Chicago Üniversitesi'nde yapılan araştırma 'kahvaltı altın, öğle yemeği gümüş, akşam yemeği bakırdır' sözünü bir kez daha kanıtladı. ABD'nin Chicago Üniversitesi'nden Fred Turek ve ekibinin yaptığı araştırma, "kahvaltı altın, öğle yemeği gümüş, akşam yemeği bakırdır" sözünü bir kez daha kanıtladı. Bilim adamları, 4 yıl önce saat adı verilen bir genin değişime uğramasına bağlı olarak biyolojik saatin ritminin bozulduğu farelerin düzensiz saatlerde beslenmeye ve şişmanlamaya meyilli olduğunu gösteren Turek'in araştırmasından yola çıktı. Yemek yeme saatleri ve kilo arasındaki ilişkiye yoğunlaşan araştırmacılardan Deanna Arble, fazla kilolu olma eğilimi gösteren gece çalışanlar örneği üzerinde durduklarını ve işlerinin bu kişileri vücudun doğal ritmine aykırı saatlerde yemek yemeye zorladığını, dolayısıyla bu durumun kendilerine, yanlış saatte yemek yemenin şişmanlamayı kolaylaştırıyor olabileceğini düşündürdüğünü belirtti. Bunu kanıtlamak üzere bilim adamlarının fareler üzerinde yaptığı araştırmada, geç vakitte (uyuma zamanı) yemek yemenin kilo aldırabileceği ortaya çıktı. Bilim adamları, fareleri 2 gruba ayırdı. Her iki gruptaki fareler aynı besinlerle (yağ bakımından zengin) beslendi. Ancak ilk gruptaki fareler normalde uyumaları gereken zamanda (gündüz), diğer gruptaki fareler ise doğal uyanma sürecinde (gece) beslendi. 6 hafta sonra ilk gruptakilerin kilosunun yüzde 48, ikinci gruptakilerin yüzde 20 arttığı görüldü. Aşırı kilolu olmaktan kaçınmak için sağlıklı beslenmek gerektiğini ancak doğru zamanda yemek yemenin de çok önemli olduğunu vurgulayan araştırmacılar aşırı kilolu olmak istemeyenlere gece yarısı değil de akşam 18.00'de akşam yemeğini yeme önerisinde bulundular. Araştırma "International Journal of Obesity" dergisinde ve Fransız "Le Figaro" gazetesinin internet sitesinde yayımlandı.