Alex Hagiden Daha Büyük Futbolcudur

Konu, 'FENERBAHÇE' kısmında Mu®aT tarafından paylaşıldı.

  1. Mu®aT
    Offline

    Mu®aT <b><font color="red">System Administrator</b></fon Üye

    Kayıt:
    4 Mart 2007
    Mesajlar:
    3.757
    Beğenilen Mesajlar:
    1
    Şehir:
    United States Of Turkey
    Fenerbahçe, 7 haftadır galip gelerek oynadığı kötü futbol karşısında hatalarına kızarak, Gençlerbirliği maçında yanlışların kulağını çekti. Bu bir duygunun, mücadelenin, isteğin kasırgasıydı. Fenerbahçe bu maçla birlikte, tarihin eskimiş sayfalarını imha edip yepyeni bir tarih yazdı. ''Unforgettables'' albümüne imza atmanın Alex'e nasip olması tarihin hakedene ödülüydü. Bir başka deyişle yiğidin hakkının yiğide teslim edilmesiydi.

    Altın çeşmeden akan galibiyetlerin mimarı Alex de Souza platinium bir oyuncudur. Siz ne derseniz deyiniz. Sizin alınız al, morunuz morsa, Alex de Hagi'den daha büyük bir futbolcudur. Çünkü gerçekler asla yalan söylemez!
    Alex'in Türkiye'deki başarılarını irdelersek, istatistikler doğrultusunda Alex de Souza Hagi'ye tur bindirmiştir. Aynı zamanda spor ahlakı ve efendilikte de Alex Hagi'den uzak ara öndedir.

    Ne mutlu ki, Türkiye'de Alex gibi bir futbolcu var. Taraflısı tarafsızı onu izleyen herkesi büyüleyen Alex büyücü değil, gerçek bir futbol profesörüdür! Oynadığı muhteşem futbol karşısında, aktör pozu veren figüranlarla beraber lütfen herkes bu futbolcu önünde ceketini iliklesin.

    Ayrıca Fenerbahçe- Gençlerbirliği maçında tribünde oturan 70 yaşında iki yaşlı dünya tatlısı insanın görüntüleri ekrana yansımıştı. Golden sonra sevinçle bütünleşen bu anın yaşandığı bu güzel görüntüler gerçekten muhteşemdi.
    Günümüzde eski medeniyetin, başka stadlardaki yeni tribün zorbalarına bu güzel görüntü Kadıköy'den anlamlı bir mesajdı. Fenerbahçe'li bu iki yaşlı güzel insanın görüntüsü, geçmişteki yılları anımsatan gerçek yılların geceye yansımasıydı. Anlayabilene tabi.

    Eskiden sokaktaki çeşmeden su içtiğimiz yıllarda su içerken yılan bile dokunmazdı. Şimdi ise hainlik, ihanet ve gerçek yalanlar yılandan beter oldu.

    Fenerbahçe bu maçta oynadığı güzel futbolla tribünleri dansa kaldırmıştır. Emre Belözoğlu'nun varlığı rakiplerin başına beladır.
    Lugano ise Atatürk'ün albay rütbesi verdiği, gözünü hiçbirşeyden sakınmayan Demirci Mehmet Efe gibi yiğitlerin yiğididir.
    * * *

    Galatasaray şah çekerken mat olarak Ankara'da yenilgiye poz verdi. Daha önce oynadığı zayıf rakipleri Tobol ve Natanya karşısında maçlarını kazanıp göz boyamıştı.
    Beşiktaş, Kasımpaşa ve Panathinaikos maçlarında attığından fazlasını yiyebilirdi. Galatasaray'ın boyalarının aktığı maç Eskişehirspor ve Ankaragücü maçları oldu. Frank Rijkaard Galatasaray için aradığı kimliği henüz bulamadı. Bu defans zafiyetiyle bulması da kolay değildi.

    Galatasaray Ankaragücü maçında oynadığı futbolla benim gibi düşünenleri şaşırtmadı. Çünkü daha önce oynadığı futbol digitaldi. Neredeydi Galatasaray'ın can simidi Kader Keita? Müthiş transfer Kader Keita olmayınca Galatasaray'da Orhan Gencebay'ın yıllar önceki hit parçası ''Kaderimin oyunu'' gibi ''kaderinin oyununa'' yenik düştü.

    Franky, kendini kurtarmak adına Gökhan Zan'ı kahraman ilan edip, milli takım teknik direktörü Fatih Terim'e fax çekeceğine, kendi kendine e-mail atmalıydı.

    Galatasaray defansı Emre Aşık ve Servet'le çok zayıf. Pamuk ipliği gibi. Rijkaard, daha önce Beşiktaş'a çalım atan Gökhan Zan'ı bahane edeceğine, defansına çözüm bulmalı. Ya da Gökhan Zan'ın yerine özellikle Fenerbahçe maçında menajer oyuncu olarak, futbol oynadığı yıllarda kendi mevkisi olan yerde kendi oynamalı!

    * * *

    Beşiktaş-Denizlispor maçında Beşiktaş tribünlerinin tepkisi abartılıydı. Ancak taraftarlar haksız değildi. Taraftarların umudunu çalan futbolcular değil, Mustafa Denizli ve Beşiktaş yönetimiydi.
    Mustafa Denizli başladığı işi bitirmelidir. Kendinden sonra gelecek olan hocaya özgüveni yüksek, sorunu olmayan bir kadro bırakarak ayrılması daha doğru olacaktır. Aslına bakarsak Mustafa Denizli'nin potansiyeli bu tablo değildir.

    Marsilya'ya gönderilen Cisse'nin Tabata'dan kötü olduğunu düşünmüyorum. Cisse'nin gönderilmesi Ertuğrul Sağlam'ın gönderilmesi gibi yanlıştır. Bunlar başkan Yıldırım Demirören'in yanlışıdır.

    Son 8 yılını İspanya'da geçiren, Kovaçeviç, Rossi, Tomasson gibi önemli oyuncularla oynayan Nihat Kahveci takımına henüz bir katkı sağlayamamıştır. Beşiktaş Kulübünün kasasına giren kazanç olarak, satılışı ve alınışı neredeyse başabaş olan Nihat'ın yanlış zamanda alınması da transfer hatasıdır.


    Yıldırım Demirören tribünlere kulak verip, başkanlığı bırakmalıdır. Yerine gelecek olanı can-ı gönülden destekleyerek!
     
  2. Örnek
    Online

    Örnek Guest

    bence türkiye'ye gelen en başarılı yabancı oyuncu alex :thumb_up:
     
  3. himm
    Offline

    himm Banlı Üye

    Kayıt:
    1 Haziran 2009
    Mesajlar:
    5.475
    Beğenilen Mesajlar:
    18
    Şehir:
    istanbul
    su anda yapmis oldugum dahil tum genellemeler yanlistir :)
     
  4. Mu®aT
    Offline

    Mu®aT <b><font color="red">System Administrator</b></fon Üye

    Kayıt:
    4 Mart 2007
    Mesajlar:
    3.757
    Beğenilen Mesajlar:
    1
    Şehir:
    United States Of Turkey
    Ricardinhyo geldi rico paşa dediler söndü gitti....Delgado geldi söndü gitti...lincoln geldi söndü gitti....kimler geldi kimler geçti süper ligden hiçbirisi alex gibi olamadı:smiley:...hagi hagi diye herkes övüyor atıyor tutuyor ama alexin beyfendiliği bile yeter...Başarı olarak tüm istatistiklerde önde alex....hagi mazi oldu ....bu arada KENDİ REKORUMUZU KENDİMİZ KIRARIZ:apploud:
     

Sayfayı Paylaş