun için de 'Teşekkürü hak ettik' dedim, yine hak ettiğimize inanıyorum." Yıldırım Demirören, istifa etmeyi düşünmediğini kaydederek, "Türk futbolunda birlik ve beraberlik zamanıdır. Seçim 2015'tedir. İstifa etmeyeceğiz, sonuna kadar görevimizini başındayız" şeklinde konuştu. Demirören, basın toplantısında daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, UEFA'dan şike davasının ardından alınan kararlarla ilgili bir talep gelmediğini belirterek, "Kurulların aldığı kararı değiştirme talebi gelirse Avrupa'da bile futbolun tartışılacağını düşünüyoruz" dedi. TFF'nin İstinye'deki merkez binasında düzenlenen basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Demirören, şike davasının ardından alınan kararlarla ilgili UEFA tarafından kendilerine gelen bir talebin olmadığını kaydetti. Demirören, "UEFA Tahkim Kurulu, Fenerbahçe ve Beşiktaş'a verilen kararları onarsa, UEFA, sizin verdiğiniz kararları değiştirmenizi ister mi?" sorusuna, "Bize gelen böyle bir şey yok. Kurullar karar aldı. Kurulların aldığı kararı değiştirme talebi gelirse Avrupa'da bile futbolun tartışılacağını düşünüyoruz. Bizim burada yapacağımız en önemli şey, kulüpleri değil Türk futbolunu düşünerek hareket etmek. Kulüpçülüğü bir kenara bırakmak lazım" diye yanıt verdi. "Mahkeme kararıyla hareket edilirse kurullar çalışamaz" Beşiktaş'ın aldığı cezanın, kendisinin siyah-beyazlı kulübün başkanı olduğu dönemde oynanan bir maç yüzünden olduğunun hatırlatılması üzerine Demirören, şöyle konuştu: "Beşiktaş'ın UEFA kararına bakarsanız, tamamen mahkeme kararıyla hareket ediliyor. Eğer futbol mahkeme kararlarıyla hareket ederse disiplin kurulları ve tahkim kurulu çalışamaz. Bunlara çok iyi bakmak lazım. Biz adil olarak bakılmasını istiyoruz. Mahkeme kararıyla hareket edilirse Avrupa'da da tahkim kurulları biter. Kulüplerimizi korumamız lazım, ama cezaları varsa da çekeceklerdir." Demirören, UEFA'nın kişilere ceza vermesi durumunda ise federasyonun UEFA'nın kararına uymak zorunda olacağını kaydetti. "Geçmiş federasyonlar gibi el öpmedik" UEFA'dan adil kararlar beklediklerinin altını çizen Demirören, TFF'nin adil olmayan her kararla mücadele edebilecek gücünün olduğunu vurguladı. Yıldırım Demirören, adil olarak alınacak her kararın arkasında olduklarını anlatarak, "Adil olmayan kararın her türlü mücadelesini yaparız. TFF'nin gücü vardır, ama geçmişteki gibi gidip el öpmeyiz" şeklinde konuştu. Bir basın mensubunun "Dosyanın kapandığını söylemiştiniz ve teşekkür beklemiştiniz, ama UEFA ceza verdi. Ne düşünüyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine Demirören, şunları söyledi: "Biz TFF olarak, 'Kurullar karar almıştır ve bitmiştir' dedik. UEFA'da dosya kapanmamıştır, devam ediyor. Söylediğimiz bu. Bunun arkasındayız. Teşekkür konusunda da bir sene önce yayıncı kuruluş çekilmiş, bütün kulüpler ekonomik zorluklarda, Türk Milli Takımı dahil hiçbir takım Avrupa'ya gidemeyeceğine sizler tarafından kesin gözüyle bakılırken, takımlarımız Avrupa kupalarında çeyrek final oynadı. Bu da federasyonun başarısıdır." "Yabancı sayısını değiştirseydik kaos olurdu" Yabancı kararını değiştirmeleri durumunda, bu karara itiraz eden takımın TFF Tahkim Kurulu'na gitme hakkının bulunduğunu anlatan Demirören, şunları kaydetti: Yönetim kurulu olarak alınan kararı açıklamıştık. Bu kararı değiştirirsek bir kulüp Tahkim Kurulu'na itiraz ettiği an, karar değiştirilir ve Türk futbol daha beter bir kaosun içine girerdi. Bizler kulüplerimize yardımcı olmak için bugün bu konuyu tartıştık, ama teknik olarak tıkandığımızdan yapabileceğimiz bir şey yok." Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal'ın "Ya bu karar değişecek ya da bu kararı verenler" sözlerini de değerlendiren Demirören, "Ünal Aysal ile görüştüm ve bunu kastetmediğini söyledi. Kendisine elimizden geleni yapacağımızı söyledik, ama bunu söylerken de bu karar değişirse Tahkim Kurulu'na gidileceğini ilettim. Teknik olarak bunu yapma imkanımız yok" şeklinde konuştu. "Herkes 2015'te sandığa gelir" 2015'te yapılacak seçime kadar başkanlığa devam edeceğini dile getiren TFF Başkanı Demirören, "Türkiye'de bunlar bitti. Her şeyin bir kuralı vardır. 2015'te herkes sandığa gelir. Ben aday olur muyum, bilmiyorum. Ama aday olanlar seçilir" dedi. Lig maçlarına gitmemesi yönündeki eleştirilere de yanıt veren Demirören, "Dünyada federasyon başkanlarının her maça gittiklerini ben görmedim. Yabancı konusunda bir karar alırken yaptığımız bir çalışma daha var. Altyapıdan gelecek oyuncular A takım da belli bir süre oynar ve milli takımlara giderse bu takımlara rakamı yüksek teşvikler vereceğiz" ifadelerini kullandı. A Milli Futbol Takımı'nın Brezilya'da düzenlenecek 2014 Dünya Kupası'na gitme şansının çok az olduğu kaydeden Demirören, "Brezilya'ya gidersek şansa gideriz. Abdullah hocayı ben getirmedim. Ben geldiğimde vardı. Keşke Abdullah hoca da hepimiz de dayansak, Brezilya'ya gitmesek bile hocamız devam etse. Adam harcamak çok kolay, adam kazanmak çok zor" şeklinde konuştu. Demirören, son olarak, "Kulüpler Birliği Vakfı ligin yönetimini almak istediklerini ve hukuksal çalışmalar yapmaya başladıklarını söyledi. Ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, "Takım, Kulüpler Birliği ve federasyon başkanlığı yapan tek kişi benim. Bunun için orada konuşan arkadaşların neler hissetiğini iyi anlayabiliyorum. Bir kere hukuken engeli var. İkincisi, kulüp başkanlarının yapısında bu olmaz, profesyonelleşmeyle olur. Belli bir düzen kurulduktan sonra olur. Bunun çok profesyonelce, iyi bir çalışmayla yapılması lazım" diye yanıtladı.
Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav, TFF'nin yabancı kontenjanında geri adım atmamasını NTV Spor'a değerlendirdi. Kararı şaşkılık ve ibretle karşıladığını belirten Cavcav, "TFF Yönetimi 'Biz istifa etmeyeceğiz' dese de kanun ve yönetmelikler var" diyerek erken seçim için çalışacaklarının sinyalini verdi. Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav, TFF'nin yabancı kontenjanını NTV Spor'a değerlendirdi. Kararı şaşkılık ve ibretle karşıladığını belirten Cavcav, TFF Yönetimi 'Biz istifa etmeyeceğiz' dese de kanun ve yönetmelikler var ve herkes bu doğrultuda hareket etmek zorunda" dedi. TFF Yönetim Kurulu'nun yabancı kontenjanı kararında kesinlikle değişikliğe gideceğini düşündüğünü ancak karara şaşırdığını belirten Cavcav, "17 kulüp karara hemfikir görüş bildirmiştir bir tek Fenerbahçe iştirak etmedi. Fenerbahçe'nin 12 yabancı oyuncusu bulunmakta bu bakımdan onları anlayabilmiş değilim ama tabiiki bu o kulübün kararıdır. 17 kulüpten ayrılmak demek bana göre hakkaniyetli bir davranış değildir. Yönetim kurulumuz 18 kişiden oluşmaktadır. Bu 18 kişiden bırakın 17 imzayı 9'un üzerinde bir oy fazla olsa dahi ekseniyeti delalet eder. Futbol Federasyonunun 'Ben yaptım, doğrudur' demesini hayret ve ibretle izledim. Dolayısıyla Temmuz 17'de Kulüpler Birliği'nin genel kurulu var ve orada gereken neyse onu yapacağız. Büyük kulüplerin yabancı oyunculara yüksek miktarda ödeme yapmasıyla yerli oyuncular da haklı olarak büyük paralar istemektedirler. Ligde büyük kulüpler şampiyon olmak için diğer takımları yenmek zorunda. Bu bakımdan bence diğer takımlar figüran rolünde. Bu bakımdan bu kararın hem seyirciye hem yayıncı kuruluşa çok büyük zararı olacağını düşünüyorum. Dediğim gibi bu alınan kararı şaşkınlık ve ibretle karşılıyorum" dedi. Cavcav, TFF yönetiminin istifasını hakkında ise; "Sayın Demirören "Biz istifa etmeyeceğiz" diyor ancak yönetmelikler ve kanunlar var. Herkes bu doğrultuda hareket etmek zorunda" ifadelerini kullandı. Gizlenmiş İçerikGörmek İçin Foruma Giriş Yapınız. !
Türkiye Futbol Federasyonu'nun yabancı sayısında değişiklik yapmaması üzerine Galatasaray, bir açıklama yaptı. Türkiye Futbol Federasyonu'nun yabancı sayısında değişiklik yapmaması üzerine Galatasaray, sert bir açıklama yaptı. İşte Galatasaray'ın resmi internet sitesinden yaptığı o açıklama; "TFFnin Yanlışında Israrı Türk Futboluna Vurulmuş Ağır Bir Darbedir. Türkiye futbolu uluslararası arenada başarı merdivenlerini hızla tırmanırken içerden vurulmuştur. Geçtiğimiz yıl takımlarımızın yakaladığı ivme sonrasında bizlere düşen görev bu başarıyı daha da ileriye taşımak iken, TFF yanlışında ısrar ederek takımlarımızı sportif açıdan mahkum durumda bırakmıştır. Alınmış yanlış kararın sürdürülmesinde Biz zaten ABye üye değiliz gibi, U20de başarısız olduk gibi gerekçelerin gösterilmiş olması kulüplerimizin geleceğini belirleyecek böylesine önemli bir kararın hiçbir araştırmaya dayanmadan, son derece keyfi olarak alındığının açık kanıtıdır. Galatasaray Spor Kulübü, bu federasyon işbaşına geldiği günden beri en haklı olduğu olaylarda bile negatif yanıt ve tutumlara maruz kalmıştır. Bunların artık tesadüfi olduğunu düşünmek aşırı iyimserlik olur. Kendi seçmeni ve varoluş sebebi olan kulüplerin en gerçekçi taleplerini bile görmezden gelen bir TFFnin artık ne tarafsızlığından ne de meşruiyetinden bahsedilemeyeceği açıktır. Bizim için artık bu talihsiz dönemin sonrasını beklemek ve bunun için çalışmaktan başka bir alternatif kalmamıştır. Saygın ve başarılı bir futbol ülkesi olmak için her şeyin FIFA, UEFA veya başka bir uluslararası kuruluş tarafından empoze edilmesinin sağlıklı bir çözüm olduğuna dün olduğu gibi bugün de inanmıyoruz. Türkiyeyi Avrupanın başarılı futbol ülkeleri seviyesine taşımak yerine her hareketi ile aşağıya çekmeye çalışan ve bunda da maalesef son derece başarılı olan bu garip zihniyetin bir an önce son bulması ve tekrar sağduyulu, tarafsız ve saygın bir futbol yönetimine kavuşulması en içten dileğimizdir."
